Sayın Cumhurbaşkanı’nın Afrika gezisi sırasında gazetecilerle yapmış olduğu söyleşide sarf ettiği sözler farklı yorumlara yol açtı. El Bab’a girilmeyeceği şeklinde anlayanlar da, operasyonun El Bab’da biteceği şeklinde anlayanlar da oldu, ki bununla ilgili yazılar yazıldı. Ben de geziye katılan bir gazeteci arkadaşıma ne konuşulduğunu sordum. Ayrıca El Bab’da sahada değişen bir şey olup olmadığını araştırmaya çalıştım. Öncelikle sayın Cumhurbaşkanı’na sorulan sorunun, “El Bab’dan aşağıya inildiğinde rejim güçleriyle karşıya karşıya gelme riski var mı?” şeklinde olduğunu öğrendim. Bu soruya verilen cevap ise El Bab sonrası dikine bir harekattan çok yatay bir harekatın başlayacağı şeklinde. Bu cevap üzerinden benim anladığım iki şey var, El Bab harekatından vazgeçme diye bir durum yok. İkinci olarak da Fırat Kalkanı harekatıyla planlanmış olan Fırat’ın batısı teröristlerden temizlenecek.
***
Sahadaki durum nedir? Öncelikle geri emniyetin alınması ve muharip unsurların ön cepheye sevk edilmesi için yerel unsurlardan polis teşkilatı kurulmaya devam ediyor. Yerleşim alanlarının arasındaki geçişler kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Böylece derinlikte yapılacak intihar saldırılarının önüne geçilmesi hedefleniyor. Sanırım bunun ilk meyvesi, iki PYD’linin Cerablus’ta yapacağı bombalı araç saldırısının engellenmesiyle alındı. Mümbiç’ten saldırı emri ve malzemesi alan PYD’liler yakalandı. Saldırı hedefi de şehir içinden geçecek olan TSK konvoyuydu. Bölgeye yeni birlikler gönderilmeye devam ediyor. Bunun iki amacı var. Çatışma ortamında dinlenmeye fırsat bulamayan birlikleri geri hatta çekerek dinlenme fırsatı vermek. İkinci olarak da temizlenen bölge miktarı arttıkça harekatın ihtiyacı olan personel miktarını karşılamak. Açıkcası şu andaki durum Fırat Kalkanı harekatından bir geri adım atılıyormuş izlenimi vermiyor.
Arazide başarıya ulaşıldığında saha istihbarat elemanı edinmekte zorlanmazsınız. Ayrıca ele geçen örgüt mensupları ve dokümanlardan elde edilen bilgilerle de sahayı üç boyutlu hale getirebilirsiniz. Eğer bu bir meskun mahal ise dördüncü boyuta bile ihtiyaç duyarsınız. Yer altında kazılmış olan tüneller, sığınaklar ve mayınlar, EYP’ler önem arz eder. Bugün itibarıyla daha fazla saha istihbaratı toplanmakta ve operasyonlar buna göre icra edilmektedir. Bu söylediğim ‘sahanın tamamının kontrol edilebildiği’ anlamına gelmemelidir. Bombalı saldırılar ve sızmalar gerçekleştirilebilir. Hibrit savaşın meskun mahalledeki en büyük handikapı da budur.
***
Özel Kuvvetler derinliğe indikçe sahanın en gerekli operasyonları olan nokta operasyonları da icra etmeye başlamıştır. DAEŞ’in bölge emirleri bu özel operasyonlarla ele geçirilmektedir. Bu sayede daha fazla bilgiye de birinci elden ulaşılmaktadır. Bu da daha etkin hava operasyonları yapma fırsatını doğurmaktadır.
Sanırım El Bab operasyonunun sonuna yaklaştıkça bölgedeki unsurlarımıza geri hatlarda daha fazla bombalı araçlarla saldırı düzenlenmek istenecektir. Bu sayede Mümbiç operasyonu geciktirilmeye çalışılacaktır. Bunu önlemek için de gerekirse polis birimlerinin ilgi alanına bu bölgelerin alınması da gerekebilir. Bu sayede önleyici istihbarat yapma şansı da doğabilir. Ne olursa olsun bundan sonrası harekatlar askeri anlamda da siyasi anlamda da daha zor bir süreci işaret etmektedir.
