Okan Buruk + Icardi
Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, “Beşiktaş derbisinden daha zor bir maç olacak” demişti ancak maç sürpriz bir şekilde ilk yarıda koptu. İstatistiklere göre dengede bir ilk yarıydı, hatta topu kullanan takım Başakşehir’di ama soyunma odasına 3-0 önde giren takım Galatasaray oldu. Bunun en büyük sebebi, Okan Buruk’un avucunun içi gibi bildiği rakibin analizini çok iyi yapmasıydı. Sarı-Kırmızılı takım, pas oyunu oynayan ve oyunu geriden başlatan Başakşehir’in savunmasının üzerinde baskı kurarak bu sisteme çomak soktu. İlk iki gol Başakşehir’in savunması ile orta sahasının arasına giren Galatasaray forvetinin pas trafiğini bozması ile geldi.
Rakip hataya zorlandı ve kapılan toplar golle sonuçlandı. İlkinde Kerem, ikincisinde de penaltıdan Icardi tabelayı değiştirdi. Ligin gol atılması en zor takımlarından olan Başakşehir bu şokun üzerine bir de kendi kalesine gol atarak teslim bayrağını çekti.
Maçın ikinci yarısındaki dördüncü gol de rakip savunmaya yapılan baskı ve kapılan toptan geldi. Bu golde Kerem- Icardi paslaşması ve Icardi’nin kendi vurma şansı varken Kerem’in koşu alışkanlığını tahmin edip görmeden gerisine pas çıkararak golü attırması dikkat çekiciydi.
Emre Belözoğlu ikinci yarıya hamlelerle başlayıp mucizeyi zorlamayı denedi ama Galatasaray maçın kontrolünü bırakmadı.
Kanatlarda; Kerem ve Rashica rakibe nefes aldırmadı. Orta göbekte Mertens derbideki performansının uzağındaydı ancak Oliveira- Torreira ikilisi etkili oyunlarıyla merkezi tuttu. Icardi de savunmayı hücumdan başlatarak takım oyununa katkı sağladı. Buna, maçta yıldızlaşan Icardi’nin lider olarak öne çıkıp 3. bölgedeki pas trafiğinin kalitesini yükseltmesi eklenince goller geldikçe geldi. Kerem’e üçleme yaptıran asist de ondaydı.
Sarı-Kırmızılı savunmada Nelsson- Abdülkerim uyumu, Başakşehir forvetlerine geçit vermezken bekler için en kolay denebilecek maçlardan biri yaşandı, Başakşehir kanatlardan çok da etkili gelemedi. Nelsson ve Abdülkerim ileri çıkışları ile de tehlike yarattılar. Bir topu direkten dönen, bir de gol atan Abdülkerim hücum zenginliği yaratmayı başardı.
Sonuç olarak Galatasaray, kendisinin bile tahmin edemeyeceği bir skoru, hayal bile edemeyeceği kolaylıkta aldı.
Kadrosunu son dakikada kuran, takım olma süreci biraz yavaş gelişen Galatasaray’da taşlar yavaş yavaş yerine oturdu. Peş peşe gelen galibiyetler, özellikle direkt rakipler olan Beşiktaş ve Başakşehir’den alınan üçer puan Galatasaray’ın ve Okan Buruk’un önünü açtı. Şimdi 45 günlük Dünya Kupası arası başladı. 25 Aralık’ta ligimize geri döndüğümüzde pandemideki gibi başka bir sezona başlamış gibi olacağız. Bakalım “yeni sezona” kim daha hazır girecek?