EYT sonrası gelinen nokta
EYT yasasının ardından 38 yaşındaki kadınlar ile 43 yaşındaki erkekler de dahil olmak üzere sayısı iki milyonu aşan vatandaşımız emekliler kervanına katıldı.
Katıldılar katılmasına da seçim öncesi muhalefet ve iktidarın siyasi kaygıları nedeniyle tabiri caizse “el ele vererek” çıkarttıkları EYT yasanın sonuçları 1,5 yıllık süreç sonunda emeklilere ödenen aylıklarla, memurlara verilip memur emeklilerine verilmeyen seyyanen zamlarla birlikte daha iyi anlaşılıyordur sanırım. Hani bu sonucu görmek için 1,5 yıl beklemeye gerek var mıydı derseniz, EYT yasası çıkartılmadan önce yoldan geçen bir kişiye bile sorsanız, o bile anlatırdı size bu yaşanacakları.
Yaşı 40’ın üzerinde olanlar SSK hastaneleri önündeki kuyrukları, sağlık karnesi alabilmek için gece yarısı SSK önünde sıraya giren vatandaşları iyi hatırlarlar. Rahmetli Savaş AY’ın canlı yayınla ekrana getirdiği bu görüntülere sebep olanlar vicdanlarda yargılanmaya devam ediyor, edecek de.
O açıdan sosyal güvenlikte aksayan taraflara derhal edilmeli, ayrıca sosyal güvenliğin hassas noktaları siyasi kaygılara malzeme konusu edilmemelidir.
***
Her neyse, olan oldu ve EYT yasası çıkartıldı.
38-43 yaşından sonra emekli olan bu vatandaşların şimdilerde emekli maaşlarını alıp yan gelip yatmadıklarını, emekli olduktan sonra da çalışmaya devam ettiklerini hepimiz görüyoruz. Bu çalışmaların siz deyin 10 yıl, ben deyim 20 yıl boyunca, hatta emekli aylıkları asgari geçim şartlarını sağlayacak seviyeye yükseltilmediği taktirde sağlıkları el verdiği sürece devam edeceği de ortadadır.
Emekli aylığıyla geçinmenin hiç de kolay olmadığı dikkate alındığında, bu vatandaşların çalışmaya devam etmelerini yadırgamak elbette ki doğru olmayacaktır.
Esasen EYT yasası sonrası şimdilerde yaşanan sorun, emekli aylıklarının artırılması noktasındaki kaynak arayışında ve bu vatandaşların çalışmalarından ziyade kayıt dışı çalışmalarında yaşanıyor.
EYT yasası sonrası çalışmaya devam eden emekli vatandaşların birçoğunun sigorta girişi bile yapılmazken, kalan kısmının da nereden baksanız yarısı asgari ücret üzerinden bildiriliyor.
Hatta asgari ücret üzerinden bildirimi yapılan emekli çalışanlar arasında emeklilik öncesinde asgari ücretin 7,5 katı üzerinden bildirilenler dahi var.
Emeklilik sonrası işçinin daha düşük ücretle çalışması elbette ki mümkün.
İyi de emeklilik öncesi brüt 150.000 TL ücret karşılığı çalışan hangi işçi emeklilik sonrası 20.000 TL brüt ücretle çalışmaya razı olur sizce?
Kaldı ki EYT yasası sonrası emekliye ayrılan 38-55 yaş arasındaki işçilerin birçoğunun alanında uzman ve deneyim sahibi olan kişiler olduğu dikkate alındığında, bu kişilerin asgari ücret karşılığı çalışmalarını beklemek hayalci bir yaklaşım olmaktan öte gitmeyecektir.
***
Emekli olduktan sonra sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmanın, emekli çalışana hiçbir faydasının olmadığını daha önce de anlattım.
Altını çizerek tekrar anlatayım, sosyal güvenlik destek primine tabi çalışan işçi ücretinden % 7,5 oranında prim kesilmesine rağmen kesilen primin emekli çalışana herhangi bir katkısının bulunmaması nedeniyle emekli çalışanların bir çoğu kayıt dışı çalışmayı tercih ediyor veya işverenin kayıt dışı çalıştırmasına sessiz kalıyor.
Hatta Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümü nedeniyle emeklilere verilen 5.000 TL tutarındaki ikramiye çalışan emeklilere verilmezken, Allahtan ki geri adım atılarak çalışan emeklilere de bu ikramiye ödendi. Bu süreç içinde dahi kayıtlı çalışan emeklilerden kayıt dışına geçenler oldu.
Şu kadarını söyleyeyim, kayıt dışı çalışan emeklilerin, 3.500 civarındaki denetim elemanınca tespit edilemeyeceği ortadayken, eğer ki emekli çalışanın kayıt dışı çalıştırıldığı yönünde şikâyette bulunacağını bekliyorsanız, daha çok beklersiniz.
Olmaz ya hadi diyelim ki oldu ve emekli çalışan işten ayrıldıktan sonra sigortasız çalıştırıldığı için şikâyette bulundu. Sigortasız çalıştırılan işçi için işyeri kayıtlarında ne bulacaksınız da sigortasız çalıştırılan emekli için geriye yönelik prim alacaksınız?
EYT yasası sonrası emekli çalışan sayısı katlanarak arttı.
Bu anlamda, emekli çalışanların sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmalarını özendirecek düzenlemelere ihtiyaç olduğu aşikardır. Aksi halde mevcut uygulama, emekli çalışanları kayıt dışı çalışmaya yönlendirdiği gibi bu durum işverenlerin yeni mezun gençlere göre emekli çalışanları tercih etmesine, haliyle genç işsizler yönünden de haksız bir rekabet ortamının doğmasına neden oluyor.
Emekli çalışanın ücretinden kesilen % 7,5 oranındaki primin 2 puanlık kısmının bir sonraki aydaki emekli aylığına ek ödeme şeklinde yansıtılması veya işten ayrılmasını müteakip emekli aylığının yeniden güncellenmesi ya da işten ayrılmasını müteakip ödenen primlerin bir kısmının toptan ödeme şeklinde sigortalıya iadesi gibi yöntemler düşünebilir mesela.
Emin olun gelişen yazılım teknolojisiyle bunları yapmak hiç de zor değil.
Olmadı farklı bir yöntem de bulunabilirsiniz elbette.
En kötüsü ise EYT yasası sonrası sayısı katlanarak artan emekli çalışan sayısına rağmen hiçbir düzenleme yapmayıp, her şey süt limanmış gibi mevcut düzenlemelerle yola devam ederek kayıt dışı çalışmalarına sessiz kalmak olacaktır.