AB’nin son yemeği

O meşhur, Papa’lı son AB fotoğrafı medyaya düşer düşmez zihnimde değişik çağrışımlar sökün etti.

Bir ihtişam fotoğrafı mıydı dersiniz acaba?

Mutantan bir salonda, kudretli mimar ve ressamların elinden çıkmış, batının özeti denilebilecek ‘ezici bir görselliğin’ içine yerleşmiş siyahlar içinde adamlar.

Yalnızca fotoğrafın merkezindeki (yalnızca fotoğrafın mı?) Papa kendi özel ruhanî kreasyonu içinde.

İki kadın var ve onlar da siyahlara bürünmüş.

Herkes saygılı, mütevekkil bir edayla durmakta.

Papa’nın elleri iki yanına sâkince uzanmış duruyor. Ama diğerleri düzensiz; kiminin elleri arkasında, kimi bağlamış, kimi kararsız sarkıtmış.

Bu bir ihtişam fotoğrafı gibi gözükse de değil.

Alınan hangi kararların ardından verildi bu fotoğraf, tahmin etmek zor.

Merkezdeki dinî figürün merkez anlamı sarih olsa da bütünlüğü parçalayan bir şey var bu fotoğrafta; Tarihsel kader!

Bazan bir şey ‘buraya kadar’dır.

Sistine Şapeli’ndeki bu görkemli fotoğraftan bende kalan şey ihtişam değil.

17-03/28/28krr13mevlana.jpg

Bu fotoğraf bendenize o meşhur “İsa’nın son yemeği” resminden mülhem “AB’nin son yemeği” fotoğrafı gibi geldi.

Avrupa, bulabildiği her fırsatta ya birbirini ya dünyayı yedi.

İki dünya savaşının ve yeryüzündeki sayısız katliamın, soykırımın merkezinde Papua Yeni Gineliler yahut Aborjinler mi vardı?

Tarih bazan birden gelir.

Gitmez.

Şehir tarihçiliği ve Kocaeli

Tarihimizle aramızın pek iyi olduğu söylenemez.

Son yıllarda kimi diziler ve tv programları aracılığıyla popüler bir ilgi uyanmış gibi gözükse de bu böyle.

Şehir tarihçiliğimiz de bu genel durumdan nasibini almış durumdadır. Son zamanlarda sıklıkla gündeme gelen ‘şehir tarihçiliği’, ‘şehir müzesi’ kavram ve uygulamalarına rağmen bir çok şehrimiz kendi hafızasından ‘henüz’ mahrumdur.

Ancak bu durumu tersine çevirmeye, şehir hafızasının küllerini üfleyerek onu ortaya çıkartıp hayata katmaya çalışan bazı çalışmalar da yok değil.

Üsküdar, Eyüp, Bursa, Fatih gibi ilk akla gelen başarılı ve uzun soluklu bu çalışmalara Kocaeli’nin de eklendiğini görmek bizi mutlu etti.

Geçtiğimiz günlerde yapılan 4. Uluslararası Kocaeli Tarihi Sempozyumu 159 akademisyenin 124 tebliğine ev sahipliği yaptı.

İçinde çok sayıda ilginç tebliğin bulunduğu, ancak yer darlığı sebebiyle içeriklerine değinemediğim bu çalışmaların tümünün merkezinde Kocaeli, Gebze, Hereke, Çoban Mustafa Paşa gibi şehrin tarihsel kimliğini ve merkezini oluşturan mekanlar, kişiler, olaylar var. Bu arada öğrendim ki Lahey Adalet Divanı salonundaki halı Hereke’den gitmiş.

Kocaeli Büyükşehir Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve ekibini kutlarken, görmeyenler varsa bir Mimar Sinan şaheseri olan Gebze’deki Çoban Mustafa Paşa Camii’ni görmenizi ve bu vesileyle bu ilginç şahsiyetin hayatına da bir göz atmanızın menfaatiniz icabına olduğunu arz ediyorum.

YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
6 Yorum