Boşa oy kullanmayın AK Parti dağılır
Oyum boşa gitmesin diye düşünen bir çok seçmen olduğu ve bu seçmenlerin başka partilere oy verdiğini biliyoruz.
Özellikle küçük partilerde bu durum daha çok yaşanıyor. Hatta CHP’nin de geçmişte “nasılsa kazanamayacak” diye oy vermeyen milyonlarca seçmeni vardı.
CHP bunu daha yeni yıkıyor, bu sorunu yeni yeni aşıyor.
Evet, boşa oy vermek veya oyunuzun karşılığını görememek demokrasilerde bizim gibi barajlı seçimlerin kaderi oluyor.
İşin bir başka boyutu daha var. Seçimden sonra oluşan yeni dengeler...
Galiba bu seçimden sonra Türkiye tarihte görülmedik bir değişim süreci yaşayacak. Ben bu olasılığı çok yüksek görüyorum.
Gelin anlatalım.
Mesela Antalya Havalimanı ihalesi. İhalede yüksek fiyat vereceği kesin olan ve işi en iyi bilen bir firma alengirli şekilde ihaleden eleniyor. Elenen firma 4 milyar dolar veririm demesine rağmen ihale yenilenmiyor ve 3 milyar dolara başkasına veriliyor.
Şimdi aradaki fark olan 1 milyar doların nereye gittiğini konuşuyoruz.
Buna benzer durum o kadar var ki...
Mesela Osmangazi Köprüsü ve İzmir Otoyolu projesi. Açın bakın eski yazılarıma... Defalarca yazdım ama kısaca tekrar edeyim: İhale sürecinde toplam maliyetin 6,7 milyar dolar olduğunu o dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım bile açıklıyor.
Sonra sıra açılışa geliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan maliyetin 11 milyar dolar olduğunu söylüyor. Ve diyor ki “Devletin kasasından bir şey çıkmıyor. Senin aklın ermez Bay Kemal. Anlamazsın bu işlerden.”
Biliyorsunuz ki İstanbul-İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü için her yıl milyarlarca lira şirkete Hazine garantisi olarak ödeniyor. Hatta Osmangazi Köprüsü’nün geçiş ücreti 50 dolar olmasına rağmen geçenlerden 10 dolar alınıyor. Geçenler adına 40 dolar peşinen ödenirken geçmeyenler adına 50 dolar Hazine kasasından ödeniyor. (Rakamları yaklaşık veriyorum)
İstanbul İzmir Otoyolu ihale edildiğinde kur düşüktü. O nedenle kur arttıkça TL bazında maliyet artar ama dolar bazında maliyet düşerdi. Ama dikkat edin maliyet azalmadığı gibi nerede ise dolar bazında yüzde 65 gibi artış göstermiş.
Bu arada Bay Kemal’in anlamayacağı hatta şeytanın bile zor anlayacağı bir hikaye daha anlatalım:
İstanbul İzmir otoyolunda Hazine garantisinin büyük kısmı Osmangazi Köprüsü’ne veriliyor. Ve ne yapılıyor biliyor musunuz? Osmangazi Köprüsü erkenden (2016 yılında) bitirilip hizmete açılıyor ama yolun kalan kısmı Ağustos 2019’da açılıyor. Yani Osmangazi Köprüsü’ne yol tamamlanmadan erkenden Hazine garantisi ödemeleri yapılıyor ve böylece kamu en az 2 milyar doların üzerinde zarar ediyor.
Bay Kemal bu cinliği bilebilir miydi? Ya da kamuyu böyle zarara uğratacak sözleşme yapar mıydı? Mesele bu... O nedenle adına Bay Kemal diyorlar.
Not: Osmangazi Köprüsü’nü yapan Japon firma maliyetin 1,2 milyar dolar olduğunu açıkladı. Son fiyatlar üzerinden söyleyeyim: Verilen Hazine garantisi yaklaşık 14 milyar dolar.
Kasadan tek kuruş çıkmayacak denilen yola ve köprüye her yıl milyarlarca lira ödemeye devam ediyoruz.
***
Gelelim YSS Köprüsüne.
2013 yılında (29 Mayıs) temeli atıldı ve 3,35 milyar dolar yapım maliyeti denildi. Binali Yıldırım 10 yıl 2 ay 20 gün içinde yapım+işletim olarak ihalenin verildiğini açıkladı. Yani 10 Ağustos 2023’de YSS Köprüsü devlete devredilecek olmalıydı. İhaleye göre böyleydi.
Ama Adil Karaismailoğlu köprünün devrinin 4 yıl mı 6 yıl mı daha firmaya bırakıldığını bir kısım gazeteciye açıkladı.
YSS Köprüsü’nde yıllık Hazine garantisi en az 800 milyon dolar. 4 yıl uzatma verildi ise 3,2 milyar dolar, yok 6 yıl verildi ise 4,8 milyar dolar daha firmaya kıyak çekilmiş demektir.
Acaba firma bir küçük ek iş daha yaparak mı uzatma aldı? O zaman neden yeniden ihale yapılmadı? Nasıl bu kıyaklar çekilir?
Ya da şeffaflık nerede? Neden her bilgiyi açıklamıyorlar?
***
Bu ve buna bezer bir çok KÖİ ihalesi var. Ek uzatmalar vs var... Mesela Kuzey Marmara Otoyolu ihalesinde Cengiz’e Akyazı kısmında yine yıllarca sürecek ek uzatma vermişler.
Kimin malını kime nasıl veriyorsunuz? KÖİ ihalelerinde 70-80 milyar dolar belirsiz alan var diyorum yıllarca... Tekrar etmiş olayım.
Şimdi soralım:
Seccadeye gösterdikleri hassasiyetin milyonda birini DEVLETİN-MİLLETİN malına gösterseler Türk Halkı bu fakirliği çeker miydi?
Ama bunlar bitecek...
Seçimlerden sonra Türkiye’de çok şey değişecek. Özellikle kamu ihaleleri yeniden ele alınıp Millet’e şeffaf şekilde bütün olanlar açıklandığında ne olacak?
İşte o zaman ortada AK Parti kalacak mı?
Mesela Numan Kurtulmuş “Harun gibi geldiler, Karun gibi oldular” sözünü yeniden hatırlayacak mı?
Ben AK Parti’de bu sürecin sonunda vicdanların çalışacağını ve bu yükü taşıyamayacak çok ağır bir ayrılık seli olacağını bekliyorum.
Bakın henüz nerede ise bir şey bilmiyoruz. Sadece hesap ediyor ve soruyoruz ama karşımıza “Ticari sır” diye çıkıp cevap vermiyorlar. Onların vermediği cevaplar ortaya çıkarsa bu yükün altına girmeyecek şekilde dağılma olacaktır.
Siz bakmayın muhalefeti terör, LBGT gibi suni gündemlerle suçlamalarına. Gündeme gelmesini istemedikleri tek konu kamu ihaleleridir. Hatta IMF bile sırf bunun için düşmanlaştırıldı. Hatta ve hatta Somali’nin bile İMF borcu Türkiye tarafından neden ödenmiş olabilir ki?
Dedim ya, boşa oy kullanmayın... Bence AK Parti diye bir parti kalmayacak...
(Lütfen 2015’den beri yazdığım YSS Köprüsü, Osmangazi Köprüsü yazılarıma bir kez daha bakın. Bir tanesi bile yalanlanmadı, bir tanesi bile tekzip yemedi, bir tanesine bile itiraz edilmedi.)
Bir tek yalanlama yaşadım: FSM ve 15 Temmuz Köprüsü çift taraflı ücretlendirilecek demiştim. Dönemin Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan bunu yalanladı... Sonra ne mi oldu: Bu köprüler çift taraflı ücretli yapıldı.