Seyfulislam Kaddafi
Devrimden iki sene evvel ziyaret ettiğim Libya’da işittiğim bir söylentiye göre diktatör Muammer Kaddafi’nin oğlu Seyfulislam Kaddafi toplumsal uzlaşmaya dayalı demokratik bir hukuk devleti istiyormuş ve bu yönde bir anayasa taslağı hazırlatıyormuş; hem de babasının rızasıyla. (‘Benden sonrası için böyle bir hazırlık yapabilirsin’ demiş babası.)
Kaddafi rejiminin halk ayaklanmasıyla beşik gibi sallandığı Şubat 2011’de ”Seyfulislam Kaddafi televizyonda halka hitap edecek” haberini alınca şöyle düşünmüştüm:
Tepkilerin odağındaki Muammer Kaddafi, ‘sağduyu timsali’ oğlunu konuşturarak halkın gazını almaya çalışacak; Seyfulislam Kaddafi rejim adına özeleştiri yapıp katliamlar için özür dileyecek ve Libya’da yeni bir günün müjdesini verecek.
Ama ne gezer!
Uyuşturucu alıp askere saldıranlar varmış, tanklar sarhoşların eline geçiyormuş, bunlar hep Mısırlıların ve Tunusluların işleriymiş, onun için İtalyanlara ve Türklere direnmek lazımmış, nitekim Libya ordusu son neferine ve son mermisine kadar savaşarak Muammer Kaddafi’yi savunmaya (Dikkat buyurun, Libya’yı değil Muammer Kaddafi’yi savunmaya) azimliymiş... Böyle tuhaf bir konuşma yaptı Seyfulislam Kaddafi.
Öyle bir saçmaladı ve yangının üstüne öyle bir körükle gitti ki, Libya yönetiminin kendi iç dinamikleriyle ıslah edilebileceğine dair son ümit de tükendi.
Gerisi kaos, kaos, kaos…
***
Geçenlerde New York Times’a beyanat veren Seyfulislam Kaddafi, Libya’nın hâl-i perişanına dikkat çekerek “geçmişe dönmek” gerektiğini söyledi.
Yine özeleştiri yapmadı, ‘Geçmişe dönmek derken diktatörlüğün değil güvenlik ve refahın ihyasını kastediyorum’ gibi bir not da düşmedi.
Libya’nın mevcut durumunda babasının ve kendisinin sorumluluğu yokmuş gibi davrandı.
Ve kurtarıcı pozlarında Libya siyasetine dönüş işareti verdi.
Bu konuda “striptiz” yöntemini benimsiyor.
Dedi ki:
“10 yıldır Libya halkından uzağım. Geri dönüş yavaş yavaş olmalı. Striptiz gibi. Akıllarıyla oynamak lazım biraz.”
**
Tuhaf adamdı.
Gene tuhaf adam.