Bu kez depremi hiç unutamayacağız

İzmir’de 30 Ekim 2020 yılında yaşanan depremle ilgili şu satırları yazmıştım: “Her depremde ortaya çıkan sayısız uzman, ilgi canavarı sosyal medya hesapları, bu reyting yarışında ne pahasına olursa olsun rakiplerinden geri kalmamaya şartlanmış klasik medya mensupları, enkazdan elde edebilecekleri medyatik fayda için, amansız bir yarışın içinde. Yıllardır alışık olduğumuz beylik klişelerle ümit, dram, acı unsurlu, daha önceki felaketlerden akıllarında kalan söylem bayağılıklarını, üzerimize boca ediyorlar.

Biz de dakikalar içinde onlarca kez gördüğümüz trajik sahnelerin birisinden hemen bıkarken, diğerini görmek için merak ve heyecanla yeni görüntüler peşinde tıklayıp ekran kaydırıyoruz. Depremle ilgili tüm görüntüleri defalarca izleyip açıklamaları ve açıklamalar hakkındaki tüm yorumları okuduktan sonra sıkılıp ilgimizi yeni trendlere yöneltiyoruz.’’

İzmir depremi hem bu deprem gibi geniş kapsamlı olmadığı hem de bir seçim dönemine denk gelmediği için siyasetin gündemini de sadece kısa süreli meşgul edebilmişti. Bu kez deprem çok önemli bir seçimin öncesinde yapıldığı için siyasi propagandanın da merkezinde yer alıyor. Devlet her şeye hakim başlıklı hükümet söylemiyle, devlet deprem krizini yönetemedi/yönetemiyor söyleminin amansız bir mücadelesi var. Söylem üstünlüğünü ele geçirenlerin seçimi de kazanacağı düşünülüyor.

***

Facianın sonunda kimin hangi hatayı yaptığı sorusundan çok daha önemlisi milyonlarca depremzedenin mağduriyetinin bir an önce ortadan kaldırılması. Ancak milli bir dayanışma ile altından kalkabileceğimiz böylesi bir yükü, siyasi polemiklerle taşınmaz hale getirmek hiç kimseye bir fayda sağlamaz.

Depremle ilgili siyasi propaganda bombardımanı, hasarların giderilmesinde başrolü oynayan toplumsal dayanışmayı öldürüyor. Depremin seçim arifesinde siyasete konu olmaması elbette düşünülemez. Ama bütüncül bir çözümü göz ardı eden marjinal açıklama ve örneklerle seçim çalışması yapmak, mağdurlara ve topluma yabancılaşmayı da beraberinde götürür.

Hem iktidarın hem de muhalefetin deprem bağlamında önündeki en büyük meydan okuma depremzedelerin mağduriyetini ortadan kaldırmaya yönelik yapıcı, kapsayıcı bir üslup geliştirmektir.

Seçim yaklaştıkça dozu da artması muhtemel olan suçlayıcı, aşağılayıcı, ayrıştırıcı söylem ve eylemlere karşı seçmen hiçbir zaman olmadığı kadar hassas davranacaktır.

***

Seçim sürecinde depremle ilgili olarak yapılabilecek başka bir büyük hata ise, depremi unutturacağı düşünülen suni gündem konuları oluşturmak olur. Felaketin boyutu polemik ve hamasetle konuyu unutturmaya hiç müsait değil. Seçime katılan tüm partilerin önündeki en büyük sınav kalan iki ay içinde hem mağduriyetlerin giderilmesine yönelik ve hem de bütün ülkenin tahdit altında olduğu depreme karşı uygulanabilir, somut öneriler ortaya koyabilmektir.

Seçmenin ihtiyaç duyduğu güven hissi, en temel insani ihtiyaç olan barınmanın garanti altına alınmasıyla sağlanır. Bu Türkiye’de milyonlarca binanın yıkılıp yeniden yapılmasına neden olacak tarihte yaşanmamış bir imar hareketi anlamına geliyor. Artık kaçınılmaz olarak karşımızda duran büyük yapısal dönüşümü kim istiyor, kim yapabilir sorusunun cevabı bu seçim için belirleyici olmalı.

Her halükarda diğer depremler gibi medyatik etkisi geçtikten sonra unutulacak bir depremle değil, Türkiye’yi temelden sarsan büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Kimse bu gerçek yokmuş gibi davranmak lüksüne sahip değil. İç parçalayan mağdur hikayelerine şahit olduk/oluyoruz. Ancak bu depremin kısa süre içerisinde Türkiye’nin her tarafında hissedeceğimiz ekonomik sosyal etkileri olacak. Bu depremi hiçbir zaman unutamayacağız.

Yaşanması muhtemel yeni depremler bir yana ağır bir ekonomik ve sosyal yükle geleceğe bakıyoruz. Bu gerçekle kendimizi kandırmadan ne kadar erken yüzleşirsek felaketi de o kadar az hasarla atlatırız.

YORUMLAR (5)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
5 Yorum