Kaygılarını kendine saklayan ebeveynlerin çocukları LGS’yi kazanacak
Bir milyon sekiz yüz bin öğrencinin mezun olacağı 8. sınıflar cumartesi günü LGS’ye giriyor. LGS’ye girmek zorunlu değil.
LGS’ye girmeyen veya LGS’ye girip herhangi bir proje okulu kazanmayan ve yüzde doksana yakın öğrenci adrese dayalı evlerine yakın bir okula MEB tarafından yerleştirilecek.
LGS bir sıralama sınavı. Sınava girip sınavda yüzde on diliminde yer alan öğrenciler merkezi sınavla öğrenci alan Okulları kazanma hakkı elde etmiş oluyor.
Merkezi sınavla öğrenci alan okulların kontenjanı bu yıl yüzde elli arttırıldı. Yaklaşık 213 bin öğrenci LGS’den aldığı bir puanla okula yerleşiyor. Bu sayıya LGS ile öğrenci alan özel okullar dahil değil. Özellikle azınlık okulları diye anlandırdığımız yabancı özel okullar da sadece LGS başarısı ile öğrenci alıyor.
Sınav yapılacak salon sayısı geçen yıla göre 5 kat arttırıldı. Hijyen ortamına uygun salonlarda genç dimağlar sınava girmiş olacak.
LGS soruları nasıl olacak. Soruların zorluk ve kolaylığına derecesini Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk Bey “Sadece belli güçlük derecesi dikkate alınarak hazırlanan sorular” olarak tanımladı.
Bu cümleden soruların niteliğinin nasıl olacağına dair bir çıkarımda bulunabiliriz. Her dersin belirleyici soruları olacak. Her dersten öğrencinin yapmakta zorlanacağı ve öğrencinin sıralamasını etkileyecek olan belli belirleyici sorular olacak. Sonucu ve sıralamayı da bu sorular belirleyecek. MEB eylülden beri her ay yayınladığı sorularda Ziya Bey’in sözüne paralel hazırlanmıştı. LGS soruları MEB’in aylık yayınladığı sorular ayarında, sorulara denk bir zorlukta olacak dersek sanırım yanılmamış oluruz.
Gelelim saadete. Sınavın akademik çalışması bitti sayılır. Üç aşağı beş yukarı her ebeveyn çocuğunun bugüne kadar gösterdiği çalışma ritmine bağlı olarak seviyesinin ne olduğunu görmüş oldu. Bunun diğer adı her ebeveyn çocuğunun hangi okulları kazanacağına dair bir veriye sahip. Belkiler ve olmayacak duaya amin peşine düşmek hem veliye hem öğrenciye getiriden çok evdeki pirinçten olmaya götürür.
Sınava birkaç gün kala çalış demek, çalış emir cümlesini kullanmak başarmanın öznesi olmaktan uzak olup psikolojik baskıya dönüşür. LGS bilgiyi ölçmenin ötesinde davranış ve duyguyu da ölçen bir sınav. Zaman ve dikkat yönetimi için her sabah düzenli uyanıp sabah saat dokuzda bir deneme çözmek yararlı olur. Çözülecek denemenin sonucu kadar; zaman, dikkat, heyecan, masada duruş, zihnin yorgunluğunu azaltıp direncini arttırmasını sağlar. Mutlak bir başarıya giden ve başarıyı tetikleyen verileri çoğaltır. Sadece günlük yapılan denemelerin sonucuna bakıp çocuğu değerlendirmek çocuğu bir bütün olarak görmemek anlamına gelir. Sonuç odaklı değil amaç odaklı bir motivasyon gerekli çocuklar için. Bu saatten sonra yapılan her yanlış öğrenciyi hedeflediği okula mutlak taşıma anlamına gelmediği gibi her yanlış da öğrenciyi hedeflediği okuldan düşürme anlamına gelmez. Üç günlük sürede Zaman, Bilgi, Duygu üçgenini doğru açılarla kurmamıza yardımcı olur.
Özellikle son günlerde öğrencilerin başarısını duygular belirliyor.
Ebeveynler, duygularına hakim olmayıp LGS uzmanı havasında çocuklara emir cümleleriyle kendi yaşadıklarını çocuğu yaşıyormuş gibi kaygı stres paniklerini çocuğa boca ediyorlar.
Ebeveynler kaygılarını, beklentilerini kendilerine saklamalı. Kendi beklenti ve yaşadıklarını içlerinde saklayıp çocukları panik ortamından uzak tutmalıyız. Çocukları sınava birkaç gün kala gergin ortamdan uzak tutup gergin ortam oluşturmaktan da uzak durmalıyız. Gerginlik kimseye yarar getirmez. Çatışma ortamı daha çok çalışmayı sağlamadığı gibi çocukların hırs yapıp kazanma azmini de arttırmaz. Sevgi, huzur, doğru iletişim başarının öznesi.
Çocukları yüksek beklenti içine sokmak, olumsuz örnekler üzerinden motive etmek, akrabanın gözbebeği konumuna sokmak, eşe dosta karşı bizi mahçup etme ortamı oluşturmak vb durumlardan uzak durmalıyız. Evladım aileni mahçup etme, bu okul olmazsa olmaz, hiç hata yapmamalısın, yanlış kodlama yapma, heyecanlanma, stres yapma, senden çok şey bekliyoruz biliyorsun gibi emir cümleleri inanın çocuklara yarardan çok zarar getiriyor. Öğrenciler kaç aydır çalışıyor. Onlar kendilerine bir tempo, bir başarı yolu, soru çözme sırlaması oluşturdu. Köprünün ortasında çocuklara at değiştirecek davranışlar kazançtan çok çocuklara kazanımlarını kaybettirir. Çocuklar pandemi sürecinde uzaktan eğitimi ekran karşısında gördükleri için ekran çocukların hem gözlerini hem zihinlerini yordu. LGS’ye hazırlanan çocuklar ekran yorgunu.
Özellikle son günlerde sıfır ekranlı günler geçirecek bir hayat ekosistemi oluşturalım.
Her gün çocuklarla günlük yürüyüşler yapalım. Yürüyüşlerinde dijital her şeyden hem kendimizi hem çocukları arındıralım. Yürüyüşlerde çocuklar ile sınavı değil havadan sudan ve çocukluk hatırlarından konuşalım ki çocuklar rahat nefes alsın. Çocukların anayurdu olalım. Her şeye rağmen onları dinleyelim. Yargılama dilinden uzak bir sohbet havası hem bize hem çocuklara iyi geliyor. Her şeyde itiraz edip kendi doğrularımıza onları hapsetmeyelim. Mutlu oldukları aile ve arkadaş ortamları oluşturup kendileri olabildikleri sohbetler ile gülümsetelim, kahkaha atmalarını sağlayalım.
Mutlu olan bilginin, dikkatin, ayrıntının farkına varır.
Göğün berrak ekranı karşısında havayı içlerine çekip gülümsemelerini sağlayalım. Hayat sınavdan ibaret değil. Sınav hayatın sadece geçici bir parçası. Sınav bittikten sonra da hayat devam ediyor.
Bu yazıyı okuduktan sonra gülümseyen öğrencinin, her şeye rağmen sarılıp öpüp koklaşıp huzurlu ve mutlu bir şekilde sınava giren öğrencinin başarmak için en az bilgi kadar önemli olduğunu anımsayalım.
LGS’ye giren öğrencilere başarılar dileyerek Allah zihin açıklığı versin diyeyim .