Bir ürün satın alırken ürün ile ilgili kullanma kılavuzu verilir. Kullanma kılavuzu bize kıyafetten beyaz eşyaya, beyaz eşyadan gıda ürünlerine kadar o ürünün özellikleri ve kullanımı ile ilgili bilgi verir. Özellikle de beyaz eşya veya teknik eşyaların kullanımında kullanma kılavuzuna daha çok ihtiyaç duyarız.
Ancak kullanma kılavuzu olmayan dijital dünyaya ve sosyal medyaya Tükiye dahil tüm dünya hazırlıksız yakalandı.
Kısa sürede hepimiz kendimizi bir sosyal medya hesabı sahibi kılıp cebimizdeki telefonlarla paylaşımlar yapıp birbirimizi takip eder bulduk.
Kısa sürede sosyal medya ve paylaşım siteleri ambargosuna tutulan 21. yüzyıl insanın kimyası bozuldu. Sosyal paylaşım siteleri, internetin renkli ve hareketli dünyası gerçek hayattan insanları alıkoyarak ekrana bağladı.
Kısa sürede insanı ekrana bağımlı hale getirdi. “Uyuşturucu da madde bağımlılığı var ekran bağımlılığındaysa soyut bir madde” diyen Dijitalizm’in yazarı Said Ercan ikisinin insana verdiği zararı birbirinden ayırmıyor.
Oturduğumuz yerde ekranda at koşturmak Herkese cazip geldi. Suç yok, suçlu yok, her söz mübah, her yalan günahsız, söz sahibi gizli, sözün kimliği yok, alıntı çalıntı mübah... Ucuz etin yahnisi hiç bu kadar yavan gelmemişti insana. Devlet dahi olanları uzun süre seyretmekle yetinip sosyal medyada işlenen haltları suç kapsamına almadı.
Ekranın renkli hareketli dünyası akılları baştan alıkoymakla kalmadı aile düzeninden iş hayatına, eğitim öğretim hayatından insanın toplumdaki konumuna kadar birçok alandan bizi ya alıkoydu ya da alıkoyacak zararlara sebebiyet verdi.
Dünya küreselleşiyor, küresel dünyaya ayak uydurmak lazım tuzağına insanı düşürüp
“Dünyayı tanıdık lakin aile ve akrabayı unuttuk.” Ercan Bey’in diliyle
Modern dünyada insanlık şunu yaşayarak gördü; ücretsiz olan insana çok pahalıya mal oldu, oluyor.
Belki de şu ana kadar insanlık tarihi boyunca insana bu kadar pahalıya patlayan ücretsiz hizmet (!) hiç yaşanmadı.
Çarşamba günü alıp elimden düşürmediğim ve 24 saatte bitirdiğim Said Ercan’ın “Dijitalizm” kitabı sosyal medya kullanıcıları ve dijital dünya takipçileri için acil bir “kullanma kılavuzu” mahiyetinde hayati önem taşıyor. Dijital okuma konusunda bize yol rehberliği, akıl danışmanlığı yapıyor Said Ercan. Daha önce dijital dünya ile ilgili kitaplar okudum lakin Said Ercan Türkiye gerçeğinden, Türkiye yaşanmışlığından yola çıkarak yamış. Yazılar adrese teslim tespitinde sadra şifa mahiyetinde.
İnternet üzerinde yapılan sosyal medya paylaşım sitelerini, bunların kullanım sürelerini, kullanıcı sayılarına dair bilgiler vererek bu sitelerin insanın neye dönüştürdüğünü örneklerle veriyor. Uzun süre kullanınca insanın farkında olmadan ve küçük yaşta maya tutmamış iradeleri kontrol altına alarak insanlığı sürüklediği vehameti bize gösteriyor.
Said Ercan: “Bizim kutsal kitabımız 1400 yıl önce oku diye başladı. Yedi yıl sonra Mevlana’nın mesnevisi dinle diye başladı. Ondan 700 yıl sonra ise artık sosyal medya izle diye başlıyor.” sözüyle hayatımızın merkezindeki önemli uyarının gelişimini veriyor.
Ercan, dijital dünyanın, sosyal medyanın teknik diline sahip olmanın ötesinde kültürel birikimiyle entelektüel diliyle bizim toprağımızın düşünce mayasını iyi bilen bir aydın. Türkiye insanın gen haritasını ele geçirmeye çalışan küresel dijitalizmin tüm dünya ile birlikte bizim insanın dönüşme özeli üzerinde duruyor.
Eserinde geçmiş ile dijital dünyanın insanları sürüklediği durumları sık sık karşılaştırarak sosyal medya üzerinden dünyanın götürülmek istendiği felaketi somut rakamlarla açıklıyor.
“Türkiye ekran kullanım süresi ortalama 15 saat civarında.” diyen Ercan,Türkiye İnstagramı en çok kullanan 5. ülke ve Türkiye’nin sosyal mecraları yok. Yerli arama motorları olmayan Türkiye’nin dijital pazarlama ile yabancı ürüne talebi kontrol altına alamıyor. Yerli sosyal ağ ve yerli arama motoru yerli otomobilden daha değerli vurgusunu sık sık yapan yazar whatsap’ı satın almak için 19 milyar dolar ödeyen Facebook’un sosyal ekonomik gücüne vurgu yapıyor. Devamında bu gücün ne kadar masum olduğunu da anımsatıyor.
Algıyı yöneten gücün salgın dönemde masumiyetini kaybettiğine dair hepimiz şahit olduk oluyoruz.
Covid 19’un ne zaman biteceğini tıp dünyasının değil Microsoft’un sahibi Bill Gates’in açıklaması bu gücün dünyayı kontrollerinde nereye götürmek istediğinin ip ucu.
Dünyaya yeniden düzen verme amacıyla dünyayı sosyal medya, dijital bilişimle kontrollerine geçirme, kontrollerinde tutma uğraşı bir amacın distopyası.
Ben bu yazıyı yazarken Said Ercan İnstagram hesabında “Gates Vakfı’ndan aşı çalışmalarına 70 milyon dolarlık bağış haberini paylaşıp sahi Bill Gates tam olarak ne iş yapıyor ?” sorusu ile bilişim dünyasının iki farklı yüzüne dikkat çekiyor. Şair Mürsel Sönmez’in tabiriyle “küresel kötülük güçleri” hep yanlarında en iyi maskeyi bulundururlar.
Said Ercan, sosyal medyanın bilinçli kullanılması için “Okullarda dijital medya okuryazarlığı derslerinin zorunlu olması” gerektiğini belirtiyor ve aksi taktirde bilinçsiz kullanımın insana bireysel maliyetinin pahalı olmasının dışında ülkeye ve topluma da “freni patlamış kamyon” misali büyük kazalara sebebiyet verebiliyor veriyor da.
Sosyal medyayı “vatandaş gazeteciliği” olarak tanımlayan Said Ercan, doğru kullanımı esnasında sosyal medyanın yararlarına da sık sık değiniyor:” 1 kişi üretir 9 kişi okur 90 kişi paylaşır.”
İnternet ile birlikte hayatımıza yapay zeka, viral reklama, bilgi kirliliği, dijital pazarlama, on line eğitimin kontrolü ve kontrolü elinde bulunduran küresel güçlerin insanları herkesleştirmesi ( sen de herkes gibisin diyen Nazım Hikmet masum kalıyor böylece), insanların davranışlarına bağlı paylaşım saatleri, robotların insanın emeğini elinden alması, insanın robotlaşması, insanların yaşlarına arzularına zaafiyetlerine bağlı tüketim dayatması, siyasal gücü kontrol, algı oluşturma, Arap baharının arkasındaki dijital güç, hazzın orgazmı, farkında olmadan kısırlaştırılan insan, dünya nüfusunu azaltmaya dönüşen covid 19 projesi, üçüncü cinsin pazarlanması, sinemanın işlevinin üçüncü cins üzerine kurulumu, seksüaliteye bandırılan müzik, sevginin bireysel hapsi, aşkın hazza dönüşmesi ... gibi birçok konu üzerinde durup bilgilendiriyor okuyucusunu Said Ercan Dijitalizm eserinde.
Said Ercan’ın Dijitalizm eseri internet, sosyal medya, dijital dünya kullanıcıları için önemli bir “kullanma kılavuzu”.
Eleştirel bir sosyal medya kullanıcısı olmak ve dijital dünyanın kontrolünde değilde dijital dünyayı kontrollü kullanmak için bir yol haritası bu eser. Her öğretmenin, ebeveynin, delikanlının cep kitabı niteliğinde Dijitalizmi okuduğunda elini tuşlara daha bilinçli dokunmasını sağlayacak altın anahtar mahiyetinde eser.
