Millet İttifakı’nda, mümkün olan en çok sayıda milletvekili çıkarmaya yarayacağı düşünülen formüller üzerinde çalışılıyor; bunların arasında SAADET, GELECEK ve DEVA’nın bazı illere mahsus “ittifak içi ittifak”ı da var. (NTV)
İttifak içi ittifakın fikir babası, SAADET lideri Temel Karamollaoğlu.
Karamollaoğlu’nun konuya ilişkin iki açıklamasını hatırlayalım:
“Üç parti ayrı ayrı seçime girdiğimiz zaman alacağımız oy mertebeleri anketlerde şöyle veya böyle görünüyor. En fazla 3-4 milletvekili çıkartılabiliyor. Ancak biz bir araya geldiğimiz zaman mecliste 30-40 milletvekili ile temsil edilme imkânımız var. AK Parti bir sene öncesinden beridir yüzde 15’ten fazla seçmeni kaybetti. Onlar gidecek yer aradılar, kısmen belli bir yerlere niyetlendiler ama hâlâ bu seçmenin yüzde 5 ile 7’si adres arıyor. Az önce ifade ettim, bir ittifak içerisinde bir araya gelirsek 30-40 milletvekili çıkarabiliriz ama doğuracağı sinerjiyle birlikte 130-140’lara çıkarabiliriz.” (TV5)
“AK Parti’den kopmuş yüzde 15’lik bir kesim var, güven arıyorlar. ’Bunlar da iktidara gelebilir’ denilmeli. Bu 3’lü ittifak bunu sağlar diye umut ediyorum. Güçlü bir muhalefet olursa, eli CHP’ye oy vermeye gitmiyorsa, buraya gelir.” (Milliyet)
***
SAADET-GELECEK-DEVA ittifakının 30-40 milletvekili çıkarmasını, hatta “doğuracağı sinerjiyle birlikte” 130-140 milletvekili çıkarmasını ciddi ciddi konuşabilirdik ama Millet İttifakı dahilinde olabilecek bir şeye benzemiyor bu, hiç mi hiç benzemiyor.
Müstakil bir ittifakla olabilirdi.
Mezkûr partiler -Yeniden Refah Partisi gibi, iktidarı eleştirmeye devam ederek- Cumhur İttifakı’nda yer alsaydı ve ittifak içi ittifakı orada kursaydı da olabilirdi, daha kolay da olabilirdi, çünkü AK Parti’ye alternatif arayan veya ders vermek isteyen ama AK Parti’yi CHP karşısında acze düşürmeye gönülleri el vermeyen seçmenler için belki en ideal adresi bu teşkil ederdi.
SAADET, GELECEK ve DEVA’nın ancak CHP’ye oy vermeye eli gitmeyen küskün / kırgın / kızgın AK Partililerin oylarıyla büyüyebileceğini ve bu potansiyeli harekete geçirmek için ittifakın şart olduğunu gören Karamollaoğlu, umduğu şeyi ancak Millet İttifakı dışındaki formüllerde bulabileceğini de -vaktiyle- görebilseydi keşke.
DEVA lideri Ali Babacan da bunları -vaktiyle- görebilseydi keşke.
Ve onları “üçüncü ittifak”a ikna edemeyen GELECEK lideri Ahmet Davutoğlu, Millet İttifakı’na katılmaktan başka bir alternatif arayıp bulsaydı keşke.
CHP’ye oy vermeye gitmeyen el, CHP’yi iktidara taşıyabilecek olan Millet İttifakı’nın bir cüzüne oy vermeye gider mi?
***
Millet İttifakı’nın kaotik hali de cabası.
“Bu ucube sistemi değiştireceğiz” diyenlerin sergilediği manzara ve lisan-ı hal ile vaat ettiği hükümet tablosu, “bu ucube sistem”i kıymete bindirecek kadar vahim.
Karamollaoğlu’nun sözünü ettiği o ‘adres arayan kesim’in ekseriya AK Parti’ye dönmesi ve kısmen Yeniden Refah Partisi’ne yönelmesi yüksek ihtimal.
