Elimizde gündüz vakti fenerle inanan insan mı arasak…
Ramazan, Müslümanlar açısından ibadetten öte, aynı zamanda hayatımızla ilgili içsel bir muhasebe ve de empati yapmanın fırsat olarak sunulduğu bir aydır.
Elbette bütün aylar önemlidir ama Ramazan gibi gönlümüzü, ruhumuzu ve zihnimizi zenginleştirme fırsatı sunan aylar biraz daha önemlidir.
Acaba ilahi hitaba muhatap olan bireyler olarak kaçımız dinin mesajını doğru olarak anlayıp, bu çerçevede hayatımızı yeniden kontrol etme ihtiyacı hissediyoruz.
Mesela Müslüman olarak oruca inanıyoruz, acaba dinin yolsuzluğu, rüşveti ve yalanı yasakladığına da aynı şekilde inanıyor muyuz? Eğer inanıyorsak, toplumda bu yönde bir hassasiyetin görülmesi gerekir ama ne yazık ki böyle bir işaret ortalarda gözükmüyor.
Biliyoruz ki İslam bireyin özgürlüğünü esas almaktadır ama dindarlık hassasiyetine sahip olan insanlar olarak, fikir özgürlüğüne tahammülsüzlükte adeta birbirimizle yarış halindeyiz. Allah insanları iyiyi ve kötüyü seçme konusunda özgür bıraktığı halde, biz kendimizi tanrı yerine koyarak insanlara devletin sopasını gösterip hizaya sokmayı tercih ediyoruz…
Günde beş vakit alnını secdeye koyup, secdeden kalkar kalkmaz muhaliflerini engellemek için sofistike yalanlarla kumpas kuranların gerçekten Allah’a inandıklarına inanalım mı?
Kur’an en anlaşılır bir dille adaletli olmayı, kimseye zulmetmemeyi önerdiği halde, biz hiçbir hukuki gerekçe olmadan insanları canımızın istediği gibi hapse atıp hayatlarını karartmaktan çekinmiyoruz.
Maalesef bu ülkede öylesine hukuk faciaları yaşanıyor ki bu vicdan yaralayıcı tablo karşısında bir Müslüman olarak gündüz vakti sokaklara çıkıp “Allah’a ve Kuran’a inanan insanlar neredesiniz” diye haykırmak geliyor içimden… Malum ünlü filozof Diyojen, gündüz vakti elinde fenerle dolaşırken nedenini soranlara, "İnsan arıyorum" diye cevap vermişti.
Bütün bunlar bir karamsarlığın ifadesi değil elbette ama ülkede yaşananlar bazen insanın tahammül sınırlarını zorluyor. Mesela, Türkiye’nin bir hukuk ayıbı olarak tarihe geçen Osman Kavala davası karşısında susmayı da vicdanım kabul etmiyor. Kanaatim odur ki gerçek anlamda İslam’a inanan hiçbir birey de bir insanın hayatından sekiz yılının çalınmasına rıza göstermeyecektir.
Şu günlerde Gezi Parkı davasında müebbet hapis cezasına mahkûm edilen Osman Kavala’nın tutuklu ve hükümlü olarak cezaevinde geçirdiği yedi yıllık süre boyunca verdiği hukuk mücadelesini anlatan “Bir Dava Hikayesi: Osman Kavala’nın Yedi Yılı” adlı kitabı okuyorum.
Kitabın önsüzünü kaleme alan Kavala’nın eşi Prof. Ayşe Buğra, “Bir kanıt gösterilmediği gibi, somut bir suç tanımı da yapılmayan bu çok karmaşık yargı sürecinin bir noktasında, artık bize yalan söylemeye bile tenezzül etmiyorlar dedim ve işkence sözünü kullanmaya başladım” ifadelerini kullanıyor.
İnanıyorum ki kitabın ilk bölümündeki Kavala ve Gezi davasının geniş bir kronolojisini okuyan her normal insan “bu kadar da olmaz artık” deme ihtiyacı hissedecektir.
Hükümeti devirmeye teşebbüs, darbe teşebbüsüne destek, casusluk gibi ağır suçlamaların ortaya atıldığı yedi yıllık dönemde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen yapılanlar, bir suçlamadan vazgeçerken yeni bir suçlamanın icat edilmesi, tahliye kararı verilen suçlamalardan yeniden tutuklama kararları verilmesi, mahkeme heyetlerinin değiştirilip özel heyetler kurularak ağırlaştırılmış müebbet verilmesi… Adalete olan güven duygumuzu yerle bir eden bu olup bitenler, kelimenin tam anlamıyla adrese teslim bir hukuksuzluk hikayesi gibi sanki…
Şimdi, zihnimizi, ruhumuzu aydınlatmasını niyaz ettiğimiz bu rahmet ayında kendi vicdanımızda bir muhasebe yapalım. İnsanlara reva görülen böylesi bir adaletsizliğe tahammül etmek ruhumuza iyi gelir mi?
Osman Kavala’nın, 2 Kasım 2021 tarihinde, tutukluluğunun dördüncü yılında yaptığı basın açıklamasındaki sözleri de dikkatle okuyalım lütfen: “...Sadece cezaevinde olduğum için kendi hayatımı yaşama imkânımı kaybetmekle kalmadım, hedef gösterildiğim ve kamuoyunda hakkımda ‘karanlık’ ve ‘kötü’ bir insan izlenimi yaratılmaya çalışıldığı için, kendi gerçekliğim de tahrif edildi...”
Kim nasıl bir Allah’a inanıyor bilemem ama ben dindarlık hassasiyeti taşıyan birisi olarak, dindarlık iddiasındaki bir iktidarın gelecekte bu tür hukuksuzluklarla anılmasına gönlüm razı olmaz…















Adaleti olmayanın,kul hakkı yiyenin,ayrım yapanın,hakaret edenin ne Allah korkusu olur nede Allah sevgisi olur
Yanıtla (0) (0)"Dindar ve kindar" nesil değil miydi istenen?
Yanıtla (14) (1)O inanan güzel insanlar, o güzel güzel atlara binip gittiler. Geriyede kalan kaldı. Onlarla idare edeceksiniz.
Yanıtla (7) (0)Müsülmanlar ilkel topluluklar yada aşiretler gibi kendi içlerinden biri suç işlese onu koruyorlar sürü mantığı gereği. Daha fazlasını beklemek haksızlık olur.
Yanıtla (11) (1)Sucu varki icerde...bu kavala sevginiz nerden geliyo anlamadım yazar efendi..yahudi sorosun adami bu..ulkemizi karıştıran her türlü melanette parmağı var..bu ülkenin yargısına güvenin artık...
Yanıtla (1) (16)Kavala nın sesini duyanlar var. Oysa sesi duyulmayan binlerce insan var bu ülkede...Hayatlarından yıllar çalınmış.
Yanıtla (17) (0)İyi de adam hedef tahtasına konuldu, yattıkça yatıyor, saldılar mı? Canlarının çektiği oranda, istedikleri her suçlamayı yapma keyfiyetine sahipler, bol bol gönüllerince içerde çürütme gücü buluyorlar.
Yanıtla (7) (0)Korkuyla hareket ediyorsunuz ama Allah korkusu değil, koltuk kaybetme korkusu. İlk seçimde gideceksiniz. Ömrümde sola oy vermeyen benbile chp adayına oy vereceğim. Aklı öldürürsen Ahlak da ölür. Akıl ve ahlak öldüğünde millet bölünür. Kadı’yı satın aldığın gün Adalet ölür. Adaleti öldürdüğün gün devlet de ölür... Fatih Sultan Mehmed
Yanıtla (43) (0)sağ ne menem bir şeymiş yaşayarak gördük anladık. ya sol gücü ele geçirirse acaba ne olacak? bu ülkedeki genel demokrasi seviyesinden pek umutlu değilim.
Yanıtla (13) (2)Ben böyle bilmezdim bu bizim yurdu
Yanıtla (4) (0)Bambaşka bir hali varmış vesselam!
Vay anam vay,nelerini doyurdu
Bol kaymağı balı varmış vesselam
Başa geçen doğru dürüst olmadı
De ki bana şu geldi de çalmadı
Testisini doldurmayan kalmadı
Kurumayan gölü varmış vesselam!
Kimi geldi sunta ile götürdü
Kimi geldi çanta ile götürdü
Her biri bir avantayla götürdü
Gani para,pulu varmış vesselam
Benim aklım benim fikrim yetmedi
Bu memleket nasıl hala batmadı
Gelen yedi,giden yedi bitmedi
Sağ iktidar, her tür yolla gücü ele geçirmeye, elde tutmaya çalıştı, durum ortada, yüzyılın felaketi bir iktidar tamiri imkansız zararlar verdi, birer hayat borçlular bize. İnsanca, umutla, güvenle yaşama hakkımızı yok ettiler. Sol umarım başarılı olur, buna çok acil ihtiyacımız var, sosyal devleti ihya etmesine, parasız eğitim, sağlığa, hak hukuk adalete, üretime, umuda, yabancı doldurmaya dur demesine ihtiyacımız var.
Yanıtla (8) (0)Dİndarım diyene hakaret hakkımız yok.İnançsızım diyenede...
Yanıtla (4) (3)kozunuzu ve hesaplaşmanızı başka alan üzerinden yapınız.Bu iktidarla herkes dindar olmadığı gibi bu iktidar gitsede herkes doğru dindar ve inançsız olmayacak.
Yazarı hiç anlamamışsınız! Tekrar okuyun. Hemen coşmayın.
Yanıtla (2) (0)İnanılacak tek şey vardır, o da bilimdir.
Yanıtla (8) (0)Masallara inanan ülkelerin durumları ortadadır.
"İnanılacak tek şey vardır, o da bilimdir." Ne kadar absürd bir cümle. Bilim ve inanma bir arada kullanılmaz. Bilimi kutsamak kadar saçma bir şey olamaz. Dini reddedip yerine bilimi ikame etmek... bilim bir vasıtadır. Ve değişkenlik arz eder belli alanlarda. sözüm ona dini reddedenler put olarak yerine bilimi koyuyor.
Yanıtla (4) (10)Zamanında yumurtayken kuluckalik yaptığınız şey bugün güç yetmez ejderha oldu.
Yanıtla (44) (0)Ağzından ateşler salarak ortalıkta dehşet saçarken, dikkatini üstünüze çekmemek için fisiltiniza dikkat ediyorsunuz bugün.
ejderhanin "bana mı dedin?" Sorusuna yol açmayacak alanlarda ıslık çalmaya devam edin...
Ülkede favori cb adayına çekilen elenseyi gündeme almak için yürek yemiş olmak gerekiyor tabii
Herkes senin gibi yurt dışında yaşamıyor. Ağzını açanları tweet atanları, haber okuyanları gazetecileri, sanki pranga mahkumları gibi. Arkada ve önünde telsizli polisler, iki polis kollarında 3-5 gün nezaret ifade hastane dolaştırıp duruyorlar Her hafta karakola gideceksin imza atacaksın.Yurt dışı yasağı. Yurtdışı yasağı komik bir şey oldu.Herhalde bu ülkenin vatanseverlerini fetö'cülerle kıyaslıyorlar.Vatansever korkmaz ülkesini terk etmez. Korkanlar belli oluyor, yurt dışı yasağı koyanlar.
Yanıtla (25) (0)Vatanı sevmek gibi bir ortak noktaya sahip olunmadıkça,
Yanıtla (6) (0)Ece ünerin anlattığı hikayede olduğu gibi...
Bu hikayeyi hatırlayanlar bile...
Bir gün herkes fenerbahceli olacak
Nereden Nereyee.Bir zamanlar abdestsiz adım atmıyorlar salavatsız iş tutmuyorlardı. Yetimin gureba'nın hakkı var diye kamunun lojmanında oturmuyorlardı. Taamlarını yer sofrasında tahta kaşıkla yiyorlardı. Nereden Nereye.. Binlerce odalı yazlık kışlık saraylar, ambalajı açılmamış son model zırhlı araçlar. Hangarlarda onlarca uçaklar helikopterler, yap işlet soy yan cebime koy projeleri. Kanal İstanbul, Bunlar Avamın seçtiği oylarla bırakıp da gidilecek şeyler mi...
Yanıtla (14) (0)“Zamanında yumurtayken kuluckalik yaptığınız şey bugün güç yetmez ejderha oldu”. Çok doğru teşhis! İlk on yıl aldatmacaları ülkeyi bu hale getirdi.
Yanıtla (9) (0)Müslüman Dilinden ve Elinden Müslümanların Emin Olduğu Kişidir"
Yanıtla (2) (0)HADİSTE önce dilin zikredilmiş olması, yerme, sövme, gıybet, iftira, bühtan, şikâyet, çekiştirme vs. gibi dil aracılığıyla verilen zararların daha kolay, yaygın ve onulmaz olmasından dolayıdır. suizan,ve gıybet etmek gibi . Din kardeşlerini, insanları küçük görenler, âhirette büyük bir hüsrâna dûçâr olacaklardır. Efendimiz“İnsana günah olarak, Müslüman kardeşini küçük görmesi yeter.” buyurmuşlardır
Öyle fenerle ışıldakla ne gündüz vakti ne gece karanlığında “ inanan iman Ehl-i “ aramanıza gerek yok, yolda sokakta uçakta vapurda , her yerde gazetenizin personeli dahil her iki kişiden biri “inanan iman eden cennet ehlidir”, hatta bir +1 de var irdelerseniz bunun böyle olduğunu görürsünüz Mehmet bey. + 1 de siz dahilsiniz!.
Yanıtla (4) (0)norveç, isveç, danimarka gibi kuzey avrupa ülkelerindeki kişiler ile anket yapılıp müslüman olmamalarına rağmen nasıl temiz, dürüst, estetik, gösterişsiz ve yalansız bir yaşam tarzını kendi aralarında kurabildikleri araştırılmalıdır. altından büyük ihtimalle nitelikli eğitim ve utanma duygusu çıkacaktır.
Yanıtla (27) (0)Kemalizm ve Kemalistler bu yaşam tarzını ve bu insan tipini kurup olusturamadilar.islamcilar da onlara benzedi..
Yanıtla (2) (25)Hadi ordan kemalistler adam gibi yaşıyorlar çalmıyor çırpmıyor dört karı peşinden koşmuyor çocuklara sulanmıyor dini kullanarak milleti soymuyor huri sevkiyle namaz kılmıyor kolan Allah için kılıyor kendi pisliğinizi sürekli kemalistler diyerek yıkayamazsınız ne olduğunuz ortada
Yanıtla (18) (3)Okura: Ne ictiysen şöyle bakirkoydekiler de içip biraz rahatlasinlar.sen nerede yaşıyorsun.
Yanıtla (2) (1)'karar okuru' rumuzlu vatandaşa: Nitelikli eğitim için nitelikli öğretmen gerekir. O nitelikli öğretmeni kim, nasıl yetiştirecek? İthal mı edeceğiz? Müslüman olmadan önce iyi insan olabilmek var. İyi insan olmadıkça iyi müslüman olunmaz. O ülkelerin insanları iyi insanları örnek alarak iyi insan olmayı seçtiler. Peygamberler ve onların yanında, onlara yardım edenlerin büyük çoğunluğu iyi insanlar idiler. İyilik onların omuzlarında yükseldi.
Yanıtla (2) (2)Sayın Ocaktan,
Yanıtla (5) (0)Vicdani tavrınızdan dolayı sizi kutlarım.
Kendiniz için istediğiniz şeyi başkaları için de isteyiniz; kendinize yapılmasını istemediğiniz şeyi siz de başkasına yapmayınız".
Yanıtla (3) (0)“Müslüman, dilinden ve elinden (diğer) Müslümanların (emin ve) selâmette bulunduğu kimsedir. "
Çifte standartlıkla İslam bir arada yürümez!
Sayın yazar değil fenerle Projektörle bile arasanız bulamazsınız.
Yanıtla (13) (0)İslam içinde inanç kodları da barındırır kuşkusuz ama toplumsal bir yapı olduğu için aynı zamanda ideolojidir. sokağı düzenlemeye ve yönetmeye başladığında inanç kodları da görünmez hale gelir. eli sopalı ve somurtkan bir hal alır. toplumu dinin kalıbına sokar. 'İslam bireyin özgürlüğünü esas alır' tespitinize katılmak mümkün değil. bireye ne düşündüğünü sormaz ki. tam aksine itaat ister.
Yanıtla (2) (0)Müslüman lık imanla başlar,ıslah ile biter. Özünde Allah ve Resulü, merhamet, iyilik,güzellik ve adalet vardır.
Yanıtla (1) (2)Bizdeki malum kitlenin kalbinde Müslümanlık yok ki! Müslümanlık sadece kafalarının içinde.
Yanıtla (5) (0)Eskiden müslüman olduğunu söylemek zordu. Şimdilerde hakikati söylemek zor.
Yanıtla (3) (0)Gönlünüz razi olmasa da geçmiste, simdi ve gelecekte,, zulumkar, hakyiyen, keyfi zulmeden, montaj yapan,, ülkeyi yikima götüren bir iktidar diye anilacak..
Yanıtla (2) (0)Sn Ocaktan Karaman diye bir din alimi vardı sanırım. Bi sorarmısınız halkı birbirine düşürmek bir koltuğun sağlığı için caizmidir.
Yanıtla (6) (0)Sayın ocaktan kurtla kuzu kıssası ni biliyorsundur herhalde, biliyorsan rahat edersin bilmiyorsan kendini yorarsin.
Yanıtla (1) (0)acı ama maalesef gerçek
Zalimlerin milyonlarca insanı hükümleri altında tutmaları bir takım sözde erdemleri yüzünden değil,sadece ezilenlerin korkularındandır. Panait İSTRATİ
Yanıtla (1) (0)Sayın OCAKTAN,
Yanıtla (7) (7)Güzel fikirleriniz var. Yalnız bunların yerli yerinde olduğu tartışılabilir.
Daha önce de hatırlattığımı zannediyorum. Sizler, dinin insanları terbiye etme devrinin nerdeyse geçtiğini niçin fark etmiyorsunuz? Yoksa böyle yazmak kolay mı geliyor? Ziya Paşa der ki... Bir yerde ki yok nağmeni takdir edecek gûş/ Tazyi-i nefes eyleme, tebdil-i makâm et...
Demem o ki, içinde din kelimesi geçmeden yazmayı deneseniz. Yine siz daha bilirsiniz.
Saygılarımla.
Iyiki böyle yazıyorlar. Dine ve gununuz dindarlarina ışıkta tutuyorlar.
Yanıtla (0) (3)Ağzını açtığında ayeti, hadisi gözümüze dayayanların (sanki biz bilmiyor musuz gibi o ayet ve hadisleri) aslında ne mal olduklarını hatırlatıyorlar.
Bu arada 2. Ergenekon dönemine hoş geldiniz. 2007 2015 arasını yeniden aynı savcı fakat farklı bir gurupla yeniden yaşamaya başladık.
Cehennem korkusu veya Huri pazarlığıyla terbiye edilmeye çalışılan iradede ahlakın kırıntısı bile bulunmaz.Dinin öznel kendi ahlakı evrensel insan ahlakı ile sürekli çatışır.Bu nedenle ki kurumsal dinin olduğu Ortadoğu'da ahlak yokke ahlakın olduğu Japonya'da kurumsal bir din yoktur.
Yanıtla (4) (1)'Allah, "Ey Musa, Mısır'a git; orada firavun iyice azgın bir tağuta dönüştü; ama yine de ona yumusak sözlerle muamelede bulun" dedi' (Naziat-17, Taha-24,44).
Yanıtla (2) (0)Aynı Kur'an ,"Firavunların zulmü çoğaldıkça sonlarını cabuklastırdıklarını" da yaziyor. Gerçi "bize ne, Mısır'da 5000 yıl önce olmuş bitmiş hadiseler bunlar" deyip geçsek mi acaba?
Aklı öldürürsen Ahlak da ölür. Akıl ve ahlak öldüğünde millet bölünür. Kadı’yı satın aldığın gün Adalet ölür. Adaleti öldürdüğün gün devlet de ölür... Fatih Sultan Mehmed
Yanıtla (3) (0)"Ey İman edenler! İman Edin!" . Sayın yazar bunu hatırlatıyor. Allah'tan başka bir otoriteyi Rab edinmeyin O'ndan başkasının her dediğini doğru kabul etmeyin. O hariç, tüm her lideri sorgulayın. Sorgulamadığınız her kişi, Rabbiniz olmuştur. Bu; anneniz, babanız, atanız, lideriniz, patronunuz, nefsiniz olabilir. "Ey İman edenler! İman Edin!
Yanıtla (2) (0)"..dindarlık hassasiyeti taşıyan birisi olarak, dindarlık iddiasındaki bir iktidarın gelecekte bu tür hukuksuzluklarla anılmasına gönlüm razı olmaz…" O devir çoktan bitti malesef. Zamanında yapılmayan uyarılar, tepkiler bugün ve bundan sonraki gelecekte bize tabiiki iltifat, başarı, medeniyet zenginlik olarak dönmeyecek...
Yanıtla (2) (0)Sevgili yazar memlekette bir kavala mı zulme uğruyor. Binlerce insan iyi-güzel duygularla birileri güzel bir şeyler yapıyor diye destek olmaya (ahmaklıklarından diyebilirsiniz) çalıştı. sonra ortaya çıkan hadiselerden dolayı mağdur oldu. Pek çokları yanılmışız diye kurtuldu. Ama yine pek çoklarına bundan mahrum bırakıldı...
Yanıtla (0) (0)Teşbihte hata olmaz ya! Hanefi fıkhının kurucusu İmam-ı Azam Ebu Hanife'de Emevi Sultanlarının gazabına upramış ve hapishanede işkencelere maruz kalmış idi. Birileri, din alimi bile olmayan İbn-i Haldun'u çok seviyorlar. Zira ona göre devlet adamı gerektiğinde yalan söyleyebilir. Bizde de din adamı kılıklı bir zat rüşvete cevaz mı vermişti?
Yanıtla (24) (1)Ayetin açık hükmü gereği "onların dini onlara benim dinim bana"dir.Siz hala onların sizinle aynı dine inandığını mi saniyorsunuz? Yada sizde onlarin dinine mi tabisiniz. Hala gönül ortakligi tasiyabilmenizi aldatılmış olmanızın travması a bağlıyorum.İnsallah bu travmadan çıkar ve bir daha gönül ortakliginin kirilmasından ada onların insafsiik etmelerine sasirmaktan bahsetmezsiniz.Yazilariniz gönül dünyamızdaki yorgunluğa iyi geliyor. artık anlamaya çalışmak yerine gerçeği açık soylemek zamanıdır
Yanıtla (6) (0)Allah bu aziz ramazanda bunları nasıl bilirse öyle yapsın. bu kadar insanlara zulüm yapılmaz.bu ülkede İmamoğlu dışında da milyonlarca insana zulüm yapılıyor ve aç bırakılıyor
Yanıtla (25) (1)Ramazan ayı olması sanki pek umurlarındaydı. Gezi Parkı davası TV kanallarına da uzandı. Bu dava, birilerine, bir yerlere gözdağı verme boyutunu çoktan aştı. Prof. Ayşe Buğra´nın tam isabet söylediği gibi işkenceye dönüştü.
Yanıtla (18) (1)Osman Kavala’ nın suçlu/ suçsuz durumundan bağımsız olarak; Türkiye meydanları 10/ 12 gün 24 saat işgal edildi yaşadık gördük. Bu kalkışmanın öncülüğünü siyasi mezhepçi insanlar yaptı şahit olduk içindeydik…
Yanıtla (2) (27)Şimdi; ülke çapındaki bu kalkışma ve isyanı kimler organize etti?
- Amerika İsrail güdümlüler mi?
- Uzaylılar kainat güçleri mi?
- Şimdi iyice yaygınlaşan medyumlar cinler periler mi?
-…?
yapay zeka bize önemli bir ders veriyor şöyle ki: yapay zeka ile sohbet edebilirsiniz. yapay zeka bir konuda duyar kasabilir, espri yapabilir, derin bir şiir söyleyebilir. oysa bunlar hislerin taklididir. çünkü yapay zekada his yoktur. his olmaksızın bu hissi üretimleri yapar. işte bazı insanlar da (özellikle demagog tipler) aynen bu yapay zekanınki gibi bir yeteneğe sahipler. hissetmeksizin his gösterisi yaparlar. insanlık kadar eski bir fenomen.
Yanıtla (8) (0)Osman kavala gibi 10 binler hapishamelere atıldı. 10 binlerce çocuk anasız babasız bırakıldı. Kazım Güleçyüzün youtube deki halishane anılarını dinleyip de yuh olsun demeyen bence müslüman olamaz. Kavala, demirtaş ve diğerleri tıpkı 10 binler gibi… yazık müslüman kimliğine ve ülkeme …
Yanıtla (17) (1)Iddia ediyorum ki bu ülkedeki hiç bir KHK'linin davası Kavala'nin davasının temelsizliğinden farklı değil. Bunu ne zaman kabul ederseniz o zaman gerçek bir adalet savaşçısı olursunuz.
Yanıtla (7) (0)" Mesela Müslüman olarak oruca inanıyoruz, acaba dinin yolsuzluğu, rüşveti ve yalanı yasakladığına da aynı şekilde inanıyor muyuz? Eğer inanıyorsak, toplumda bu yönde bir hassasiyetin görülmesi gerekir ama ne yazık ki böyle bir işaret ortalarda gözükmüyor."
Yanıtla (11) (1)Ah güzel hocam Kur'an 23 senede tamamlandı biliyorum. Demek ki yalan rüşvet ve yolsuzluk gibi emirler henüz bizlerin kalplerine inmedi! Henüz islamın başındayız. Onlarla ilgili ayetler gelince bu işleri yapacak değiliz ya!
Din ile siyasetin birbirine girdiği hiç bir tarih, toplum, devlet ordu, kurum, kuruluş yoktur ki yozlaşmamış olsun !! Laikliği aşındırdıkça, durum çok daha korkunç hale gelecek.
Yanıtla (24) (0)biraz çevremden biliyorum. kavala, nispeten maruz kaldığı hukuksuzluğa en çok tepki gösterilenlerden biri. gösterildi de ne oldu, zulüm ortadan kalkmadı. bunun yanında ne sesi ne sedası duyulup, tabiri caiz ise kıyameti kopup giden onca insan da oldu. toplum genelinin dinsel inancına bağlamak, anladığım sizin tarzınız. bizde halk toplumsal konularda genel olara pasif durumdadır, hareketsiz, çekingendir. bence şimdiki hukuksuzluk ortamında temelsiz de sayılmaz.
Yanıtla (9) (0)Ben Müslümanım.
Yanıtla (0) (6)Müslümanım elhamdülillah.
Yanıtla (10) (1)28 şubat döneminde yapılan yanlışlıklara nasıl kalben buğz ettiysem, bugün de hukuksuzluklara kalben buğz ediyorum. Dile getirmeye yüreğim yetmediği için Allah katında mazur olduğumu sanıyorum.
Çağı geçmiş bugünün hiç bir sorununa çözümü olmayan sekuler dinin taraftarlarının anlattıklarından zerre farkı yok.bunlar burada hergun kendi dinleri dışındaki inançlara İslam'a partilere düşüncelere ve halka hakaretler edip asagiliyorlar.kotucul bunlar ve sadece cahil değil aynı zamanda ağır hastalar.bir gün de bunları yazın.yoksa sayın yazar siz bunları cennette mi zannediyorsunuz.
Yanıtla (3) (9)