Geçen haftaki yazımda bu sezon için “Beşiktaş’ın en kritik sezonu” tanımını kullanmış ve tam olarak şöyle demiştim: “Asıl iş şimdi başlıyor. Son 21 sezonun istikrarsızlık tablosu üstüne sünger çekebilmek için, Beşiktaş’ın bu sezon da şampiyon olması gerekiyor. En büyük hedef bu. Şampiyonlar Ligi dahil, diğer her şey ikincil önemde. Beşiktaş Şampiyonlar Ligi’nde başarılı olursa ne ala. Olamazsa hiç takılmamak lazım. Avrupa Ligi’ne devam eder. Hatta o bile olmayabilir. Bu sezon Beşiktaş’ın Avrupa kulvarındaki performansı asla sert eleştiri konusu yapılmamalı.”
İKİSİ BİR ARADA HARİKA OLUR
Bu yaklaşımıma kimi dostlardan, taraftarlardan tepki geldi. Hem sportif başarı hem mali kazanım açısından Avrupa kulvarının önemli olduğunu söylüyor, asla ikincil düzlemde ele alınmaması gerektiği vurguluyorlar. Hedefler açısından katılırım bu kaygıya, ama yine de yukarıdaki şarta bağlarım: Beşiktaş ligde şampiyon olma hedefine sadık kalırken, Avrupa kulvarında da başarılı olur, iyi bir performans sergilerse harika olur. Ama Avrupa kulvarında başarılı olurken, bunun bedeli ligdeki hedefinden sapma durumunu alırsa uzun vadeli kayıp daha yüksek olur. Geçen haftaki yazımda Galatasaray örneğini vermiştim. Üst üste 4 şampiyonluk 3 sezon aralıksız Şampiyonlar Ligi’ne katılma fırsatını sundu Galatasaray’a. Belki Şampiyonlar Ligi’nde tutunamadı, ama o 3. sezonun sonunda UEFA Kupası’nı kaldırmayı başardı.
İLLA ŞAMPİYONLUK SERİSİ
İçeride Milne’den beri hasretini çektiğimiz bir şampiyonluk serisi yakalamak Şampiyonlar Ligi’ne de düzenli katılım anlamına gelecek. Düzenli katılımın bir anlamı da düzenli mali kazanımdır. Bunun ardından sportif başarı mutlaka gelir. Hep söylerim: Sportif başarı illa istikrar getirmez. Ama istikrar illa sportif başarı getirir. Beşiktaş’ın lig kulvarında istikrara ihtiyacı var. Bunu yakalarsak meyvelerini de tek tek toplayacağız. Tam da bu nedenle eğer bu sezon Avrupa’da düş kırıklığı yaşanırsa, bu durumu Şenol Güneş ve oyuncular üzerinde ağır bir eleştiri bombardımanına, lig performansını etkileyecek bir baskı mekanizmasına çevirmemek gerekir diyorum. Gerçekçi olmakta yarar var, mali kriterler zaten Beşiktaş’ı zorluyor. Buna rağmen iyi takviyeler yapıldı.
İSTİKRAR YAKALANMALI
Ama Şenol Güneş’in de belirttiği gibi hala ciddi eksikler mevcut. Bunlar giderilir ya da giderilmez, başka konu. Beşiktaş Şampiyonlar Ligi’nde başarılı olunur ya da olunmaz, başka konu. Diyorum ki esas konu bellidir: İlla istikrarı, sportif başarıda çıtayı her sezon biraz daha yükseltecek istikrarı yakalamak, illa! İlla Süper Lig’de bir şampiyonluk serisi yakalamak, illa! Gerisi kendiliğinden gelir...
