Süper Lig’in merak edilen iki takımının maçıydı. Uzun yıllar sonra Süper Lig’e dönen Adana Demirspor, yıldızlar topluluğuna dönüşmüştü. Transferin şampiyonu, bu görkemli kadrosuyla fark yaratacağını maç başladığında gösterdi. Balotellli, Fenerbahçe kalesini zorlayan şutları, savunmayı yıpratan enerjisi ile sahalarımıza düşen bir yıldız gibiydi. Arkasındaki Akintola, Belhanda, Castro’dan yeterli pas alabilse oyundan çıkmadan gol de atabilirdi. Ama Balotelli ve Demirspor ligin rengi olacağını gösterdi. Adana ekibi dikine, hızlı futbolu ile görsel bir şölen sergiledi. Yeni kurulan takım oturdukça bu skora da yansıyacaktır.

Fenerbahçe için bilinmezlik ise üçlü savunmanın bu kadar agresif bir takım karşısında ne yapacağıydı. Sarı-Lacivertliler, orta sahasının da diriliği ile baskıyı göğüsledi. Buna karşın hızlı ve çok adamlı ataklarla Demirspor savunmasını şaşırttı. Nitekim maçın ikinci yarısında iki pasla başlayan hızlı atakta İrfan Can’ın pasında Mesut’la golü de buldu. Osayi’nin ve Ferdi’nin etkili olamaması, kanatların zayıf kalması Fenerbahçe’nin Demirspor’un baskısını azaltması noktasında sıkıntıya soktu. Buna Samatta’nın formsuzluğu da eklenince Mesut- İrfan ikilisi yalnız kaldı. Pereira, Samatta- Serdar Dursun ile topu ileride tutmayı planladı. Portekizli futbolcu savunmayı güçlendirmek için de Serdar Aziz’i oyuna atıp Tisserand’ı ön savunmacı olarak kullandı.

Pereira’nın iki düşüncesinin biri tuttu. Savunmadaki tedbirleri Demirspor baskısını savuşturdu. Buna karşın forvete yönelik hamleleri Fenerbahçe’yi gol noktasında zenginlik sağlayamadı.

Sonuç olarak ilk haftaya göre yüksek tempolu, keyifli bir maç izledik. Adana Demirspor yeni bir takım olmanın sıkıntılarını yaşadı. Fenerbahçe ise İrfan- Mesut ikilisi ile sonuca gitmeyi bildi. En büyük kazancı ise üç puan kadar, üçlü savunmasının ve savunma anlayışının sınıfı geçmesiydi.