Geri dönüşlerin takımı
Evde oturup Galatasaray’dan teklif bekleyen Bülent Korkmaz ile uçak biletini yardımcı antrenör olarak alıp İstanbul’a hoca olarak inen Torrent’in maçıydı bir açıdan da. Torrent kenarda sakin bir şekilde oyunu izlerken Bülent Korkmaz bir saniye bile durmadan sahadaki oyunculara direktif veriyor, kenara oyuncuların biri gelip biri gidiyordu. İmkanı olsa, biraz daha genç olsa kendi bile girecekti sahaya. Torrent’in maçın başında fırtına gibi başlayan Galatasaray’ını durduran Gedson’un serbest atış golü ve hemen ardından da Bülent Korkmaz’ın enerjik kenar yönetimi oldu.
Conte demiş ya, “Eşini seçerken hata yapabilirsin ama takım kurarken kalecini ve golcünü seçerken hata yapmamalısın” diye, galiba Galatasaray hem hoca seçerken, hem golcü alırken, hem kaleci kiralarken hata yaptı. Golcü atamıyor, kaleci tutamıyor. Galatasaray’a iyi bir başlangıç yapan Pena’nın hataları peşpeşe gelmeye başladı. Dün Gedson mu attı, Pena mı yedi, net değildi. Mostafa ise hala makus talihini yırtıp sahneye kendini bir türlü atamadı. Bal yapmayan arı misali boş yere enerji harcayan Galatasaray’a eşitliği getiren ve devreye 1-1 sokan Van Aanholt oldu.
İkinci yarı, kaldığı yerden başladı. Galatasaray’ın Rizespor savunma anlayışını açacak ne bir farklı planı, ne de topu filelerle buluşturacak bir çilingiri vardı. Rizespor kontratak futbolu tercih ediyor, az adamla geliyordu. Bulduğu ikinci gol de Boyd’un uzaktan attığı şutla geldi. İstekli ama beceriden yoksun Galatasaray takımı, bu golle iyice demoralize oldu. Torrent, Mostafa- Gomis ve Emre Kılınç- Babel değişikliği ile oyuna müdahale etti. İki tecrübeli ismin girmesi Galatasaray’ı tekrar harekete geçirdi. Nitekim Gomis’in gayreti ile kazanılan penaltı Sarı-Kırmızılı takıma dönüş için müthiş bir kapı açtı ama Gomis bu kez fırsatı gole çeviremedi. Rizespor geriye çok yaslanmıştı ve topu 3. bölgeye taşıyamıyor, burada tutamıyordu. Kerem’e yapılan faulle kazanılan ikinci penaltıyı bu kez Babel kullandı skora eşitliği getirdi.
Galatasaray, Gomis- Babel ikilisinin ateşlemesi ile vites yükseltti, Marcao ve Kerem’le üçüncü golü zorladı ama ilk penaltıyı kurtaran Tarık kalesinde devleşiyordu. Torrent kulübedeki bir diğer deneyimli ismi, Feghouli’yi Cicaldau’nun yerine aldı. Bülent Korkmaz gibi her an sahanın içinde değildi ama oyunu iyi okuyup doğru hamleler yapıyordu, üstelik artık zamanlama hatası da yapmıyordu. Feghouli’nin nefis ara pasında Van Annholt, gizli golcü olarak ağları bir kez daha havalandırdı. Feghouli’nin Gomis’e attırdığı gol de Galatasaray’ın çilingirinin o olduğunun kanıtıydı. Sonuç olarak Galatasaray gençlerle başlayıp rakibi yorduğu bir maçı daha son bölümde sahaya alınan tecrübeli isimlerin imzaları ile geriden gelip kazandı. Rizespor ise ateş hattında kaldı. Kulübedeki Bülent Korkmaz’a ve sahadaki Gedson’a rağmen bu sene işi hiç kolay olmayacak.