Büyükekşi gidince futbol izleyebilecek miyiz?

Türkiye Futbol Federasyonu seçim tarihini 18 Temmuz olarak belirledi. Bu tarihin çok geç olduğunu düşünen Fenerbahçe, Beşiktaş, İstanbulspor gibi kulüpler yanı sıra bazı delegeler erken seçime gidilmesi için imzalarını atmaya başladı. Çoğu kişi Türkiye Futbol Federasyonu, MHK, PFDK, hakemler içerisinde gruplaşmalı sistem olduğundan bahsediyor. Eski hakem Ahmet Çakar kendi hakemliği dahil olmak üzere Fenerbahçe’ye karşı Anti Fenerbahçeli hakemlerin olduğundan bahsediyor. Hakemliği yeni bırakmış olan kişi Mehmet Büyükekşi’nin Fenerbahçe maçlarını yöneten hakemleri maç öncesi uyarıp durumu zorlaştırma konusunda talimatlar verdiğinden bahsediyor. Adana Demirspor eski başkanı Murat Sancak “Öyle bilgiler akıyor ki aklınız durur...Küme düşürmesinler diye sesini çıkaramayan başkanlarımız var” dedi.

Fenerbahçe bundan önce başkan olan Nihat Özdemir’den şikayetçiydi, Beşiktaş Yıldırım Demirören’den. Yine Fenerbahçe Haluk Ulusoy’dan şikayet ediyordu. Kimsenin kimseyi memnun edemediği bir yer orası. Bugün itibari ile Dursun Özbek ya da Ali Koç TFF koltuğuna otursa tuttukları takımların başkanları yine şikayetçi olur. Sistem baştan aşağıya yanlış, düğme baştan yanlış iliklenmiş.

Bunun kötüsü olur mu? Giden geleni aratabilir!

Temizliği en dipten yapmazsanız o toz zamanı gelince kalkar.

100 yıldır faaliyet gösteren daha nice yıllar hizmet verecek olan Federasyon daha fazla yıpranmamak kötü sözlere maruz kalmaması adına yeni bir yapılanmaya girip kulüpler tarafından tekrar güven tazelemesi gerekir. Bunun için kamuoyunda söylenen Ankara devreye girmeli gibi klişe sözlerden medet umulmamalı. Hatta daha ilerisi olarak Ankara bu işten tamamen elini çekmeli.

Mehmet gidip Ahmet gelecekse Vizontele filminde söylendiği gibi Zeki Müren’de bizi görecek mi repliğini bol bol söylemiş oluruz.

Ali Koç’un isyanı kimleri etkiler?

Yıllardır Fenerbahçe ile Federasyon arasında yine Fenerbahçe’nin hem Galatasaray arasında hem de yayıncı kuruluşlar arasında anlaşmazlıkları oluyordu.

Ancak bu sene anlaşmazlıklar en yüksek noktalara kadar ilerledi. Sanki kulüp bazında kişiler arası tartışmalara dönmeye başladı. Ali Koç Federasyona karşı kılıcını geç de olsa çekti. Aldığı kararlar ile Süper kupa finalinde takımı sahadan çekti, maç öncesi takımına basın toplantısı yaptırmadı. Bakanın bulunduğu protokol tribününe gitmeyerek tepkisini gösterdi.

Galatasaray başkanı Dursun Özbek ve Erden Timur içinde söylemlerini sertleştirdi. Kapalı kapılar ardında başka dışarı çıktıklarında başka konuşan kişilere tepkisini ortaya koydu. Yayıncı kuruluş içinde yanlı yorumlar yaptıklarını şahsıma yönelik sözler sarf ettiklerini onlar içinde bundan sonra tepkinin nasıl olacağını göstereceklerinin altını çizdi. Fenerbahçe ve Ali Koç tepkilerinde çok haklı şahsımca haklıdır da. Ancak bu tepkiler için sanki biraz geç kalındı.

Bundan sonrası futbol için neler gösterir. Ortada oynanamayan bir futbol var oynanamayan diyorum seyir zevki tamamen bitmiş, izleyicilerin bitse de diğer kanala geçsem düşüncesi, taraftarın kombine aldık gidip stres atalım olarak gördüğü futbol dibe vurdu.

Ali başkanın fitili ateşlediği isyan futbol takımına olumlu yada olumsuz nasıl katkı yapabilecek Perşembe günü Olympiakos deplasmanında görmüş olacağız.

YORUMLAR (6)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
6 Yorum