Terörün çürütücü etkisine karşı

Gönlümüz yine yangın yeri. Oysa gönlümüzde 15 Temmuz gecesi harlanan yangın bile yatışmamıştı daha. Acımız dinmemiş, gözyaşımız kurumamıştı. O günlerde yazı yazmakta çok zorlanmıştım. Bugün de öyleyim. Terörün gerçekdışılaştığı, aşırı araçsallaştığı, sıradan bir mesaj iletme biçimine dönüştüğü, uluslararası sistemin gittikçe daha fazla kirlendiği bir dönemde yaşıyoruz ne yazık ki.

Kendi amaçları doğrultusunda hareket ettiğini varsayan terör örgütleri kendilerini çoktan aşıp anlamsızlaştırmış bulunan bileşik bir amacın kör figüranları sadece. Yeni sömürü düzeninde iradesi tümden felç edilmiş köleler. Yaptıklarıyla çok şeyi değiştirdiklerini sanıyor, aslında hiçbir şeyi değiştirmiyorlar. Düzenin yeniden üretilmesi için kullanışlı birer araç, çoğu kez de birer icat onlar sadece.

Tam da bu yüzden terör üzerine sürekli yeni bir şeyler söylemek yerine, hep aynı şeyleri söylemeliyiz. Aynı cümlelerde bir araya gelmeli, aynı hedefi seslendirmeliyiz. Aynı direnci, aynı kararlılığı, aynı hassasiyeti sergilemeliyiz. Hedefte Türkiye var. Hepimiz varız. Tıpkı 15 Temmuz’da olduğu gibi. Ayrım gözetmeyen şiddet bu ülkenin bütün vatandaşlarını tehdit ediyor. Kimin kimden ayrı gayrı olduğuna bakmıyor.

Eskiden yazdığım kimi şeyleri hemen hemen aynı cümlelerle tekrar edeceğim şimdi. 15 Temmuz’un hemen öncesinde, 9 Temmuz günü şunları yazmışım sözgelimi: Toplum olarak tarihsel ve kültürel kaynaşmışlığımız pekişik, ortak değerlerimiz kökleşiktir. Farklılıklarımız vardır. Ama uzaklıklar üzerinden değil, yakınlıklar üzerinden tanıma geliriz. Hem bu ülkede hem tüm komşu coğrafyalarda böyledir bu.

Birbirine karşı en önyargılı olanlarımız bile karşılıklı bir dost sohbetine oturmayı becerirse, bunun böyle olduğunu görür. Şaşarak, kıvanarak, hayıflanarak görür hem de. Toz yığınına dönüşemeyecek kadar kök salmışız biz bu topraklara. Her savruluşun ardından el ele, kol kola ayağa kalkmayı, belaları savuşturmayı bilmişiz. Kaderimiz birbirimizden ayrı okunamaz. Dünümüz bir, yarınımız bir.

Benim bu güzel vatanda, bu aziz toprakta elli yıllık ömrüm boyunca bildiğim, bellediğim budur. Her zorlu dönemde olduğunca, bugün de bizi bir toplumsal dayanışma ve kenetlenme sınavı bekliyor. Toplum olarak, bir bütün halinde, teröre karşı kalkan olmayı başarmamız gerekiyor. Hem içeriden hem dışarıdan körüklenen kimi körleştirme çabalarına rağmen, birlik içinde durmamız ve teröre birlikte direnmemiz gerekiyor. Türkiye’nin teröre karşı kararlı mücadelesinin bir ortak gelecek mücadelesi olduğunu görmemiz gerekiyor.

Bunu yaparken de öfkeden arınmalı, sabır ve metanete dayanmalı, serinkanlı olmalıyız. Merhamet öğüdünü hep ama hep gönlümüzde taşımalıyız. Biz tarihsel sorumluluklar taşıyan büyük bir ülkeyiz. Akılcılığı ve gerçekçiliği elden bırakmamalı, bütün oyunları aklımızla bir bir bozmalıyız. Biz vicdani sorumluluklar taşıyan büyük bir milletiz. Yeryüzünde bir iddiamız var. Bütünleşmeli, kucaklaşmalı, terörün çürütücü etkisini yerle bir etmeliyiz.

Yanı başımızdaki Irak’ı, Suriye’yi ve daha nice mazlum coğrafyayı yangın yerine çeviren akıldışı şiddeti, etnisite ve mezhep üzerinden yürütülmek istenen çürütücü ve kanlı savaşı, ulusaşırı akıl ve sermayenin insan hayatını hiçe sayan arsız ve sınır tanımaz çıkarcılığını, ahlak yoksunluğunu, kendisi dahil herkesi yıkıma sürükleyen nihilizmini hiç ama hiç akıldan çıkarmamalıyız.

Sakın ola, bunları boş ve süslü laflar olarak görmeyin. Dört yanımıza döşenen tuzaklardan böyle çıkacak, kendi türkümüzü böyle söyleyeceğiz. Yaşamakta olduğumuz şey bir vatan savunmasıdır, bir bağımsızlık mücadelesidir. Nice önce söylediğim bir şeyle bağlayayım yazımı da: Türkiye bir kez daha terörün üstesinden gelecek, bir kez daha uluslararası senaryolara çomak sokacak. Çünkü millet ne olup bittiğini anlar, hem de çabucak anlar. Galip gelecek olan milletin ferasetidir.

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.