Berkan’ın misyonu
Galatasaray’ın durumunu tam olarak ortaya koyan bir maçtı. İleride müthiş, ancak geride de bir o kadar ağır aksak bir Galatasaray.
Molde maçın belli bölümlerinde, özellikle ilk 20 dakikada Galatasaray kalesine öyle bir yüklendi ki, tur ilk maçta gidebilirdi! Muslera iki gol yemesine rağmen kalesinde sağlam durdu, Abdülkerim müthiş oynadı ve verilen yarım düzineden fazla net gol pozisyonu savuşturuldu.
Galatasaray’ın ilk 20 dakikada yediği büyük baskının iki sebebi vardı. Birincisi; rakip 3-5-2 oynayarak, Torreira’dan yoksunken güçten düşen Galatasaray orta alanına hakimiyet sağlamıştı. Berkan’ın hayattaki misyonu, Torreira’nın ne kadar önemli olduğunun altını çizmek sanki. O sahadayken Torreira oynamadan büyüyor! Enerjisi dışında ilk 11’de oynayacak özel bir yeteneği yok. Okan Buruk’un gelişim göstermeyen bu isimdeki ısrarı pek anlaşılır gibi değil.
İkinci sebep ise Boey’in kanadının otobana dönmesi. Bunun da nedeni önündeki Yunus’un savunmada hemen hemen hiç olmamasıydı. Okan Buruk risk alarak Yunus’u ilk 11’e atmıştı ve ilk 20 dakika bu kararın çok kötü bir tercih olduğunu düşündürdü. Ancak aynı Yunus daha sonra sahne alıp İcardi’ye adrese teslim öyle bir top indirdi ki yeteneğine hayran kalmamak mümkün değildi. Sayılmayan golündeki ustalık da bunu perçinledi. Ancak Galatasaray’ın sadece top ayağındayken etkili olan bir futbolcuya ne kadar ihtiyacı olur, işte orası tartışmalı.
Galatasaray dün gece iki gol yerken yarım düzine de gol pozisyonu verdi. Klasik bir Kuzey takımı karşısında bile eleğe dönen bu savunma ile Şampiyonlar Ligi’ndeki üst seviye rakipler karşısında mücadele etmek kolay olmayacak.
Galatasaray’a hücum hattının zenginliği ve gücü her zaman yetmeyebilir. Atan ve attıran süper yıldızı İcardi bu maçı da Galatasaray’ın hanesine yazdı ama Okan Buruk’un aksayan bölgelere çözüm bulması gerektiğinin mesajı da Molde tarafından hocaya net bir şekilde verildi.
Sonuç olarak Galatasaray kaybedebileceği bir maçı kazanarak gruplar öncesi çoook önemli bir galibiyet aldı.