Mali tatilde iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri de ertelenemez mi?

5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun uyarınca 2024 yılında 2 Temmuz ila 20 Temmuz arasında SGK’ya verilmesi gereken işe giriş bildirgelerinin, işten ayrılış bildirgelerinin ve işyeri bildirgelerinin 27 Temmuz’un Cumartesi gününe rastlaması nedeniyle 29 Temmuz Pazartesi gününe kadar (bu tarih dahil) verilmesi mümkün. Ayrıca işyeri defter, kayıt ve belgelerin ibrazı hususunda Kurumca yapılan tebligat üzerine 15 günlük ibraz edilme süresinin son günü mali tatile rastlıyorsa, söz konusu belgelerin de yine 29 Temmuz’a kadar ibraz edilmesi mümkün bulunmaktadır.

Buna karşın 30/6/2007 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanmış olan 5604 Sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanunun 2 nci Maddesinin Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’de iş kazası ve meslek hastalığı bildirimleri, mali tatil kapsamına girmeyen iş ve işlemler arasında sayılmıştır.

İş Kazası ve meslek hastalığı bildirimleri mali tatil kapsamına neden alınmaz diye bakıldığında, ilk akla gelen Tebliğin çıkartıldığı 2007 yılında sağlık hizmet sunucusuna başvuracak sigortalılar için vizite kağıdı düzenlenmesi zorunluluğundan kaynaklanmış olabileceği geliyor.

Ne var ki Tebliğin düzenlendiği tarihte sağlık hizmet sunucularına başvuracak sigortalılar için her ne kadar vizite kağıdı düzenlenmesi zorunlu olsa da mevcutta vizite kağıdı düzenleme uygulaması kaldırıldığı gibi sigortalılık bilgilerinin sağlık provizyon aktivasyon sistemi (SPAS) üzerinden görüntülenmesi ve provizyon alınması mümkün hale getirilmiştir. Kaldı ki iş kazası geçiren sigortalı kayıt dışı istihdam ediliyor olsa bile, iş kazasına bağlı her türlü sağlık hizmetleri iş kazası bildiriminin yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmaksızın Kurumca karşılanmakta, sonrasında işveren, sigortalı ve üçüncü kişilerin kusur oranlarına göre sağlık masraflarının ve geçici/sürekli iş göremezlik ödeneklerinin olayda kusuru bulunan kişilere rücu işlemleri yapılmaktadır. Ayrıca iş kazası soruşturmalarına, gerekirse işverence iş kazası bildiriminde bulunması beklenilmeksizin, iş kazasının hemen ardından başlanılması da mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan iş kazası geçiren sigortalıların sağlık hizmet sunucularına başvurmaları üzerine provizyon tipi iş kazası olarak sisteme girildiğinden Kurumun bu olaydan haberdar olmaması da söz konusu değildir. Hatta iş kazası bildirimlerinin kazanın olduğu tarihi izleyen 3. iş gününün sonuna kadar bildirilmesi mümkün iken, sağlık hizmet sunucularına yapılan başvurular üzerine iş kazalarının anlık olarak tespiti de mümkündür.

Meslek hastalıkları ise zaten SGK Sağlık Kurulunca belirlenip meslek hastalığı bildirimi yapılsın diye işverenlere bildirildiğinden, sigortalının yakalandığı hastalığın meslek olduğu hususu işverenlerden önce SGK tarafından bilinmektedir.

Haliyle gelinen noktada iş kazası ve meslek hastalığı bildirimlerinin mali tatil kapsamına alınmasına engel olacak bir husus bulunmasa da aradan geçen 17 yıllık süreye ve gerek mevzuatta gerekse elektronik ortamda yapılan değişikliklere rağmen 2007 yılında çıkartılan Tebliğ’de herhangi bir güncelleme veya değişikliğe gidilmediğinden, iş kazası ve meslek hastalığı bildirimlerinin mali tatil kapsamına alınmadığı değerlendirilmektedir.

Sonuçta, işyerinde meydana gelen burkulma, çarpma, düşme sonrasındaki ufak sıyrık gibi durumlar dahi iş kazası sayılıyor ve iş kazası bildirimi üç iş günü içinde yapılmadığı takdirde, 2024 yılı itibariyle işyerinin çalışan sayısına ve tehlike sınıfına göre 24.607 ila 73.821 TL arasında idari para cezası uygulanıyor.

Bu bakımdan zaten yoğun bir iş temposu içinde, aşırı bir stresle çalışmak zorunda kalan ve tatil için temmuz ayının ilk 20 günlük süresi uygun görülen meslek mensuplarının, en azından bu süre içerisinde nefes almalarını çok görmemek adına, iş kazası ve meslek hastalığı bildirimlerinin de mali tatil kapsamına giren iş ve işlemler kapsamına alınmasında yarar bulunmaktadır.

DEVAMSIZLIK NEDENİYLE FESİH

İş Kanunun 25/II-g bendi uyarınca işçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın;

  • Ardı ardına iki işgünü veya
  • Bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü yahut
  • Bir ayda üç işgünü

işine devam etmemesi işverene haklı fesih imkânı tanımaktadır.

Hastalık, aile yakınlarından birinin ölümü veya işçinin tanıklık veya bilirkişilik yapması gibi haller devamsızlığı haklı kılan nedenler olduğundan, bu gibi durumlarda işverenin derhal ve haklı nedenle fesih imkânı bulunmamaktadır.

Devamsızlık halinde:

  • Devamsızlık yapılan her gün için ayrı ayrı tutanak düzenlenmeli,
  • Devamsızlığın haklı bir mazerete dayanıp dayanmadığını bildirmesi için işçiye ihtar yazısı gönderilerek savunması istenmeli,
  • İşçinin yazılı ihtara rağmen işe devamsızlığını sürdürmesi veya devamsızlığı haklı kılan bir mazeret öne sürememesi halinde işçinin iş sözleşmesi yazılı olarak feshedilmeli,
  • İşçinin varsa ücret ve diğer alacakları (fazla çalışma, hafta tatili, bayram genel tatil, yıllık izin ücreti gibi) ödenmelidir.

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum