Üç, dört kulüp takımı dışında bütün başkanlar Türkiye Futbol Federasyonu’nu erken seçime gitmesinden yana imza attı. Galatasaray Başkanı Dursun Özbek ise pazartesi günü yaptığı görüşmede, Sayın Mehmet Büyükekşi’nin geri adım atmadığını belirlediği tarihte seçim olacağını belirtti. O zaman eskiye dönüp şöyle sormak lazım: Geçen senelerde bir hakem hatası sonucu ‘Bu ligi bitirmeyiz’ diyen yönetici, ‘Elimizde VAR kayıtları açıklarsak yer yerinden oynar’ diyen eski yönetici ve çok değil 2 ay önce kendi maçında hata yapan hakem için maç sonu ‘Türkiye Futbol Federasyonu’nun hemen yarın istifa etmesi gerekir’ diyen Sayın Dursun Özbek, takımı puan farkı açtığından dolayı mı istifa baskısını frenledi? Ya da arka pencerede birileri durmu dedi.
Fatih Karagümrük Başkanı Sayın Süleyman Hurma, katıldığı televizyon kanalında; Dursun Bey’in açıklamalarına şaşırıyorum açıkçası. Dört büyük kulübün tamamı TFF’yi istifaya çağırdı. Bunların içinde en ağır ifadeleri Galatasaray kullandı. İmza süreci de Sayın Dursun Özbek’in whatsapp grubuna yazmasıyla başladı. Süper Kupa finalinden 10 gün önceydi. Seçimin 18 Temmuz’da yapılacağı söylenince bazı kulüpler bu tarihin geç olduğunu söyledi, bazı kulüpler de ‘Kongre kararı alınmış ise artık uzatmanın gereği yok. Maksat hasıl olmuş.’ Daha önce Sayın Ali Koç, Dursun başkan için toplantıda farklı, kameraları görünce farklı konuşuyor, kimse dediğinden bir şey anlamıyor diyerek tavrını net şekilde göstermişti. Hatta Riyad Süper Kupa olayında iki takım imza atıp maça çıkmayacağını söylese de ihale direk Fenerbahçe takımı ve başkanına kalmıştı. Büyükşehir seçimi öncesi Murat Kurum yakınlığı ile taraftarından tepki alan başkan, federasyon seçimleri içinde net bir tavır sergileyemedi. Başkanların ikiye bölündüğü ortamda tarafsız kalmak mı, Sayın Büyükekşi yanında olmak mı karar vermek çok zorlanıyor Galatasaray başkanı. Karar vermesinde geride kendisini yönlendiren bir güç var mı yok mu bilinmez ama yapılacak başkanlık seçimi öncesi güçlünün yanında yatırım yapma isteği biraz öne çıkıyor gibi!
YABANCI HAKEM BEĞENİSİ BİR HAFTA MI SÜRDÜ?
Sezon başından beri hakemlerin formsuzluğundan oluşturdukları İzmir çetesinden, bir tarafın MHK başkanına yakınlığından diğer tarafın direkt talimatı Türkiye Futbol Federasyonu başkanı Sayın Büyükekşi’den aldığından bahsedildi duruldu. Israrla ülkeye sevdası olduğumuz yabancı hakem VAR hakemi olarak getirildi. İlk hafta yerlinin göremediği kararı verince ‘Ooooo çok geç kalmışız’ denildi; haftası dolmadan, pazar ve pazartesi verdiği penaltı kararları ile ülkemize hoş geldin girişimi yapıldı. Araştırmada ne kadar ileride olduğumuz Fenerbahçe maçı hakeminin Galatasaray Lisesi’nden mezun olduğuna dahi bulundu. Yerli hakemlerin amcasının (X) başkanın şirketinde olduğu gibi. Oynanamayan vasat futbol, hakemlerin üzerine bırakıldı. Futbolcular saha içerisinde nasıl hata yapıyorsa, başkanlar transferlerde maliyet konusunda nasıl hata yapıyorsa, teknik direktör taktiklerde nasıl hata yapıyorsa, hakemlerin de hataları olabilir.
Kamuoyu önüne atılan hakemler ise; sıkıntıları ile ilgili yaptıkları açıklamalarda TFF ve MHK’yi bize ayrı kulüplere ayrı konuşuyorlar. MHK söz sahibi değil, tek yaptığı sekreterlik. Umutsuzluk, boşvermişlik ve günü kurtarma hakim. Güvensiz bir ortamdayız. Dünyada benzeri olmayan yapay zeka garabetinden sistem de bizlere çok yara aldık. ‘Senin baban katilmiş’ diyen çocuklar bile var. Hugg Dallas diyor ki, ‘VAR davet ettiyse bu karar yüzde 99.9 değişecek demektir. Bu davetin anlamını kavrayın.’ Yerli hakemler, yabancı hakemlerin gelmesinden memnun, üstlerindeki baskı azalacak ve sistemin ne kadar karışık olduğu gün yüzüne çıkacak. Sonuca gelirsek, beğenilmeyen yerli hakemlerimizden eleştirilen yerden yere vurulan Halil Umut Meler, EURO 2024 maçlarında düdük çalacak...
