Modern insanın açmazı büyük. Çünkü modern dünya akıl almaz rasyonel bir şekilde kurgulanmıştır ve sizin sonraki hamleniz o kurgunun içinde hesap edilmiş bir şekilde durmaktadır. Yani sistem içinde ezildiklerini, horlandıklarını düşünen insanlar bu sistem içinde kaldıkları müddetçe sistemi düzeltmek adına hiçbir şey yapamazlar. Çünkü modern kurgu buna müsaade etmez.
Modernizmin çizdiği daire içinde sizin rolünüz “mış” gibi yapmaktan ibarettir. Özgürmüş gibi, eşitmiş gibi, sağlıklıymış gibi, doymuş gibi, iyiymiş gibi hissetmenizi sağlar modernizm sizin…
Modern insan en büyük halüsinasyonu gören insandır.
Moda sektöründen medyasına, politik söyleminden edebiyatına kadar her şeyin tek tip hale geldiği bir dünyadan bahsediyoruz.
Herkesin birbirine benzemek için yarıştığı bir dünya bu.
Bakın şöyle bir; sinemacısından ses sanatçısına, edebiyatçısından siyasetçisine, mimarından bürokratına…
“Dünya vatandaşı” olma yarışına giren insanlara bakın…
Herkes aşağı yukarı aynı şeyleri düşünüyor… Adeta “rasyonalitenin büyüsü” altındalar. Aynı tarz apartmanlarda, aynı tarz villalarda yaşamak istiyorlar, aynı marka elbise giymek istiyorlar. Farklı düşünmek, farklı davranmak gibi bir yola yönelmek adeta çılgınlık gibi geliyor onlara. “Global dünya”nın sunduğu ve öğrettiği şeylerin dışında bir cümle sarf eden şizofren muamelesi görüyor; dışlanıyor. Farklı düşünmenin, farklı davranmanın bedeli ödetiliyor.
Şimdi içimizden birisi çıkıp şunları söylese: “Ben bu oyunu oynamayacağım, sizin ‘rasyonel dünyanıza’ hapsolmayacağım, yüreğim ve adalet ne diyorsa onu yapacağım. Sizin muhafazakâr, liberal, demokrat, modern dünya görüşleriniz dışında ‘tıpkı doğduğu gibi masum’ bir insanoğlu tipi de var, olmalı.”
Bu isyan karşısında muhafazakârı, liberali, modernisti kendi kurdukları dünyalarından nasıl bir tepki verirler? Bu yalın çağrıya bir cevapları olur mu?
Aslında rasyonel dünyanın oyuncuları tek tiptir. Fark etmiyor hangi dünya görüşene mensup oldukları, kim oldukları? Modern dünyanın kurgusu içinde mutlu ve mesut bir şekilde yaşamaktan başka bir dertleri yok çünkü!
