Hayırlı tahliyeler

Cezaevleri sıkıcıdır, çürütücüdür. Kimse istemez orada bir gün bile kalmayı. Ama adı üstünde orası bir ‘ceza’ evidir.

Ceza yasalarının ilgi alanına giren bir kimse yargılanır ve yasanın bilinen sonuçlarıyla karşılaşır.

Son yıllarda çok tartışmalı şeyler oluyor ‘cezalandırma’ etrafında. Medyaya yansıyan yansımayan pek çok cezaevi vak’ası mevcut. Cezaevinde iken hastalananlar, tedavi görenler, görmeyenler, ölenler, işkence görenler (28 Şubat döneminin ayyuka çıkan uygulamaları, hâlâ içerde yatan da var ama uygulamacılardan hesap veren pek yok), tahliye olanlar, edilenler vs. Bu liste uzar gider. Hatırlarsanız geçtiğimiz yakın zamanlarda bazı davaların bazı tahliyeleri çok tartışılmıştı kamuoyunda. Hatta sabah tahliye, akşam tekrar gözaltı, tekrar tahliye, tekrar tutuklama gibi kafa karıştırıcı çok örnek yaşadık. Şimdi yine çok tartışılan bir tahliye kararıyla yatıp kalkıyor kamuoyu.

Tartışmanın eksenini; tahliye edilen kişinin FETÖ yapısı içindeki rolü, ağırlığı ve malvarlığı yanında aile bağları oluştururken, tahliyenin sebebi olarak gösterilen sağlık sorunu hiç kimseyi tatmin etmişe benzemiyor. Kaldı ki daha ağır sağlık sorunu yaşayan ve bırakın yaşamayı içerideyken sağlığa bağlı sorunlar sebebiyle ‘ölen’ insanların varlığı sır değil. Aynı dava kapsamında yargılanıp tutuklanan bir çok ‘altdüzey’ isim çok daha hafif nedenler ve suçlamalarla yatarken, bu son tahliye pek çok soru işaretini içinde barındırıyor. Adalet; şüphe, iltimas, nüfuz, ağbi, siyasetçi şu bu gibi kelimelerle birlikte anılmaya başlarsa otur ve çürümenin yıkıcı sonuçlarını izlemeye başla.

Cezaevleri sıkıcıdır. Orada dinlenen şarkılar açık havada dinlenen aynı şarkıyla aynı etkiyi yapmaz. Cezaevindeki pirzola, piknik mangalındaki pirzolayla aynı tadda değildir. Cezaevi sıkıcıdır baylar. Ama adaletin çürümesiyle ilgili duyulan his, nasıl söylemeli daha sıkıcıdır. Boğar. Telafisizdir. Kamu spotlarıyla açıklanacak bir durum içermez. Mahkemelerin verdiği her karar, toplumda ‘hakettiği’ iyilik ve adalet duygusunu güçlendirmek zorundadır. Çürüme ve adalet duygusunun kemiriliyor olduğu hissi iyi bir şey değildir. Hiç olmamıştır. Arz ederim. Anladığınızı farz ederim.

Anlamlı bir ödül

Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi’ni bilen bilir; edebiyatla, kitapla pek içli dışlı bir lisedir.

Değişik vesilelerle içinde bulunduğum o atmosferdeki pırıltılı öğrenciler geçtiğimiz gün beni hiç şaşırtmayan ve mutlu eden bir seçimle Tarık Tufan’a “2017 Edebiyat Ödülü”nü vermişler.

17-05/06/kr1tanklar-1494029342.jpg

Mutlu oldum, çünkü bu isabetli seçim, hem genç okurların iyi edebiyatla kurduğu bağa, hem de Tarık Tufan’ın değerli bir okur topluluğu ile kurduğu bağa işaret ediyor.

Nice kitaplara, nice mutluluklara. Okuru da, yazarı da kutlarım.

Kim bu İspanyollar

1499: Granada

Kim bu İspanyollar?

İspanya’daki Müslümanların bu son kalesinin teslim olmasından yedi yıl sonra Granada›daki camiler hala açık. Kılıcın zaferinin ardından haçın ilerleyişi çok yavaş. Başpiskopos Cisneros İsa’nın bekleyemeyeceğine karar veriyor.

Hristiyan İspanyollar burada sekiz asırdan beri yaşayan İslami kültürü benimsemiş İspanyollara moros diyorlar. Yahudi kültürden binlerce İspanyol çoktan sürgüne mahkum edildiler. Moros İspanyolların da vaftizle sürgün arasında seçim yapmaları istenecek; din değiştirmiş gibi yapan sahtekarlarsa Engizisyon’un odun ateşinde yanacaklar. İspanya’nın, Amerika kıtasını keşfetmiş olan İspanya’nın birliği farklı parçalarının birleşmesi sonucunda ortaya çıkmayacak. Başpiskopos Cisneros’un emriyle Granada’daki bilge Müslümanlar hapishaneyi boyluyor. Gökyüzüne yükselen alevler İslami kitapları, din, şiir, felsefe ve bilim kitaplarını, bu topraklarda yayılan ve buralarda gelişen bir kültürün sözlerini barındıran eşsiz nüshaları yutuyor.

Şehre yukarıdan bakan ince işçilikli El Hamra Sarayları bu zulme sessizce tanıklık ederken, çeşmeleri bahçelerine su vermeyi sürdürüyor. Eduardo Galeano-Ateş Anıları I Yaratılış Türkçesi: Süleyman Doğru/ Sel Yayıncılık

ANONS

Sadece yaşayarak geçen bir hayat, epey eksiktir.

YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum