Uğurcan Çakır ve Trabzonspor’u anlamak
Trabzonum sahaya haydi eller havaya. Bu sene kavuşacak, bordo mavi kupaya. Trabzonum şampiyon bu hasrete artık son. Kıskananlar çatlasun bize her yer Trabzon. Bu bir İslam Yıldız şarkısıdır. Bize her yer Trabzon diyen taraftar için, kent neden diğer taraftara izin vermez. İstanbul’un istediği ilçesinde bir kişi bordo mavili formasını giyip rahatlıkla dolaşabilir. Neden başka bir formalı özellikle Fenerbahçe, Beşiktaş ya da Samsunspor forması giyen biri kentte dolaşamaz? Bırakın dolaşmayı havalimanında dahi saldırıya uğrar.
Ülkenin en iyi kalecileri arasında gösterilen Uğurcan Çakır da bu olayları görüp istediği gibi etrafa sataşıp, rakip taraftar ile kavga edip, hatta rakip oyuncuyu geçtik, kaybedilen maç sonrası ülkemize misafir olarak gelen teknik direktörü itmeye kadar gider. Bu milli kalecinin ilk olayı da değildir. Hafta sonu oynanan maç sonrası yaşanan tartışma medyaya hiç yansıtılmadı. O zaman akıllara şöyle düşünce gelmiyor değil, Samsunspor daha az Karadenizli mi? Fenerbahçe maçı sonrası yaşanan taraftar geriliminde, yaşanan saha olayları sonucunda cezaevine giren bütün taraftarlar Başkan Ertuğrul Doğan’ın girişimleri sonucu serbest bırakıldı. Yaşanan bir hadisenin yine üzeri kapatıldı.
Eski başkanı maç sonu sahaya atlayıp Alanyaspor teknik heyetine karşı bir müdahale gerçekleştirdi. Yine üstü kapandı. Trabzonlulara Türkiye’nin “T”si denir ancak Trabzonlular aslında öyle düşünmezler. Türkiye’nin T’den E’ye bütün harflerini sahiplenirler ve “Türkiye’nin bizzat kendisiyiz” diye düşünürler. Her şampiyonluğu bir devrimdir, bahsederler. Taraftarlıkla ilgili güzel bir yorumu Tanıl Bora yapmıştı. Dindarların gün içinde birkaç kez-içinden - Allah’a şükretmeleri gibi taraftarın da gün içinde defalarca tuttukları takımın tezahüratının yaptıklarını anlatır. Aidiyeti tamamlayan, ‘yense de yenilse de’ renklerine sevdalanılan takıma olan inançtır. Zira taraftar için stat “mabet”dir.
Gelelim esas meseleye Trabzonspor deplasmanda olsun kendi seyircisi önünde olsun kazanılan maç sonraları istedikleri gibi galibiyeti kutlayabiliyor. Neden kaybettiği zaman rakip takım sevinince itişmeler gerginlikler bazen saldırılar olabiliyor.
BİR TARAF EGO, DİĞERİ KAŞAR EKMEK PEŞİNDE
Hatayspor kalecisi Erce Kardeşler; kulübün durumuna çok üzüldüklerini ve yalnız kaldıklarını belirten “Sezon başından beri çok yalnız kaldık. Sahamız olmadı. Tesisimiz olmadı. Paramız olmadı. Bir kulübün bu kadar sahipsiz kaldığını ilk defa gördüm. Düşünebiliyor musunuz bir futbol takımı basket idmanı yaparak maçlara hazırlanıyor. Böyle bir şey olabilir mi? 5 aydır kaşar ekmek yiyoruz. Kaşar ekmek yiyerek, idmanlardan sonra duş almadan evimize gidiyoruz. 1.5 saatlik yolu söylemiyorum bile. Çok üzülüyorum. Tek isteğim Hatayspor’un ligde kalması. Ben Hatay halkı için buradayım.” sözlerini sarf etti.
Hatayspor Başkanvekili Aydın Toksöz,İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün kendilerine 5 milyon liralık haciz gönderdiğini açıkladı. Her açıklamalarında başarılı olduklarından bahseden hakem hataları dışında başarılı bir yönetim gösterdiklerini söyleyen Mehmet Büyükekşi ve Hamit Altıntop Hatayspor açıklamaları için ne diyecekler.
Süper Lig ekibinin durumu böyle ise 2. 3. amatör takımların hali nasıldır? Gerçekten Hamit Altıntop’un “Benim Türk futboluna, Türk futbolunun bana ihtiyacı olduğu kadar ihtiyacım yok” sözü ne anlama geliyor?