Bu da oldu; İBB'nin Üsküdar'a kurmak istediği Ramazan platformuna zorluk çıkarıldı.
Kurardın, kuramazdın derken AK Partili Üsküdar Belediyesi zabıtalarıyla İBB zabıtaları, meydanda karşı karşıya gelmiş. Polis ayırıyor, düşünün.
İBB, Ramazan'da illa iftar verecekse göz önünde olmayan bir yere çadırını kursun istiyorlar. Engelleme, kaldırma yok yani.
Tıpkı Malatya'da Saadet Partisinin kurduğu aşevindeki gibi. Gitsin başka yere kursun diye kaldırdılar.
Yanlış anlaşılmasın, muhalefetle değil paralel devlet girişimleriyle mücadele ediliyor.
Salgında, muhalefet belediyelerine bedava ekmek dağıttırılmaması da bundan değil miydi?
Halka; salgında ekmek, depremde çadır dağıtılmasından daha önemli olan, kimin dağıttığıydı.
Yardım dağıtılacaksa belediyesi, valisi, hükümetiyle AK Parti dağıtır; muhalefete ne oluyor!
Gecikirse de gecikir, iktidar yetişene kadar beklesin halk; Ahbap'ın haddine mi daha önce yetişmek!
Hem Ankara Büyükşehir Belediyesi kim oluyor da Hatay'da uçak pisti tamirine kalkıyor!
İBB ile ABB'nin, AK Partili ilçelerde ucuz halk ekmek büfesi açmaları da bu açıdan sorun edilmedi mi hep?
Şu İBB'nin yaptığına bakın; paralel devlet yasağını bilmezmiş gibi Üsküdar'da, AK Parti bölgesinde iftar çadırı kurmaya kalkıyor. Olacak şey mi! İBB'ye mi kaldı, hem de meydanda halka iftar açtırmak?
İç aktörler için kural kesin; oruç tutanların doğru düzgün iftar edip etmemesinden daha mühimi, kimin sofrasında iftar ettikleridir.
İktidarın iftar çadırıyla zoru ne diye, hâlâ sormazsınız herhalde.
Dış güçlere gelince... Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye için aralarında para toplayan AB yardım konferansında söyledi; depremde yanımızda olan hiçbir ülkeyi asla unutmayacağız.
Almanya'da, İngiltere'de, Fransa ile ABD'de Hans'la George; aç ve açıktaydı, yiyecek ekmek bulamıyordu. Yatağa aç giriyorlardı. Biz yine iyiydik hamdolsun, raflarımız doluydu.
Bir lokma ekmeğe muhtaç olduklarına bakmadan bu zor günlerimizde yardımımıza koşan Hans'la George'u daima minnetle, şükranla anacağız elbette. Yok bir de unutacak mıydık!
Fakat dış yardımları unutmayacak diye iktidar, içeride muhalefetin de halka yardım dağıtırken hatırlanmasına göz yumacak değil.
CHP'li başkanlar İmamoğlu ile Yavaş'ın paralel iftarlarına neyse ki izin verilmeyecek, halkımız müsterih olsun.
AK PARTİ'YE ESKİ RAĞBET NEREDE?
Eskiden AK Parti, ittifaka çağıracak da Yeniden Refah 'hayır' diyecek... Önünde katılım şov için kürsü hazırlanacak da Mehmet Şimşek arka kapıdan çıkacak, fiyaskoya yol açacak... Parmakla işaret edilen koşup gelmeyecek... Bir günde iki ret yaşanacak... Seçim olacak da kapısında eski aday kuyrukları uzamayacak, eski kalabalıklar toplanmayacak... mümkün müydü!
Peki nereye mi kayboldu o rağbet?
Allah bilir ya, bir kısım şu verilerde saklanıyor olabilir....
TÜİK araştırdı; Türkiye'de 17 yaşa kadar çocukların yüzde 62,4'ü ekmek veya makarnayla besleniyor. Her gün et, tavuk, balık yiyebilenlerin oranı sadece yüzde 12,7. Fasulye, nohut veya mercimekle doyabilenlerse yüzde 10,9. Ve bu geçen yıldı, 2023'ü artık hesap edin.
BM Gıda Örgütü daha yeni açıklamıştı; dünyada et ve gıda fiyatları, son 11 aydır üst üste düşerken bizde yükseliyor.
OECD'nin gıda enflasyonu verileri de çıktı. Türkiye, yüzde 71'lik gıda enflasyonuyla Ocak 2023'te fiyatların açık ara en çok arttığı ülke.
AK Parti, eski ilginin nereye kaybolduğunu merak ediyorsa cevabı, Et ve Süt Kurumu marketlerinin önündeki kuyruklarda arayabilir.
