Fenerbahçe için bu sene kahır senesi. Geçen yıl çok eleştirilen kadro büyük maç kaybetmiyor, zirve yarışının içinde kalabiliyordu. Bu sene Galatasaray ve Beşiktaş derbilerindeki geri dönüşler dışında tat tuz vermeyen bir kimliğe büründü. Sanırım en kötüsü de bu. Kaybetmek değil, yenilgiyi kabul etmek, sıradanlaşmak...
Fenerbahçe aslında maça etkili başlamıştı. Dinamik futbolu ile topu ve maçı kontrol etmişti ilk çeyrekte. Ama ligin en yaşlı takımlarından biri olan Başakşehir, futbolcularının geçmiş kariyerleri ile de tecrübe timsaliydi. Fenerbahçe’nin gol pozisyonu üretemeyen göreceli baskısını, baskın bir golle sona erdirdi. İrfan Can’ın nefis hareketler sonrası yaptığı ortada Robinho’nun Serdar Aziz’e rağmen vurduğu şut, Fenerbahçe’nin ateşini bir anda söndürdü. Başakşehir ilk yarının sonuna kadar oyun temposunu ayarlayan takımdı. Belki etkili oynamadı, gol pozisyonları açısından zenginlik ortaya koyamadı ama Fenerbahçe’nin oyun iştahını kesti.
İkinci yarıya başlarken geri dönüş ustası haline gelen Ersun Yanal’ın hamlesi bekleniyordu. Yanal, Mehmet Ekici’yi sahaya sürdü ve Fenerbahçe geri döndü! Sarı-Lacivertliler Ekici ile birlikte topu kontrol etmeye başladı ve özellikle sağdan gelişen ataklarla Başakşehir’i zorladı. Lider, yavaş yavaş artan Fenerbahçe baskısını karşılama konusunda yetersiz kaldı. 1-0’ın üstüne yatma riskini göze alarak oyunu kendi yarı alanında kabul etmeye başladı. Bu da savunmanın kalabalıklaşmasına ve Fenerbahçe depar oyuncularının koşu yollarının kapanmasına yol açtı. İş, teknik oyunculara kalmıştı ama bu isimler de Fenerbahçe’de fazlaca yoktu. O nedenle maç kilitlendi.
Fenerbahçe’ye aradığı golü ise Başakşehir savunmasının hatası getirdi. Soldado, Attamah-Mert anlaşmazlığını kullanıp Fenerbahçe’yi çok önemli bir puanın eşiğine getirdi. Gerçi Zajc gününde olsa üç puan bile işten değildi.
Ancak son sözü söyleyen Başakşehir oldu. Abdullah Avcı’nın topu ileride tutması için yaptığı Arda-Napoliani hamlesi tuttu ve Fenerbahçe’yi yıkan gol Napoleoni’den geldi.
Sonuç olarak; Fenerbahçe kendisi için çok önemli bir maçı kaybederken, Başakşehir çok da iyi olmadığı bir karşılaşmayı kazanarak şampiyonluk koşusunu sürdürdü.
