EURO 2008 , 2010 Dünya Kupası, EURO 2012 şampiyonu ve 2021 UEFA Uluslar ligi ikincisi İspanya Milli Takımı, sisteminden, oyun anlayışından yıllardır vazgeçmeyen bir takım. Pazar akşamı final maçında sanki Xavi, İniesta, David Villa’yı izliyor gibiydim. Sadece isimler değişmiş, 18 yaşında genç oyuncular sisteme o kadar hakim, giren çıkanı aratmıyor. Biz ise halen, Sangare Türk mü, Ferdi’nin kimliği nereye bağlı, Fenerbahçe kalecisi mi kaleyi korusun, Trabzonspor kalecisi mi, tartışmasındayız

Stefan Kuntz ise açıklamalarında sabır ve sistem diyor. İlk sistemini oturtup sonra sabırla işlemesini beklemeli…

Kazanmamız gereken bir maça, Letonya ataklarını hafiflettikten sonra, denge kurmaya çalıştık ama Cengiz Ünder dışında deneyen bir oyuncumuz ortaya çıkmadı. Orta sahada Berat-Orkun uyumsuzluğu ön plana çıktı. Hakan Çalhanoğlu, Kerem yaratıcılığını gösteremeyince ilk yarıda sadece topa sahip olduk ve istediğimiz pozisyonları bulamadık.

Letonya ise kendini yormadan bir ilk yarı geçirdi. Kazanmamız gereken bir maç da bir sistem, hırslı bir futbol yansıtamamamız, özgüven değil, sanki futbola yabancılığımızı gösterir gibiydi. Kuntz’un başlangıç planı detaylardan farklı olsa da, temelden farklı olmadığını gösterdi. İkinci yarı Hakan Çalhanoğlu frikiği dışında rakibi zorlayamadık. Oyunu çok iyi kontrol eden Letonya organize bir atakla Merih’in yardımıyla golü kalemize gönderdi.

Merih son oynadığı Reklam filminden aylar geçse de çıkamamış, hala kendi kalesine gol atmakta.

Takımımız adına sahanın en etkili ismi Cengiz’in ortasına Serdar akıl dolu vuruşu ile bizim çocukları biraz kendine getirdi. Son dakika da penaltı golü 97 yıl sonra Letonya karşısında kazandık. Alman hoca radikal değişikliklere imza atmak istiyor ise, tek forvet Burak Yılmaz sevdasından, sözde oyun kuruculuk görevi üstlenen Hakan Çalhanoğlu tiyatrosundan kurtulur düşündüğü sistemi uygular ise başarı gelebilir. Alman hoca ilk önce sistemini kurup, sonra sabırla başarıyı beklemeli.