Aslan serbest düşüşte
Galatasaray açısından kolay değildi. Gerçi Avrupa’da sınıfta kalan Türk futbolunun geneliydi ama ağır fatura Aslan’a çıkmıştı. Gruptan çıkmak mucize gibi bir şeydi fakat UEFA Avrupa Ligi’nde yoluna devam edememek, kabul etmek gerekir ki bir başarısızlıktı.
Galatasaray yine, kendisini koşulsuz seven seyircisinin desteğine sahipti ama bir kırgınlık da yok değildi. Falcao uzun bir aradan sonra ilk 11’deydi. Yine sakatlıktan dönen Babel de kadrodaydı. Fatih Terim bu ikiliyi çift santrfor oynatıp sonuca gitmeyi planlamıştı. 4-2-3-2 denebilecek oyun planında beklere büyük iş düşüyordu. Mariano ilk yarı boyunca belki 10 kez bindirme yaptı, ortaları ile Ankaragücü savunma hattını zorladı. Buna karşın Nagatomo sürati nedeniyle ataklarda savunmanın emniyet sübabı olarak pek çıkarılmadı, soldaki yükü Ömer Bayram sırtladı. İlk 45 dakikada Galatasaray’ın görece baskısı vardı, bu baskı zayıf bir takım olan Ankaragücü’nün dengesini bozmaya yetti ama Falcao’nun henüz form tutamaması Aslan’ın golle buluşmasını engelledi.
Sarı- Kırmızılı takım arzuladığı gole ikinci yarının başında ulaştı. Ömer Bayram’ın sağdan ortasında Feghouli’nin kafa vuruşu tabelayı değiştirdi. Başkent ekibi golden sonra biraz cesaretlenip çoklu adamla hücuma çıktı ama bu ataklar sonuç getirmekten uzaktı. Bu sezon hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi’nde pozisyon verme rekorlara kıran Galatasaray savunması bu dönemin belki de en rahat maçını çıkardı, ta ki 80. dakikaya kadar.
Galatasaray dün de düşük bir tempoda oynadı, kendisini zorlayabilecek bir rakip olmadığı için de kazanmaya yakındı, 2-0’ı buldu, rakip 10 kişiydi ama galibiyeti koruyamadı. Maçta Galatasaray adına tek kazanç Taylan Antalyalı’ydı. Girer girmez nefis bir pasla Babel’i pozisyona soktu, ardından da Belhanda’nın golle sonuçlandırdığı penaltıyı kazandı.
Maçın 64. dakikasında ise Galatasaray’ın bu sezonunu özetleyen ilginç bir an yaşandı. Lemina’nın sakatlanması üzerine ısınan futbolculardan Selçuk İnan kenara çağırıldı. Selçuk’un oyuna gireceğini anlayan tribünlerden ıslık sesleri yükseldi. Selçuk oyuna girerken destek de vardı ıslık da. Bu, Fatih Terim’in tercihlerinin de artık sorgulandığının göstergesiydi.
Sonuç olarak Galatasaray bir maçı daha son 10 dakikadaki sert düşüşü ile kaybetti.
Ankaragücü için ise umutlu konuşmak pek mümkün değil. İlhan Parlak’ın eski parlak günlerini hatırlatan son çeyrekteki futbolu her zaman yetmeyebilir. Ligde kalmak istiyorlarsa daha fazlasını yapmaları gerekir.