Yüzyıllar boyunca içinde bulundukları çağı evrensel estetik değerlerle yorumlayan ve toplumun bir adım önünde olan sanatçılar, hayata hep ışık saçmışlardır.
Bugün bile hangi dünyaya, hangi ırka ve hangi dine mensup olduklarına bakmadan hiç eskimeyen büyük şairlerin şiirlerini okur, yüzyıllar öncesinden bize ulaşan efsane bestecilerin, müzisyenlerin şarkılarını mırıldanırız. İnsanlığa büyük acılar yaşatan despotların, savaşlarla insan ırkına kıyan eli kanlı diktatörlerin vahşetine karşı sanatçıların evrensel sesiyle insan olduğumuzun farkına varırız.
Dün olduğu gibi bugün de ‘kötülük simgesi’ otokratlar, hayatımızı yine zehirlemeye devam ediyorlar. Ve zor zamanlarda şiirlere, şarkılara sığınıyoruz. İyi ki Türkiye’nin ve dünyanın büyük şairleri var, her zaman olduğu gibi yine imdadımıza onlar yetişiyor. Ancak dünya çapında efsane olan müzisyenler konusunda pek şanslı sayılmayız. Elbette bugün de önemli bestecilerimiz, müzik insanlarımız var ama yeterince değil...
Doğrusu içinden geçtiğimiz şu sıkıntılı günlerde John Lennon gibi bir efsane şarkıcımız olmasını çok isterdik. Ama sanatçılar insanlığın ortak değeri olduğuna göre, bütün sanatçılar bizim demektir. Bu yüzden John Lennon’un “İmagine” şarkısını dinlerken aynı insani duyguları paylaşıyoruz, çünkü o dünyanın şarkısı...
Bir dünya hayal edin... Toprağı, vizesi, pasaportu olmayan... Bu ülkenin kurucusu olan John Lennon’un “İmagine” (Hayal et!) şarkısıyla sevgiye ve barışa selam gönderin...
John Lennon, ergenlik yıllarında ilk grubunu Paul Mc Cartney ile birlikte kurdu. İlerleyen zamanlarda gruba, davulda Ringo Star ve gitarda George Harrison’un katılmasıyla dünyanın efsane müzik grubu Beatles’ın temelleri atıldı.
Marjinal bir grup olan Beatles, saç kesimleri, kostümleri ve tarzları ile müzik dünyasında yepyeni bir dönemin öncüsü oldu. Ve 1962-70 yılları arasında Twist and shout, Let it be, Yesterday, All you need is love ve Hey jude gibi deneysel, mistik, rock ve saykodelik rock tarzından birçok hit parçayla dünyayı salladılar.
Yıllar içinde John Lennon’un büyük aşkı Yoko Ono’nun kayıtlara girmesi ve grubun her şeyiyle yakından ilgilenerek müdahale etmesi grup üyeleriyle John Lennon’un arasını açtı ve ayrılık başladı...
Beatles’ın beyni John gruptan ayrıldıktan sonra, solo kariyerlerine devam eden diğer grup üyeleri pek ses getirmedi. Bu sırada kişisel yolculuğuna daha çok odaklanan John Lennon, solo kariyerinde çok daha başarılı oldu. Aşkını ve dünya görüşünü özgürce haykıran John Lennon, sadece bir rock yıldızı olmakla kalmayıp, bir barış aktivisti ve mistik bir karakter olarak yoluna devam etti.
Her zaman işçi sınıfını desteklediğini vurguladı. John Lennon 1965 yılında, İngiltere Kraliçesi Elizabeth’in verdiği MBE ünvanı ve imparatorluk nişanını, Vietnam Savaşını protesto etmek için geri iade etti. Vietnam karşıtlığı yüzünden Amerika’da Nixson yönetiminin hedefi haline geldi.
Devrimci çıkışlarıyla iktidar odaklarını daima rahatsız eden John Lennon, başkaldırı çağrılarıyla sisteme hep çomak soktu. Bu yüzden de ABD’de ulusal tehlike olarak hedef gösterilmiş, sınır dışı edilmek istenmiştir. Ancak her şeye rağmen Lennon, barışa çağıran sözleri ve eylemleriyle iktidar odaklarını rahatsız etmeye devam etmiştir. Devrimle ilgili söylediği şu sözler hala hafızalardadır: “Devrim mi yapmak istiyorsunuz? O zaman ayağa kalkın!”
Lennon’un ‘Give peace a chance’ (Barışa bir şans ver) adlı şarkısı sadece yazıldığı dönemde değil, bugün de savaş karşıtlarının ‘marşı’ olmaya devam ediyor...
