Mehmet Şimşek'e nasıl yardımcı olalım peki?
Çin atasözüymüş, iktisatçı Mahfi Eğilmez'den okudum. Diyor ki "kara gömülen ceset, yazın ortaya çıkar."
Seçim kazanmak için makyajla saklanan acı tablo, seçimden sonra meydana çıktı.
Mehmet Şimşek de cesedi kaldırsın diye göreve çağrıldı.
Milletçe bizlerden beklenense tabuta sabırla omuz vermek. Çünkü cenaze, hepimizin ortak kaybı.
Ekonomi alanında cenazenin nasıl kaldırılabileceğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim gecesi açıkladı: Uluslararası itibara sahip bir finans yönetimiyle...
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek de şunu ekledi: Rasyonel politikalara dönerek...
Başımıza gelen ekonomik felâket, bu ikisinden uzaklaşıldığı için gelmiş zaten.
Bazılarımız, akla aykırı gidilmesin ve itibara yazık edilmesin diye çok söyledi oysa. Böyle olmayabilirdi ama oldu artık.
Yöneticilerin; gösteriş ve forstan tasarruf etmemesi, itibarı korumaya yetmedi.
Öyleyse biz istediğimiz kadar dua edelim, gereğini yapmadan olacak iş değil.
Yönetim; gerçekler ve kurallar dünyasına, akla ve dış itibara dönmeden hiçbir şeyin düzeleceği yok.
Yardımcı medya; güçlü Batılı dostlarımız varmış, Maduro ve Orban'la itibar açığı toparlanırmış gibi günlerdir köpürtüyor.
Dış itibar, Venezuela Başkanı Maduro'nun Erdoğan'ı övmesiyle niye mi kazanılmaz?
Övenin kendisi muteber olacak önce. Maduro'nun selamını alacak kaç lider var dünyada? Süründürdüğü güzelim ülkesinde kaç seveni kalmış?
Macaristan Başbakanı Orban'a gelince... Erdoğan için çok dua etmiş, kazanınca da derin bir nefes almış. Çünkü milyonlarca Müslüman göçmenin işgalinden Hristiyan Avrupa'yı koruyacak kişi oymuş.
Kılıçdaroğlu'nun, Orban'ı niye korkuttuğu kısmını sansürleyerek servis ediyorlar.
Bu, sevinilecek ve gurur duyulacak bir dost desteği midir!
Orban, sadece Avrupa'nın en sevimsizi değil. Aynı zamanda Müslüman düşmanlığından en çok geçinen lideri.
Anadolu Ajansı'nın 30 Mart 2018 tarihli haberine bakın, anlarsınız.
Başlığı, "Macaristan Başbakanı Orban'dan Soros iddiası."
Orban, Macaristan'da ya ulusal hükümetin ya da Soros'un kuracağı uluslararası hükümetin görev yapacağını iddia ediyormuş.
10 milyonluk Macaristan'da Müslüman sayısı, 20 bini geçmezmiş. Ama Orban, Müslüman saldırısı altındalarmış gibi bir hava estirerek seçim alıyormuş.
Müslüman ve göçmen düşmanlığını körükleyen, Soros nefretini kullanan biri yani.
Olmayan düşmanları, yalanlarla varmış gibi gösterip seçmeninin aklıyla oynuyor. Sağlıklı düşünerek karar vermesinler diye korku ve paranoyalara hapsediyor.
Soros'u, Müslüman göçmen taşıyarak Hristiyan Avrupa'yı ve milli yaşam biçimlerini yok etmeyi planlamakla suçlaması ondan.
"Macaristan'da yaklaşık 2 bin maaşlı kişi, seçimlerde hükümeti yenerek göçmen taraftarı Soros güdümünde bir kabine kurmak istiyor" türü hezeyanlar da savurmuş.
"Bunların kim olduğunu, faaliyetlerini, Macaristan'ı göçmen ülkesine dönüştürmek için nasıl çalıştıklarını, hatta isimlerini bile biliyoruz" diye atıp tutmuş, senaryoyu süslemiş üstelik.
Belki tanıdık gelmiştir bir yerden...
Kimmiş, gördünüz mü Orban'ı?
"Avrupa'nın sığınmacılar tarafından istila edildiği, kiliselerin kapatılarak yerlerine camilerin açıldığı, sığınmacıların kendi kanunlarını uyguladığı" mavralarıyla iktidara tutunan, İslamofobi tüccarı bir popülist.
Maduro ve Orban'ın deli saçmalıklarıyla aynı fotoğrafa girmek, yanlış mesaj vermektir. Refah, huzur, saygınlık istiyorsak dünyadaki yerimiz, bunların yanı olamaz.
Akıl ve itibar ligine birinci sınıf dönüş bileti, bu tiplerden hızla uzaklaşmakta. Yoksa çok sabrederiz daha, Mehmet Şimşek bile kaldıramaz cenazeyi.