Türkiye bu yaşananlara müstahak değil
Bunlara ne lüzum vardı?
Türkiye seçimlerle 1876’da Osmanlı’nın ilk parlamento deneyimiyle tanışmış bir ülke. Arada tek partili dönem, onar yıl arayla üç askeri müdahale, bir post-modern-darbe yaşansa da, millet iradesinin her şeyin üstünde tutulduğu bir anlayış bugüne kadar hüküm sürdü.
Milletin iradesini gölgeleyecek girişimlerden genellikle kaçınıldı, böyle bir iz bırakacak zorlamalar, karşısında yine milleti buldu.
İki gün üst üste yaşananlar bu arka-plan yüzünden şaşırtıcı.
Tarihi henüz tam belirginleşmemiş olsa da, siyaset, bir sonraki seçime yoğunlaşmış durumda. İktidar ve muhalefetin cumhurbaşkanlığı için aday göstermeyi düşündüğü isimlerle ilgili de müphemiyet var.
Cumhur İttifakı’nın adayı olması beklenen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önünde anayasa engeli bulunuyor; yeniden aday olabilmesi için ya anayasanın ilgili maddesinin değişmesi veya TBMM’nin seçim tarihini erkene alması gerekiyor.
Her iki engelin ortadan kalkabilmesi kolay değil.
İktidar cephesi bir yandan adayı önündeki engelleri ortadan kaldırmanın zeminini oluşturmaya çalışırken, bir yandan da muhalefetin aday gösterebileceği isimler arasından kendisine en uygununu belirlemenin peşinde.
Daha önceki iki seçimde (2018 ve 2023’te) olduğu gibi…
Ancak bu defa Meral Akşener sahnenin dışında.
HEDEF: İMAMOĞLU
İki gün üst üste yaşadıklarımız, muhalefetin en güçlü görünen muhtemel adayı Ekrem İmamoğlu’nu devre dışı bırakmakla sonuçlanacak gelişmeler…
Cumhurbaşkanlığı için yüksek eğitim şartı var ve adayın siyasi yasaklı olmaması gerekiyor…
Diplomanın iptali ve hakkında açılmış davalar, muhalefetin çıkarabileceği en güçlü aday görüntüsündeki İmamoğlu’nun önünün kesilmesi için yeterli.
Ekrem İmamoğlu’nun diploması, önceki gün, akıl almaz bir biçimde iptal ediliverdi.
Bununla da yetinilmedi, dün de, İstanbul büyükşehir belediye başkanı, adıyla anılacak bir ‘yasa-dışı örgüt’ oluşturduğu iddiasıyla gözaltına alındı.
Tutuklanırsa, İstanbul’un bir ‘kayyıma’ emanet edilmesi de pekala mümkün.
Şu sırada olan-bitene bakarak söylenebilecek olan şu: İktidar cephesinin adayı ilk cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisini daha rahat hissedecektir.
Yazımın girişinde sorduğum “Bunlara ne lüzum vardı?” sorusu ile, bu çabanın gereksizliği kadar, gelişmelerden memnuniyet duyanları üzecek sonuçlar doğurması ihtimalini de hatırlatmak istedim.
İktidar cephesi, muhalefetin adayını kendisi belirleme ve bunun için olağanüstü çareler arama derdine düşeceğine, seçime kadar ülkenin önünde bayağı uzun bir süre bulunduğuna göre, ya adayını yeniden seçilebileceği genişlikte bir kabule kavuşturmanın yollarını aramalı, ya da seçilebilecek başka bir aday arayışına girmeli.
İki gündür yaşanan ve yaşları müsait olanlara siyasi hayatımızın trajik dönüm noktalarını hatırlatan görüntülerden sonra, önümüzdeki dönemde, dış ilişkiler ve özellikle de ekonomi alanında, iktidar cephesinin muhtemel adayının şansını biraz daha azaltacak çok-yönlü olumsuz gelişmeler beklenebilir.
Karşı-adayın şansını törpüleme amaçlı girişim, bumerang etkisiyle, iktidarın adayını zayıflatabilecektir. [Başka ülkelerde, kısıtlı hale getirilen siyasetçinin eşiyle gidilen seçimin kazanıldığı da olmuştur.]
ÖNGÖRÜLEBİLİR MİYDİ YAŞANANLAR?
Günler boyu belli TV kanallarında bu günlerin yaşanacağına ilişkin öngörülerde bulunanlar olmuş; kendim izlemediğim için izleyenlerden biliyorum. Ancak Abdülkadir Selvi (Hürriyet) ve Okan Müderrisoğlu’nun (Sabah) yazıları, okuduğum için, beklenti uyandırmıştı.
Sabah yazarı örneğin, olacağa bir de ideolojik kisve kazandırıyor.
Okuyalım:
“Ekrem İmamoğlu, Ankara'ya güven vermiyor! Evet, evet... ‘Devlet’ dediğimiz o canlı organizma, farklı kurum ve kuruluşları ile İmamoğlu'na kuşku ile bakıyor. Amaca ulaşmak için her aracı mubah gören tarzı, siyasal ikbali için girdiği girift ilişkileri, gözünü küresel odaklardan ayırmayan politik tutumu, itimat telkin etmiyor. Yani... Olup bitenlere AK Parti ve Külliye penceresinden bakmayı alışkanlık edinenlerin, bu perspektifin çok ötesindeki ‘devlet ufkuna’ da bakıp ‘Neden?’ diye sormaları gerekiyor!”
Yazıda İmamoğlu’na atfedilen özellikler siyaset alanında göz önünde bulunan başkalarını da anımsatıyor.
Siyaset bu.
Acaba heybedeki ‘turplar’ bitti mi, yoksa Özgür Özel’in genel başkan seçildiği CHP kurultayının iptali için de gün mü sayılıyor?
İki gündür yaşananlar, ülkenin yükseltmeyi arzuladığı bütün alanlardaki notlarını olumsuz etkileyecektir: Siyasette, hukukta, adalet kurumunda, hak ve özgürlükler alanında, en önemlisi de akademik düzeyde…
Türkiye bunu hak etmiyor.















Rabbim ne demiş kuranı kerim de mealen;" Siz başı boş bırakılacağınızı mı zannediyorsunuz".Türk milleti yönetici olarak kimi hak ediyorsa endişeye hiç mahal yok, Allah onu başımıza getirir.
Yanıtla (1) (0)Yazının başlığı konusunda sizinle hemfikir değilim sayın yazar. Siz de çok iyi bilirsiniz, ''Ne iseniz öyle yönetilirsiniz''.
Yanıtla (0) (0)Bahsi geçen yazarların aidiyet duyguları bellidir. Gerçekçi analiz yapacaklarına kimse inanmaz, algıları oluşturmaya çalışırlar... arkasından olguları .... diye düşünüyorum.
Yanıtla (0) (0)Hiç merak etmeyin Chp iktidarın en korktuğu senaryoyu uygulamaya başlıyor,
Yanıtla (2) (0)açılıma desteğini tamamen sonlandırıyor,
şehit ve gazi yakınlarına bir destek daha geliyor
17/25 aralı sürecinde olduğu gibi. Toplumun çok büyük bir kısmı Savcılık Dosyasının içeriğini merak etmiyor. Açık bir şekilde iradesine vurulan pranga olarak değerlendiriyor. Paralı askerler TV'lerde, gazetelerde, haber sitelerinin yorum kısımlarında ellerinden geleni yapsalarda, toplum inanmıyor. CHP resti görüp bu hak hukuk bilmezliğin yarattığı mağduriyet ile toplumsal muhalefeti örgütlemeli ve bütün seçilmiş makamların statükoya bırakılarak, yaşananlarda milleti hakem tayin etmeli.
Yanıtla (2) (0)23 yılda kazanılanlar ve kaybedilenler şeklinde icra edilenler mizana konsa kanaatimce; adalet, güvenlik, ekonomi, eğitim, sağlık vb. yani genel manada yürütülen iç ve dış politikaların beklentileri karşılaması durumu terazinin sol kefesini daha ağır hale getirdiğini bir vatandaş olarak üzülerek ve kaygıyla gözlemliyorum.
Yanıtla (1) (0)- Bir üvez bir kartalı kaldırdı çarptı yere, ben de gördüm tozunu. Hz Yunus rh.
Yanıtla (2) (0)-“ Tahtaravalli de denk iki adamı dengesini; yürüyemen bebe bozabilir. Şimdiki durum ona benziyor. “ Hırs; sonuca razı olmamaktır, ben çalışıp hakkediyorum Allahım, bana vereceksin deyip pazarlık yapmaktır” Ne haddimize ne kuvvetimize uymaz! Şeytan “ vebaestekber” dedi ve kibirlenip ayak diredi ve kaybetti.
- Ecevit tüm sağın gözünde;Kıbrıs fatihliğine rağmen vatanmillet için tehlikeliydi amma gördük ki milliyetçi
Ne diyelim milli iradeye Allah rahmet eylesin, İstanbullularin da başı sağolsun,.
Yanıtla (2) (0)"Bunlara ne lüzum vardı?" Biraz ürkek bir cümle olsa da, Fehmi Abi bile böyle doğruları söylüyorsa umut var demektir
Yanıtla (1) (0)"Yazıda İmamoğlu’na atfedilen özellikler siyaset alanında göz önünde bulunan başkalarını da anımsatıyor. " Kim olabilir?
Yanıtla (0) (0)Sayın Koru sen ilahiyatçısın
Yanıtla (2) (0)'Bir toplumu oluşturan fertler kendi iç dünyalarındakini değiştirinceye kadar, Allah onların oluşturduğu toplumu değiştirmez.' (Ra'd-11)
Siz nasıl (kimseler) olursanız öyle yönetilirsiniz (كَمَا تَكُونُوا يُوَلَّى عَلَيْكُمْ) (Aclûni, Keşfu’l-Hafâ)
Sayın Koru sen ilahiyatçısın
Yanıtla (1) (0)'Bir toplumu oluşturan fertler kendi iç dünyalarındakini değiştirinceye kadar, Allah onların oluşturduğu toplumu değiştirmez.' (Ra'd-11)
Siz nasıl (kimseler) olursanız öyle yönetilirsiniz (كَمَا تَكُونُوا يُوَلَّى عَلَيْكُمْ) (Aclûni, Keşfu’l-Hafâ)
Seçilenler hapse sırada seçenler. Niye seçtiniz. Önce İstanbul sonra Türkiye.
Yanıtla (0) (0)TCK 167’de;
Yanıtla (1) (0)> belli akrabalık ilişkilerinin varlığı halinde
> hırsızlık, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma gibi suçlarda
> faile ceza verilmemesi veya
> cezada indirim yapılması öngörülmüştür.
> Eylem suç olmaktan çıkmaz, eylem SUÇ OLMASINA RAĞMEN fail cezalandırılmaz.
Bu bilgileri neden mi yazdım?
>AKP seçmenleri ile yargı mensuplarının,
>SUÇ İŞLEYEN AKP'li siyasetçilerle akrabalık derecesindeki ilişkilerinin CEZASIZLIK ürettiğini anlatmak için yazdım!
Anlayana...
Avrupa bizi niye alsın, yatırımcı neden gelsin.
Yanıtla (3) (0)Tavuk bile yumurta yaparken güvenli yer arar
Hak ediyor Sayın Yazar, hukuksuzluk başkasına olunca sessiz kalanlar sıra kendine gelince feryadı basıyor. Son on yıldır ne kadar kişinin canı yandı. Ne oldu, herkes bize dokunmuyorsa bana ne dedi. Hepimiz "haksızlık karşısında susan dilsiz şey... lar" olduk.
Yanıtla (1) (1)Bir sundurma çöküp insanlar öldü diye cumhurbaşkanını istifaya etmeye zorlayıp bunu başaran Sırbistan halkı bir tarafta biz... Son 25 senede neler yaşandı bu ülkede ve kim bilir daha neler yaşanacak... Yanılıyorsunuz sayın Koru, Türkiye bunu ve bundan sonra olacakları fazlasıyla hak ediyor. Toplumlar layık oldukları yönetimle yönetilirlermiş.
Yanıtla (1) (0)Geçen seçim tam bir fırsattı...Kılıçdaroğlu,babacan ve davutoğlu sayesinde kılıçdaroğlu aday yapıldı..Ve en zayıf adaydı...Bu millet bunları yazıyor bir kenara...Aday gösterilirken anketlere çok önem verilmesi gerekir.Olan oldu...Şimdiden sonra ne yapılabilir hiçbir şey...Allahtan ümit kesilmez.
Yanıtla (20) (1)anketlerde en çok oy alan şahıs aday yapılmayarak açıkça sağduyuya aykırı davranılmış oldu. kılıçdar adaylığını dayattı. oysa adayın nasıl belirleneceğine dair bir yöntem anlaşması ile 6'lı masa işe başlamalı idi. utanma pazar mideyi bozar demişler.
Yanıtla (9) (2)Kılıçdaroğlu olabilecek en doğru adaydı. Doğruyu yanlışı bilemeyen halk seçmedi. Kılıçdaroğlu'na çamur atmaya gerek yok. Adaylığını 6'lı masa belirledi. Kendisi inatla illa ben olacam demedi. Parti onu aday gösterdi o da 6'lı masanın onayıyla aday oldu. Kilicdaroglunda kusur varsa masadaki 6 parti de suçlu.
Yanıtla (6) (19)'İlkokullu' rumuzlu vatandaşa: Kılıçdaroğlu'nun bir kusuru varsa o da ortaklarına danışmadan birkaç bakanlığı vereceği vaadiyle Ümit Özdağ ile görüşmesi idi. Masanın devrilmesi sebebi belki de budur.
Yanıtla (0) (0)Oy vermek bir şeyi değiştirseydi, onu yasa dışı yaparlardı diye yazmıştı bir filozof. Güzel söz bence de. Seçimleri yasaklayamıyorsan rakip adayları yasaklarsın maksat yerine gelmiş olur. Aynı kapıya varır.
Yanıtla (0) (0)Bence iktidar bu saatten sonra Fehmi Beyin tavsiyesine uyarak başka bir aday arama yoluna girmelidir. Çünkü bu olup bitenler mevcut adayı daha da zora sokmaktadır. Başka bir aday artık yeni şeyler de söylemelidir. Hak hukuk meselelerinden başlayarak. Umarım Akp içerisinde bunları düşünen kişiler kalmıştır.
Yanıtla (0) (0)İmamoğlu'nun gözaltına alınması, belki tutuklanması, belki İstanbul Büyükşehir Belediyesine kayyum atanması; vesayetin bütün adamlarına, milli ve yerli yükselişten ürkenlere çok ağır geliyor. Son ümitlerini kaybetmiş gibi şirazeleri kaydı. Halkı sokağa çağırıyorlar, kendilerini halka emanet ettiriyorlar, iddialara cevap verecek yerde yargıya saldırıyorlar.
Yanıtla (0) (4)Savunduğunuz kişi ve kişileri ihbar edenler yine kendi içlerinden partililer. Çünkü bu insanlar chp içinde diktatör bir yapı kurdu, haraç kesen, uzlaşmacısız, asıp kesen bir yapı. Bütün paralar çıkarlar kendilerinin olduğu bir yapı. Bazı vicdanlı partililer buna izin vermedi. Her şey ortaya çıktı.
Yanıtla (8) (29)CHP yönetimi bu iddiaları ciddiye almayarak hata yaptı.
Yanıtla (1) (13)İddialara ilişkin parti içi disiplin süreçlerini işletmeyerek, bunu yekten "siyasi operasyon" diye etiketleyerek ilk düğmeyi yanlış ilikledi.
Üstelik tek adaylı teamül yoklamasını dondurmayarak krizi krize ekleme yanlışını sürdürüyorlar.
Valla bu işleri yapan birileri hala halk nezdinde 30-35 ler destek görüyorsa tam da hak ediyoruz. Şu insana tapan, sorgulamayan koyun kesimi bu ülkeden kovmak lazım.
Yanıtla (0) (1)Hiç kimse ortada bir yolsuzluk var mı yok mu,varsa bu yolsuzluğun boyutu ne kadar konusu üzerinde durmuyor.Yolsuzluk varsa da önemli görülmüyor.Halbuki İstanbul,Türk ekonomisinin yarısıdır.Bu yaklaşımda bir sakatlık yok mu?Hakeza terör örgütünün belediye ile ilişkileri üzerinde de hiç durulmuyor.
Yanıtla (1) (10)Bu olanlara en çok sevinen üç isim şunlar bence:Kemal Kılıçdaroğlu,Mansur Yavaş,Özgür Özel.Operasyonun Ak Partiye bir faydası olmaz.Bilakis zararı olur.
Yanıtla (3) (3)anayasamızda bulunan 2 dönem kuralı GERÇEKTEN işletilseydi, bu yaşananların hiç birine şahit olmazdık.
Yanıtla (10) (1)Bir söz vardır " Nasılsanız öyle yönetilirsiniz" diye. Normal ile anormal yer değiştirdi, ülkemin insanları çabuk adapte oluyor artık her şeye.
Yanıtla (9) (0)Tam da bunu hak ediyor. Nasıl isek öyle yönetiliyoruz.
Yanıtla (18) (1)Birisi başka birisinin gümbür gümbür geldiğini görünce önündeki bütün düğmelere aynı anda bastı. Olay budur.
Yanıtla (14) (0)Ne yapsak ne etsek, açıkça şunumu desek arkadaş adamın babası hatırlı idi çocuğuda biraz derse haylazlığa meyilli idi oda Kıbrıs’a gönderdi şirket üniversitesine, oradan verelini İstanbul’a . Böyle yaz be Fehmi abi. Bende ne yapayım Babam niye fakir oldu diye dizlerimi döveyim.Ne demokrasiymiş be.
Yanıtla (2) (18)Vatanımızı tam bir üçüncü dünya ülkesine çevirenler eğer seçim olursa hesap vereceklerdir.
Yanıtla (14) (1)bu coğrafyada devlet halkı korkutmuş ve sindirmiştir. geleneksel olarak böyledir. osmanlı'da da tc'de de bu böyledir. sivil hukuk bilincinin gelişmesi istenmemiştir. halkın herhangi bir şeyin hesabını sorması hoş karşılanmamıştır. yönetimler layüsellik ve keyfilik istemişlerdir. bu bakımlardan bilinç sahibi değiliz. sırbistan'dan bile fersaaah fersah gerilerdeyiz.
Yanıtla (25) (0)Ülkede ne olup bittiğini anlamak istiyorsanız George Orwell'in Hayvan Çiftliği ve 1984 romanlarını tam okuma zamanı. Bize bunları yaşatanlara yazıklar olsun.
Yanıtla (18) (0)Evet, yazar çok doğru söylemiş: “ Türkiye bu yaşananlara müstahak değil”
Yanıtla (2) (10)Yapap gündemlerle, asıl gündemi yok etmeye çalışırsanız geleceğiniz nokta işte burası! Erken öten horoz misali yani!
Du bakali , Du bakali demenin anlamı yok. Yaşatılan hoyratlık artık kaybedilecek bir seçimin yapılmayacağının göstergesidir.
Yanıtla (15) (0)Toplum olarak başımıza gelen belalardan başkalarını sorumlu tutmayı, kendimizi mağdur ve kusursuz saymayı alışkanlık haline getirmişiz. İşimize gelmeyen, hoşumuza gitmeyen bütün olayların ve olanların sebebi ötekilerdir. Bu ötekiler yerine göre Batı,İsrail,ABD,Yunanistan, İngiltere, içimizdeki hainlerdir. Biz hep bunlar yüzünden geri kalırız, enflasyonun, fakirliğin, ilmi kısırlığın, cahilliğin, elhasıl her bir olumsuzun sebebi bunlardır.Biz doğuştan kusursuz piru pakız der kendimizi düzeltmeyiz
Yanıtla (9) (0)Kurbağanın yavaş yavaş ısıtılmasına tepki vermediği gibi ülke insanımız da demokrasinin yavaş yavaş kırpılmasına tepki vermedi, alıştı. Bu uyuşmuş toplumdan fazla bir şey beklememek lazım.
Yanıtla (15) (1)Bir işi beceremediğiniz zaman üstüne bulaştırır. Bu ülkeye yazık değil mi? Geçen gün bir vatandaş fırından kuru ekmek alırken bozuk liralarla hesap yaptı. Ağlamamak mümkün değil. Bunun acısı sebep olanları süründürür. Bir başkası eczaneden ilaç alırken fiyatı öğrenince elleri titreyerek alamadı. Siz çocuğuna ilaç alamayanın iç acısını anlar mısınız?
Yanıtla (11) (0)Az olsun benim olsun muhalefetinin sonu göründü. Herşey olması gerektiği gibi. Neyiz ki ne bekliyoruz. Bozuk bir topluma nizam mı gelecek sanki. Belki böylesi daha iyidir bilinmez
Yanıtla (3) (2)Hocam valla çok nezaketli ve temkinli bir yazar olduğunuzu hayranlıkla takip ederek biliyorum.
Yanıtla (0) (2)Bu yazıdaki kadar müphem konularda üst üste kanaatinizi bildirdiğiniz yazı pek nadir.
-3 askeri darbe
-Meral Akşener
-Amaca ulaşmak icin her yolun mübah görme(Siyaset alanında bulunan başkalarını anımsatma).
-Bir sizi, bir de Sevan hocayı ufkum genişliyor.
Teşekkürler.
Sayın yazar şu cümleler: “Ekrem İmamoğlu, Ankara'ya güven vermiyor! Evet, evet... ‘Devlet’ dediğimiz o canlı organizma, farklı kurum ve kuruluşları ile İmamoğlu'na kuşku ile bakıyor.'' ne demek? E. İmamınoğlu ya da başkasının seçme ve seçilme hakkı o ''Devlet'' denilen ve bazı kurumlardan oluşan teşekkülün kararı ve onayına mı bağlıdır. Yani Türk Milleti sahip olduğu Cumhuriyet ve Demokrasi ile kendi kendini yönetmiyor da; aslında adı ''Devlet'' olan aygıtın kucağında oyuncağı mı oluyor?
Yanıtla (9) (0)Derin devlet diye bir şey duymadınız galiba. Bu topraklarda icat olundu. Bkz. Wikipedi.
Yanıtla (0) (2)Ülkemiz fazlasıyla hakediyor bunları. Çünkü pespaye bir muhalefet var, demokrasinin önünü açmaktan aciz. Kendi içinde bölünmüş ve ikbal kavgaları ile yiyip bitirdi kendini. Tutarsız olduğu için de hep iktidara altın tepside sundu iktidarı. Buraya kadar. Bay bay.
Yanıtla (5) (6)Hiç bir değerine sahip çıkmayan bu halka müstehak. Bu gidişle seçme hakkıda elinden alındığında her şey tastamam olacak. işte o zaman geçmiş olsun.
Yanıtla (47) (3)Seçme hakkı alınsa da bu halkın umurunda olmaz. Yeter ki tamamen aç kalmasın.
Yanıtla (18) (1)Türkiye'de ağır uykusundan uyanmayanar olduğu sürece bu korkunç hukuksuzluk devam edecek ve
Yanıtla (14) (1)hakettiğimizi yaşayacağız.
kanun ve hukuk önünde herkes eşittir suç varsa cezası da vardır iddialar çok ciddi bu iddialar aslında herkesin bildigi şeylerdi karar vermeden acele etmemenizi tavsiye ederim
Yanıtla (3) (39)Biraz Allah korkusu diliyorum size.
Yanıtla (33) (1)Ekrem bey bu yaptıklarının aynısını yapsa ve fakat Ak partili olsaydı, aynı şeyleri yaşar mıydı?
Sorum sadece vicdanı ve Allah korkusu olanlara. Diğerleri benim için yok hükmündedir.
Bence müstahak... Bu canavar bir günde büyümedi. Müstahak olmayanlar oy vermeyenler.
Yanıtla (10) (2)Bu milletin hukuk ve adalet ile sorunu var. Sadece siyasetin değil, sıradan vatandaşta bile adalet duygusu oturmamış. Ahlaken çökük bir toplumuz biz. Maalesef acı gerçek bu. Siyasetin düzelebilmesi için, önce toplumun düzelmesi gerekiyor. Toplum gerçek adaleti talep edecek ahlak seviyesine ulaşmadan biz daha bu filmleri çok seyrederiz.
Yanıtla (19) (0)rte üzerinden 23 yıl iktidar süren müesses nizam, yeni lider efsanesini dizayn ediyor. yaşanan budur.
Yanıtla (7) (0)"Bunlara ne lüzum vardı?"
Yanıtla (10) (6)Ooov çok sert!
"İstanbul’un bir ‘kayyıma’ emanet edilmesi de pekala mümkün."
Muhtemel yerine mümkün demek olumlamaktır.
Olup bitenlerde sizin gibi idare-i maslahatçı ve "efeminen" üsluplu yazarların payı çok. Bunu da bilin.
Her şeyin istop ettiği bir zamandayız, ne bir sözün anlamı kaldı nede bir davranışın, hiç bir makul akıl mantık göremiyorum, gözüken kuralsizliğın kural haline geldiği 100 yıldır.
Yanıtla (12) (1)100 yıl öncesinde kural var mıydı yani? Abdülhamid mesela tek kararıyla açık tutmaya söz verdiği meclisi 30 yıl kapalı tutmamış mıydı?
Yanıtla (6) (1)kor olunce badem gozlu olurmis.
Yanıtla (5) (1)Abdülhamit Osmanlı Selçuklu genel olarak halkın değerlerine dayalı cumhuriyet dönemi ise şizofren bir vasat bıraktı, hiçkimseye yaramıyor kişisel zaaflar üstünde şizofraniyetini idame ettiriyor.
Yanıtla (2) (14)Aklı başında insanlar bas bas bağırdı son seçim öncesi. "Bu seçim son sandık seçimi. Bir daha sandık yok!" diye. Oldu mu, oldu. Geçmiş olsun. Ayrıca iktidar şu anda yapılanlar, muhalefet bir şekilde iktidara gelirse bu yapılan yolun aynısını bana nasıl yapacağınızı gösteriyorum diyor. Men dakka- dukka. İki cihana rezil olmak demek bu olsa gerek. Hep aynı dilek "Allah sonumuzu hayr eylesin."
Yanıtla (7) (1)AİHM Yalçınkaya kararında kanunsuz suç olmaz dedi madde 7. Anayasa 90 derki AİHM kararları bağlayıcıdır. Kanunsuz suç olmaz denilen gerekçelerle binlerce kişiye ceza verildi ihraç edildi. Türkiye bunu hak etmiyor.
Yanıtla (9) (0)Bence ortalığı iyice karıştıracaklar. Milletin kafasını kirli bilgilerle doldurup, araya biraz dış güçler, baya biraz da din odaklı propaganda sıkıştırarak, olağanüstü hal ilan edip seçimleri iptal edecekler. Hoş geldin faşizm. Görüşmeyeli epey oldu. Yeni nesil ne olduğunu, nasıl olduğunu merak ediyordu. Yaşayarak öğrenecekler.
Yanıtla (26) (1)okumak dinlemek ogrenmek icin iyidir ama yasayarak ogrenmek gibisi yoktir. tecrube tecrube tecrube.
Yanıtla (2) (0)Hem hukuk iste , adalet iste hem de hukukun önüne takoz koymaya çalış.İşte muhalefetin yaptığı budur.
Yanıtla (0) (20)Türkiye bunu hak etmiyor da ne yapabilirsin neyi nasıl savunabilirsin. kimi kime şikayet edeceksin şikayetini kim dinleyecek -savunmanın kabul ve itibar görmediği yerde susmak gerekir bence. """haksızlığı hak bilenlere karşı hak iddia etmek bir nevi haksızlıktır."" haksızlığı hak olarak görenlere diyecek bir şey yok.
Yanıtla (0) (0)Bence çok daha beterine mustehak..
Yanıtla (6) (5)Ülkeye bakınca siyaset arenasında solculuğun bozgunculuk olduğu kör olmayan gözlere görünüyor.
Yanıtla (1) (12)Bir ihtimal daha hep vardır:) o da sev ilmemek tir. (Nefrete dönüşürse ayva yenir) masayı devirmenin yada masayı rehin almanın bir bedeli olur mutlaka. Ya sandalyenin ayağını azıcık yontmak? Suç mıdır? Oturduğun koltuğa bakacaksın; ıslak, boyalı, kusmuklu, k.kalı, yağlı hatta petrol dökülmüş bile olabilir. Ya üstbirde kaz tüyü dökerşerse kapıdan girerken:)) muhalefet demiş sayın yazar. Hangi muhalefet acaba?
Yanıtla (0) (3)Yazar hukukun yerine kendisini ikame etmiş ve hükmü vermiş.. Ama verdiği hüküm yanlış.. Adli süreçlere saygı nerede.. hukuka verilmesi elzem şans nerede.. Diploma iptal edilemez diye bir kanun mu var.Bu ülkede kimse dokunulamaz değil yazar efendi...
Yanıtla (2) (19)Kendi partilileri tarafindan da "Allah'a özgü sıfatlar" yakıştırılan Tayip Erdoğan için Yeni bir fırsat kapısı daha aralandı. Hem dünyanın lideri, hem de ülkemizin kayıtsız şartsız en muktedir tek adamı olarak bugünden tezi yok, derhal çok sevdiği İstanbul'un kayyum başkanı olarak kendisini atamalidir ki, cümle âlem gücünü bir kez daha görsün. Yürü be reisim, seni kim tutabilir ki!
Yanıtla (19) (8)İroni bu!
Yanıtla (1) (0)Dış mihraklar yine iş başında reisimiz bütün bu kötülükleri ortadan kaldırıp ezanların susmasını ve bayrağın inmesini engelleyip vatanı böldürmeyecek. (bu yorum tamamen ironidir)
Yanıtla (4) (2)Ülkenin bunları haketmediğine nasıl karar verdiniz. Açıklarsanız sevinirim selamlar
Yanıtla (4) (2)Akıl sağlığımızı korumak için istisna makul akıllardan olan Fehmi bey gibi sağduyulu insanlara ihtiyacımız var.
Yanıtla (3) (0)Senin ülkenin en büyük sehrini yöneten Belediye Baska'nin ve ayni zamanda müstakbel Cumhurbaskani adayin gözaltina alinmis ve alinacagi önceden belli. Anlasilan o ki ne bir plan yapilmis bu durumda yapilacak olan icin ne bir hesap. Genel Baskan'dan klasik, "tivit" atma eglemi, esine ziyaret (Ramazan olmasa cay kahve ikrami da olurdu kim bilir), Mecliste "eylem" vs. Kimse kusura bakmasin ama, böyle "muhalefet" olmaz usta. Olmaz yani! Sirbistan a bak ve ögren!
Yanıtla (4) (1)Çakarlarla. Maybach'lerle geçecekler sıratı
Yanıtla (23) (1)Ülke olarak çok şey kaybederiz.
Yanıtla (8) (3)Olmadı böyle.
Sırbistan kadar olamadık. Adamlar 15 kişinin öldüğü çatı çökmesi kazası için her Cumartesi Belgrad meydanlarını dolduruyor.
Yanıtla (21) (3)Sn. Fehmi Koru. Türkiye bu yaşananlara müstahak değil cümlesi son derece masum ve kifayetsiz kalıyor. Durum korkunç. Durum vahim. Durum felaket. Bu 86 milyona meydan okuyuştur. Siz kimsiniz demektir.
Yanıtla (39) (3)Memlekette normal bir insanın kalması mümkün değil, 100 yıldır nasıl bir mekanizma varsa
Yanıtla (6) (3)Oynatmaya az kaldı, doktorum ner'de?
Bir acayip bekleyiş
Sanki dakikalar yok, yıllar geçiyor
Beynimin aynasında
Örümcekler bağlanmış hücrelerime
Kokladığım çiçekler çoktan ölmüşler
Beklenen kara tren gelmiyor artık
Aldatılmış duygular isyan ediyor
Gözümdeyse bir bakış tam tımarhanelik
Oynatmaya az kaldı, doktorum ner'de?
Bir güzel kız yüzünden çıldıracağım
Oynatmaya az kaldı, doktorum ner'de?
Yorum yapmaya gerek
Yanıtla (4) (1)Burası Türkiye
Bu bir darbedir ve geriye dönüşü yoktur. Bunlar bununla da kalmayacak önde gelen muhalifleri tek tek içeri alacaklar. Muhalefetin elini çabuk tutması gerekir, yoksa yıllar sürecek karanlık bir döneme giriyoruz.
Yanıtla (27) (2)Saltani kaybetmek korkusundan,herseyi göze almis..Türkiye,
Yanıtla (27) (2)Demokrasi umrunda degil,yeterki bu saltanat sürsün.
Türkiye bu zihniyete mahkum edilemez.Daha kapsayıcı bit yazı beklerdim
Yanıtla (13) (3)Fehmi bey daha da beterine müstehak bu millet.
Yanıtla (12) (2)Ortada bir Devlet yok, Saray var. Lutfen getcekci olalim, bu olanlar Rejim degisikligidir, darbelerden bin kat daha kotudur. Bir Feto vardi, adeta butun kotuluklerin merkezi gibiydi, simdi Boynuz Kulagi gecti, maalesef...
Yanıtla (35) (2)Yanılıyorsunuz
Yanıtla (1) (3)Fil züccaciye dükkanına girdi bir kere. Tutabilene aşkolsun.
Yanıtla (18) (0)HER CANLI İÇİN
Yanıtla (14) (1)HAK ,HUKUK , ADALET
Günün boma haberi Bilge devlet adamı Bahçeli. 'Türkiye bir hukuk devletidir' demiş. ister inanın, ister inanmayın.
Yanıtla (30) (1)Yok yok çok daha fazlasına müstahak, yüz milyonlarca Müslüman ölmeden de akıllanmazlar, bakın Avrupa iki dünya savaşında 69 milyon ölünce akıllandı
Yanıtla (11) (1)Türkiye bunu hak ediyor aslında. Taraflar değişiyor, benzer şeyler yaşanıyor. İnsanlar bireysel hayatlarında da benzer şeyleri yapıyorlar. Eğitimli kesimlerin de büyük kısmı dahil olmak üzere hak, adalet, bilim, nesnellik gibi kavramlara insanlar yabancı ve bence aslında bunları pek sevmiyorlar da. Türkiye iyi bir yer değil bu yüzden.
Yanıtla (11) (0)Yazarın tanımladığı yaş grubundayım daha 13 yaşımdayken chp nin 1977 de kazandığı istanbul seçimine göz yaşı dökmüştüm. Yine CHP ye oy vermem ama benim vermeyeceğim milletin hele yeni seçmenin vermeyeceği demek değil Böyle giderse Chp adayı kim olursa olsun elini kolunu sallaya sallaya tarihte görülmemiş bir oy miktarına ulaşabilir. Hizmetin ne olursa olsun siyaset son noktaya bakar seçmeni nankörlükle suçlayanlar çok olmuştur biri de sen olursun
Yanıtla (4) (5)Türkiye bu yaşananlara tam da müstehak nasılsak öyle yönetiliriz
Yanıtla (11) (1)27 Mayıs darbesinin lideri.. Korgeneral Cemal Madanoğlu anıların da anlatıyor. Kurmay Albay Alparslan Türkeş, sanki darbenin lideri gibi her şeye hakim olmak istiyor. Başbakan gibi konuşuyor, ülkeyi o yönetiyormuş görüntüsü veriyor. Atladım Cemal Paşaya durumu anlattım. Paşam Eğer bugün yarın tedbir almazsak, onlar Anamız ağlatacak. Karar aldık O gece Türkeş ve arkadaşlarıni derdest ettik, hepsini yurt dışına postaladık. Bizim anamız ağlayacağına Onlarınki ağlasın dedik. Tarih tekerrür ediyor.
Yanıtla (17) (0)İktidar bunları yapmaya belki gücü olabilir, ama bunları yaparak millete büyük bir travma yaşatıyorlar.. kendilerinden başka kimseyi düşünmeyen bir bencillik ve kibir abidesiler.. bu yaşattıkları travmanın hesabı mutlaka sorulacaktır
Yanıtla (11) (3)İslam coğrafyasında bu işlerin nasıl kotarıldığı hep merak konusuydu. Uygulamalı olarak İzliyoruz. Bakalım sonuç nasıl olacak. Seçim yapıyoruz 99 oy alıyoruza dönecek miyiz
Yanıtla (9) (0)Sahi fetö neydi.
Yanıtla (10) (1)Sıra hepimize gelecek..müstahak bize..
Yanıtla (9) (1)Hani vesayet odakları bitmişti. öyle deniyordu. 'Ankara'ya güven vermiyor' ne demek başka bir vesayet değil mi?
Yanıtla (12) (3)Ediyor ediyor bal gibi ediyor; önüne bakmadan yürürsen mutlaka düşersin . Düştüğünde de niye düştüm , beni kim itti, kim çelme attı demeyeceksin , çünkü önüne bakmadan yürüdün. Hayatta tesadüflere yer yoktur. Allah cc. Kullanasın diye kafanın içine beyin koymuş, beyninin içinede kullan diye akıl koymuş, aklını kullanmazsan suç kimin?.
Yanıtla (42) (1)"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" diyen avare halka tam da bu yakışıyor. kusura bakma Fehmi bey!
Yanıtla (10) (0)Belki de duyarsızlığımızla tam da bunu hak ediyoruz.
Yanıtla (60) (0)