Milli Takımın taktik anlayışı

Pazar gününden beri milli takımımızın taktik anlayışı üzerine kafa yoruyor, anlamaya çalışıyorum. Maçı, ayrıntılarına dikkat ederek, tekrar izledim. Sadece kafamın içindeki soru işaretleri çoğaldı. Taktik anlayışta ciddi bir sorun var. Fatih Terim’in oyuncu performanslarına değil, buna odaklanması gerekiyor kanımca.

Hırvatistan karşısındaki tablo için kimi adları sorumlu tutmak yanıltıcı olur. Takımda yerleşmiş ve doğru bir taktik anlayış olsa, maç içindeki değişikliklerin oyun karakterini de değiştirmesi beklenir. Öyle bir şey olmadı oysa. Sonradan giren oyuncular da herhangi bir fark oluşturamadı.

Hırvatlar maç boyu 15 gol girişimi üretti. Milli takımın ise Hırvatlar karşısında sadece 5 gol girişimi var. İlk yarı tek bir tane: Ozan’ın kafa şutu. 2. yarıdaki 4 gol girişiminin 2’si son 10 dakikaya sıkışmış. Bir takım 80 dakika boyunca sadece 3 gol girişimi üretebiliyorsa, ofansif kapasitesi son derece yetersiz demektir. Bizimki gibi orta saha kalitesi yüksek bir takım rakibin presi karşısında bocalamaz, hücuma uzun toplarla çıkmaz, hatların arasını bu kadar açmaz.

KOLEKTİF ÇABA EKSİK

Hücum üretkenliğinin bu kadar düşük oluşundaki en belirgin faktör takımdaki kolektif çaba eksikliği. Çözülmesi gereken bu. Ben hep Fatih Terim’in bir motivasyon ustası değil, konsantrasyon ustası olduğunu düşünürüm. Ama bu kez oyuncuların konsantre olduğu rolde fena halde aksayan bir yan var. Belki de bu yüzden taktik anlayış da bir oyun karakteri oluşturamıyor milli takımda.

Bir örnek: Oyuna dk. 69’da giren yetenekli ama deneyimsiz Emre Mor sürpriz şut arayışıyla kurtarıcılığa soyunuyorsa, neye konsantre olduğu konusunda sıkıntı var demektir. Ya da ligimizin en kolektif futbolunu oynayan Beşiktaş’ın kilit adı Oğuzhan’ın sahada bu kadar etkisiz kalması şaşırtıcı değil mi? Üstelik yanında Selçuk, Arda, H. Çalhanoğlu varken. Sorunun adlarda değil, taktik anlayışta olduğunu görürsek bu turnuvada bir şansımız olabilir.

2008’de kestirilemez bir takımdık. Daha ilk maçtan itibaren patlamaya hazır bomba izlenimi vermiştik. Rakiplerin zaaflarını kullanarak başarılı da olduk. Ama bu turnuvadaki görüntümüz bundan çok uzak. Grup aşamasında kestirilmez yanımızı koruduk belki, ama geliş öykümüzdeki futbol kalitesi hep bir soru işaretiydi.

Ne olursa olsun, henüz teslim olmuş değiliz. Son maçta Çekleri yenecek kadro kalitesine sahibiz. İspanyolları da gözümüzde büyütmeyelim. Yapabiliriz, yeter ki oyuncu yapımıza uygun taktik anlayışa dönelim. Yeter ki kolektif oynamaya konsantre olalım.

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum