Mis gibi oldu. Bulunan gaz miktarı kadar, bulunma şekli de heyecan verici: Yatırım yapıldı, emek, zaman sarf edildi, maddi riske girildi ve nihayet mutlu sona ulaşıldı. Bulunması bir sevinç, böyle bir sürecin sonunda bulunması ise ayrı bir sevinç. Vizyonu ve emeği geçen herkese sonsuz müteşekkiriz. Sayın Erdoğan’ın “Her arayan bulamaz, ama bulanlar arayanlardır“ şeklindeki meşhur tasavvuf ilkesiyle ifade ettiği arama süreci, olayı tanımlama açısından çok anlamlı.
Siyasi bağlamda tartışılması maalesef kaçınılmaz olan, ancak özünde ekonomik olan bir olayla karşı karşıyayız. Bu keşif, Türkiye’nin doğal gaz ve maden arayışlarını cesaretlendirecek, aramaların artmasına ve çoğalmasına vesile olacak, risk alma eşiğimizi yükseltecek bir adım ve moral oldu. Kısa vadede sağlayacağı maddi avantajlar bir yana uzun vadede sağlayacağı sayısız faydalar var.
Sayın Erdoğan’ın doğal gazın daha 2023 gibi çok kısa bir süre içinde çıkarılmaya başlayacağını söylemesi, doğal gazın sağlayacağı muhtemel faydaları beklenilenden çok daha kısa süre içinde yaşayacağımızı gösteriyor. Karadeniz’de başka doğal gaz rezervlerinin olması ihtimali, Akdeniz’deki aramaların da olumlu sonuçlanacağına dair beklenti ve söylentiler havayı daha olumlu hale getirdi. Türkiye’nin siyasi gerilimler, ekonomik sıkıntılarla dolu gündemine ilaç gibi gelen bir müjde.
* * *
Böylesi olumlu bir gelişmenin siyasete yansıması ise maalesef konunun kendisi kadar olumlu değil. Böylesi coşkulu ve güzel bir haberin keyfini çıkartmak, Türkiye’ye sağlayacağı olası katkıları, gelecek vizyonlarını konuşmak yerine özellikle sosyal medyada, iktidara yakın kalemler ve trol grupları tarafından, “olaya sevinmeyenler avına“ çıkıldı. Sosyal medya trolleri, ‘‘sevinenler sevinmeyenler“ izini sürerek Türkiye’nin bu talihli anından kendi paylarına düşen algı rantını elde etmeye çalışıyor. Gereksiz, anlamsız ve itici bir tutum.
Kendi ideolojik saplantılarının esiri olup, Türkiye’de her türlü yeniliğin karşısında olma hali, bu coğrafyada yüz yıllardır varlığını sürdüren gayri ahlaki bir davranış. Kronik mutsuzlar her zaman olacak. Kendi siyasi duruşunu, sunduğu argümanlarla kronik mutsuzları ikna etmeye harcamak anlamsız bir çaba. Başarı elde edemeyince asabileşmek ise başka bir rahatsızlık. Öte yandan bu keşif hakkında, nesnel olduğu müddetçe, eleştirel yorum ve açıklamalar yapmak sevinmemek anlamına gelmez.
Türkiye’nin önünü açacak bir olayı iç politikada siyasi rakiplere karşı koz olarak kullanmak ilk anda cazip gelebilir ancak günün sonunda iktidarın bir türlü aşamadığı geniş kitleleri ikna problemini çözmez. Elbette bu keşifle ilgili sorular olacak, bu kaynakların nasıl kullanılacağı tartışılacak. Kamuoyunu ikna etmek sevinmeyenlerin izini sürmekle değil olay hakkında herkesin anlayabileceği, iştirak edeceği bir bilgilendirme atağı ile mümkün olur.
* * *
Yerel seçimlerden beri hem oy hem moral kaybı yaşayan iktidar için bu keşif ümit olmuştur. Bu aramaların siyasi riskini üstlenen iktidarın, elde edilen başarının haklı coşkusunu yaşaması anlaşılır bir şey. Anlaşılmayan, iktidarın iletişimde, son yıllarda tercih ettiği trol anlayışını doğal gaz keşfinden sonra da sürdürmeye çalışması. Buna hiç gerek yok.
