Savaş kapıdaysa hazırlık el kitabımız hani nerede?

Milyonlarca İsveçli, dün devletlerinden birer kitapçık almaya başladı. Savaş veya olası bir krize nasıl hazırlanacakları, başlarının çaresine nasıl bakacaklarıyla ilgili öğütler yazıyor.

Adı, Kriz ya da Savaş Olursa. Aslında yeni değil ama Ukrayna’nın işgalinden sonra artan Rus tehdidi üzerine güncellenmiş.

Komşuları Finlandiya da aynı şeyi internetten yaptı, güncel bir Olaylara ve Krizlere Hazırlık rehberi yayımladı.

Norveç, derseniz... Halk, savaş ve benzeri tehlikeler karşısında kendi başlarına bir hafta nasıl idare edebileceklerine dair broşürler aldı.

Üçü de artık NATO üyesi ve koruma şemsiyesi altındalar.

Yine de halka, savaşa hazırlık kitapçıkları dağıtıyorlar.

Bir saldırı hâlinde devlet olarak ne yapacaklarını bildiklerini, tedbirlerini aldıklarını, vatanlarını savunmaya iyi hazırlandıklarını rehberlerde bildiriyorlar. Fakat halka da ilk günleri kendi başına atlatmak için nasıl hazırlanması gerektiğini ayrıca öğütlüyorlar.

Evde bulundurulması gereken malzemeler listesinde dayanıklı yiyecekler var. Su başta olmak üzere; konserve fasülye ve soslar, lahana, patates, yumurta, enerji barları, çorba ve makarna gibi. Nükleer bir kaza ihtimaline karşı iyodin tabletlerinin de hazır tutulması isteniyor.

Rehberler, olası senaryolara karşı böyle ayrıntılı talimatlarla dolu. Çetin kış aylarında uzun süre elektriksiz kalma senaryosunda yapılacaklar da dahil.

Savaşta sağ kalma rehberleriyle ilgili haberi BBC’den okurken birden aklıma Milli Savunma Bakanı Güler’in uyarısı gelmesin mi!

Öyle ya... Güler, geçen hafta bir TV’ye çıktı ve savaşın kapımızda olduğunu anlattı.

İsrail’in Türkiye’ye bir doğrudan tehdidi olabilir mi, diye sorulduğunda gayet netti, şöyle cevap vermişti:

“Efendim, İsrail Türkiye’ye saldırır mı? Cumhurbaşkanımız zaten böyle bir tehlikeyi görmese böyle bir şey ifade eder mi? Elbette ki saldırabilir.”

Peki, 3. Dünya Savaşı çıkar mı, böyle bir risk görünüyor mu?

Bakan Güler’e göre “her an çıkabilir.”

Devamında her türlü olasılığa hazırlıklı olacaklarını, en ince detaya kadar planlarını yapıp gerekli güvenlik ve savunma tedbirlerini alacaklarını, iç cepheyi de güçlendireceklerini belirtiyor.

Yani paniğe gerek yok, savaş kapımızda ama halkımız rahat olsun.

Bu kadar mı?

İsrail her an saldırabilir, dünya savaşı her an çıkabilir, tehdit gerçekten kapımızdaysa... Durum ciddi demektir, şaka kaldırmaz.

Korkup seçimlerde iktidara ve Cumhur İttifakına oy vermek dışında halkımız ne yapacak? Yok mu vatandaşa başka söylenecek şey?

Allah korusun ama zor savaş koşullarında siviller nasıl hayatta kalacak, duadan başka nasıl koruyacak kendilerini?

Bastırıp tek tek her eve göndermek masraflı olur. Ancak bari bir el kitapçığı yayınlanamaz mı!

ANKARA NİYE HAMAS’A KUCAK AÇAMIYOR?

Anadolu Ajansından çok kısa bir haber, dün bize şunu duyurdu:

“Dışişleri Bakanlığı kaynakları, Hamas Siyasi Bürosu’nun Türkiye’ye taşındığı iddialarını yalanladı.

Kaynaklar, ‘Hamas Siyasi Bürosu’nun Türkiye’ye taşındığı yönündeki iddialar gerçeği yansıtmamaktadır’ ifadesini kullandı.”

Ne âlâ, bence de doğru karar. Gerçekçi, reel dış politikaya uygun.

Fakat neden resmi bir açıklamayla değil de mahcup bir şekilde yalanlandı?

Çünkü söylemimizle eylemimiz, dediğimizle yaptığımız birbirini tutmuyor. Senkron bozukluğunu saklamaktan geliyor o mahcubiyet.

Katar, İsrail’le arasını bulma girişimlerini askıya alıp Hamas’a ev sahipliğini bitirdi, deniyor. İsrail medyası da Katar’dan çıkarılan Hamas yöneticilerinin Türkiye’ye taşındığı iddialarını yaydı.

Herhalde yakıştırdılar. Katar’dan daha gür sesle Hamas’ı savunan, sahiplenen kim, diye bakınca akıllarına Türkiye gelmiş olmalı.

Neyse ki Ankara, her dediğini yapmıyor. Tabii eyleme dökmekte gerçekçiyken nutukta hamaseti bırakmayınca da böyle mahcubiyetler kaçınılmaz.

Hamas’a niye kucak açamadığınızı gelin de anlatın şimdi.

YORUMLAR (5)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
5 Yorum