Aynı gerilim zeminindeyiz
İran’da olaylar oluyor.
İşin özü bir İslam kuralının -tesettürün-devlet yorumu ile ve devlet iktidarı kullanılarak uygulanması ile ilgili.
Başından beri devlet, gerçek niteliği ile uygulanmadığını ve belli bir itiraz olduğunu bile bile kadınlara başörtüsü mecburiyetini şart kıldı.
Son süreç uygulamanın Masha Amini isimli bir kadın üzerinde kaba güç kullanılması ve sonunda Masha’nın ölümü üzerine başladı.
İran’da tepkiler var, böyle durumlarda bekleneceği gibi dünyada tepkiler var. İnsan hakları konusunun, hele kadın hakları konusunun ülke sınırlarını aşmaması mümkün değil.
İran’da kadınlar tepki olarak saçlarını kesiyor, Türkiye’de kesiyor, dünyada kesiyor.
Bunu yadırgamamak lazım. Bizde başörtüsü yasağı olduğu zaman biz de bizdeki baskılara dünyadan tepki gelmesini beklemiştik.
Şimdilerde Doğu Türkistan’daki Çin zulmüne dünyanın tepki vermesini de bir insanlık borcu olarak görüyoruz.
Afganistan’da ve Suudi Arabistan’daki kadın statüsü de hem içerde ham dışarda tartışılıyor.
Olayın bizimle ilgili bir boyutu da var. Ülke her ne kadar laik bir anayasaya sahipse de iktidarda İslami ölçülere hassasiyet gösteren bir kadro var. Mesela bu kadro ekonomide faizle ilgili nass’dan hareket edildiğini Başkanlık seviyesinde ilan ediyor. Bu yaklaşımın ekonomideki sonuçları tartışıladursun kimi festival yasaklarıyla İran uygulamaları arasında paralellikler kuruluyor. “Tek adam marifetiyle İran türü bir rejime doğru gittiğimiz” temaları yeniden gündeme geliyor.
İktidardaki kadronun İslam anlayışının İran’daki kadrolardan oldukça farklı olduğu muhakkak. Taliban’dan, Suud yorumundan farklı olduğu da bir gerçek. Ama “iktidar gücü kullanarak yaşama tarzına müdahale” noktasında paralellikler kurulmasını önlemek de mümkün değil.
Burada önemli nokta hayatlarına müdahale edilen insanların da kendilerini Müslüman olarak nitelemeleri. Genelde Müslüman olmayana Müslümanlık dayatmanın Kuran ile çeliştiği kabul edilir. Ama Müslümana İslami ölçülere daha iyi riayet etmesi noktasındaki müdahalenin ölçüsü nedir?
Bu konuda kitaplarda “İcbar”a yönelik kimi düzenlemeler vardır.
Ama bugün doğrudan İslam ülkelerindeki gerilimler de bundan doğmaktadır.
Dünyadan tecrit edilmiş -Kuzey Kore gibi, ber ölçüde Çin gibi, geçmişte Sovyetler ve Kamboçya gibi- ülkeler olsak acaba bu sıkı denetimli uygulamaları sürdürebilir miydik?
Bugün İran’da yaşanan Türkiye’de, Türkiye’de yaşanan da dünyanın öbür ucunda “insan hakları raporu”na giriyor.
Peki bundan İslam bir şey kazanıyor mu? Ya da şöyle soralım: Bu uygulamalar bizatihi İslam ülkelerinde “daha çok İslami hayat”ı özendiriyor mu?
Pek sanmıyorum.
Pek çok dindar ailede bile kurallar disiplini ebeveyn ile çocuklar arasında ciddi sorunlara, kimi zaman dramatik kopuşlara yol açıyor.
Peki ama kurallardan vaz mı geçilecek? Sonuçta Kur’an’la belirlenen ölçüler söz konusu.
Bu noktada İran Devlet Başkanı Reisi’nin olaylar bağlamında bir beyanına rastladım. “Değerlerden vaz geçecek değiliz, diyordu, ancak uygulama yöntemleri üzerinde düşünmemiz lazım.”
İran devrimi 43’üncü yılında. Bu patlamalar olmadan önce İslam - toplum - devlet ilişkisinin sağlıklı yürümesi için bir yöntem bulunmalıydı.
Benzer şekilde Türkiye, Osmanlı sonrası yeni sistem içinde İslam - toplum - devlet ilişkisinde sağlık bir yapı oluşturma sancısından kurtulmuş değil. İslami hayat tarzının baskılandığı dönemde genelde dindarlar tepki halindeydi, bugün de kendilerini hem Müslüman addeden hem de seküler hayatı tercih edenler tepki halindeler.
Reisi İran için nasıl bir yöntem bulur bilinmez ama Türkiye dahil tüm İslam ülkeleri için, bu alanda, dindarlar dahil tüm toplum kesimlerine huzur vermeyecek bir gerilim potansiyelinin bulunduğu açık.















Baş yandaş gazetenin yazarı başlık atmış: "Sterlin tepetaklak" diye... Sterlin üç kuruş aşağıya inince, tepetaklak oluyorsa, bu demektir ki, bizimki yeraltına yol yapıyordur ! İşte ahlakı durumumuz bu. Biz perişanlığimiza çare bulmak yerine, el-alemin ense tıraşına kusur buluyoruz !.
Yanıtla (13) (0)Baş muhalif gazetenin yazarı başlık atmış: "TL tepetaklak" diye... İşte ahlakı durumumuz bu. Biz perişanlığimiza çare bulmak yerine, el-alemin ense tıraşına kusur buluyoruz !.
Yanıtla (0) (0)Sayın yazar;ALLAH İLE ALDATMAK kitabı bu iktidar döneminde yazıldı.İslam değişmediyse,en çok KUL HAKKI bu dönemde yenildi En çok VEBAL bu dönemde kalındı.En çok partizanlık bu dönemde yaşandı.Kamuda TORPİLSİZ hic bir iş yapılmıyor.Adaletsizlik olağan sayıldı
Yanıtla (15) (4)Sn.Karar okuru ankaralı;sıralamalarınızın haklılık payı var,lakin en çok bu dönem,süreyi nereden başlattığınızla alakalı,En çok diyecek isek başlangıç dönemi Emevi devridir.Ve devam eder gelir,inkılaplar devride var bu işin içinde,ve zaten Allah"sakın kimse sizi Allah ile aldatmasın"diyor kitabında,İslam hakkında çok konuşuyoruz,lakin Kitab'ını ya çok az,ya hiç okumuyoruz.Y.N.Öztürk iyi yazıp kötü yapan,iyibir örnektir.Ben yinede Rahmet diliyorum.Lakin Allah,her şeyin daha iyi bilicisidir.Syğlr.
Yanıtla (2) (1)Sayın yazar; Atatürk İLE ALDATMAK kitabı o iktidar döneminde yazıldı.İslam değişmediyse,en çok KUL HAKKI o dönemde yenildi En çok VEBAL bu dönemde kalındı.En çok partizanlık o dönemde yaşandı.Kamuda TORPİLSİZ hic bir iş yapılmıyordu. Vs. Vs.
Yanıtla (0) (0)Tokat da 30 Ağustos resepsiyonunda misafirleri karşılayan Sn. Vali nin elini sıkmayan bazı askerler görülmüş, devletin valisiyle tokalaşmaktan imtina eden bu askerler ne demek istiyor?28 şubatta başörtülü olan vatandaşlara asker ziyareti yaptırılmıyordu, bu askerler o zihniyeti mi taşıyor acaba çok enteresan.
Yanıtla (2) (2)Ahmet bey o askerleri görmemiş, duymamış... Öyle gerekiyor. Belki de altılı masadan korkuyor, kimbilir ?
Yanıtla (0) (0)İslam’ı referans alan sayın Taşgetiren gibi yazar ve düşünürlerin kanımca bu gün şu iki konuda karar vermeleri ve bunu açıkça paylaşmaları gerekiyor: 1-Çağımızda İslami bir devlet modeli mümkün müdür? 2-Eğer değilse,laiklik temeline dayanmayan bir demokratik düzen nasıl kurulabilir? Bu konular netleşmedikçe ,ilgiyle izlediğim yazılarınızdaki çok haklı tesbitler hakkında şahsen -ve naçizane- “son tahlilde” diye özetlenebilecek yorumları yapmakta zorluk çektiğimi belirmek isterim.
Yanıtla (2) (0)'İslam, devlet değil dindir.'...... https://www.haber7.com/guncel/haber/174575-tarihte-ilk-islam-devleti-hangisiydi ...linkten okuyunuz.
Yanıtla (0) (0)Ahmet hoca bu başörtüsü v.b konularda senin çözümün ne yaz da bizde istifade edelim.( Ama 6lı masayı ürkütmeden çözüm sun)
Yanıtla (1) (0)Din üzerinden yapılan siyaset hiç bir yere varmaz,
Yanıtla (3) (0)Etme arkadaş yirmi yıldır bu ülkeyi kim yönetiyor? Din üzerinden yapılan siyaset değil mi? Hayır diyorsan mesele yok, demektir..
Yanıtla (0) (0)Din üzerinden siyaset yapılmaz, nitekim yapılmıyor, lakin ister adına milliyetci muhafazakar, ister İslamcı deyiniz, bu sıfatla anılanların iktidarda olması bu algıyı oluşturuyor, durum sadece budur.
Yanıtla (0) (1)Aynen öyle katılıyorum sana
Yanıtla (0) (0)Kelle kesen, diri diri insan yakan, cinsel tercihi farklı olanın elini bağlayıp yuksekten atan İşid ile, sakal bırakmayani öldüren Taliban'in, başını örtmeyen kadını döverek öldüren İran' in sokaklarında kılıçla idam yapılan S. Arabistan'in ve (şimdilik) etek boyuna çemkiren, namaz kilmayanin öldürülebilecegini söyleyen, Tebliğ" diyerek insanların yaşam bicimine müdahale eden Türkiye'deki islamcilarin arasında fark yoktur, laiklik olmazsa, bizim gidişatımiz da o tarafadir.
Yanıtla (16) (4)Laikliği ATEIZM gibi algilayip, dayatmazlarsa guzel..Eskiden yapiyordu bazi papyon tayfası...Simdi de bazen yirtik dondan cikar gibi Tesettürlu,Sakalli oraya giremez burda olamaz bu Kafalarin,, zıt tarafi, laikligin ISID mantalitesi..ikiside Uclarda geziyor çünkü. Oysa cook basit KARIŞMA insanin kupesine,papyonuna,takkesine,sakalina vb isini,vazifesini yapıyormu düzgünce BUNA BAKALIM...
Yanıtla (2) (0)Sn.Laiklik Uygarlıktır'lı beyefendi;katılıyorum,laiklik uyğarlıktır,lakin dinsizlik değildir.Saydığınız tüm grublar,devlet dahil hiç birisinede İslam'i diyemem,onlar kültürlerini dinleştirmiş kesimlerdir.Bizim için örnek Resul'dür.Mekkeyi fetheddiğinde Beytullahın anahtarını tekrar müslüman olmayan birine vermişti,çünkü o işin ehliydi,insan için aslolan ehliyet ve liyakattir.İnanmak ve yaşamak ancak Allah ile kul arasındadır.Esas olan insanın,insana zarar vermesini engellemektir.Devlet bu içindr
Yanıtla (4) (0)Sn. Istanbull'lu bir okur, Neden dinsiz olanlara "uygar degildir" diyorsunuz? Bir dine inanmak uygarlık ölçütü müdür? Kaç dinsizi gözlemleyip bu kanaate vardınız?
Yanıtla (1) (1)Bu köprülerin altından daha çok sular akar diye düşünüyorum.Klasik düşünce kitaplarında mülüman olduğunu söyleyen birine,o kurala göre ysamadığı icin baskı veya cezai müeyyide uygulaması işlenmiş,fakat bu o düşünürün fikridir.Kur'an-a dayandırılamaz,yaşar,yaşamaz kul Allah ilişkisidir,kurana dayandırılayan hiçbirşey İslam'i olamaz diye düşünüyorum.Tarihten elbette yararlanılmalı,ama güncel düşünülmeli,eğer Kur'an çağlar ötesi diyorisek.Syğlr.
Yanıtla (3) (1)Türkiyeli, Upton Sinclair’in “Chicago Mezbahaları” isimli eserini oku! Masallardan gerçeklere geçiş yap!
Yanıtla (0) (0)Paran varsa DEMOKRASI ve Özgürlüğün krali sendedir..Uyuşmuş beyinler holivut masallari ile asla uyanmaz..Orada Yanlışı,sömürüyu,kapitalizmi Hur düşünce adina gosterirler...ama sadece Gaz almak icin..ama PRATIK ASLA DEGISMEZ...buna özgürlük diyorlar var ya bi tane Meşale tutan heykel ama onu da Ada'ya Hapsetmisler...Ozgurluk heykeli..
Yanıtla (1) (0)İranlı molla saçı açık kadını müşrik, dinsiz falan gibi görür. Zaten "Müşrikleri gördüğünüz yerde öldürün" ayeti de orada duruyor. Böyle bir ayetin olduğu yerde, "dinde zorlama yoktur" demenin gerçekle ilgisi yoktur.
Yanıtla (5) (1)Dinde zorlama yoktur.Kesinlikle yoktur!!!İşidin hatasına düşmeyin!Onlar,müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün ayetini sanki önüne gelen her müşriği öldürün şeklinde anladılar.Ayeti bir önceki ve sonraki ayetlerle okusanız söz konusu olan müşriklerin harbi olduğunu anlarsınız.Ama ille de İslama çamur bulaştıracaksınız.Unutmamak lazım ki çamur atanlar önce kendi ellerini kirletir.
Yanıtla (3) (5)Saat 11.54'de yazdığın yorum şu şekilde: "Başka yerlerini açmaları yasaklanmalıdır... kamu sağlığı ve güvenliğinin söz konusu olduğu konularda İslam ahlakı ve ahkamı hakim olmalıdır. İçkili dışarı çıkmamak gibi." Aynı Türkiyeli değil misin? Hani zorlama yoktu!
Yanıtla (1) (1)Dine girişte zorlama yok.İçkiyi örnek vermem herkese ve herşeye zararı olduğu içindir.Eleştiri elemek demektir.Elemesini bilelim.
Yanıtla (0) (0)Hamit gerçekten iyi bir okuyucu isen bahsettiğin ayetin hemen sonraki ayeti oku.Tevbe 6.ayet;Ey peygamber;Müşriklerden biri eman dileyip sana sığınmak isterse ,ona bu güvenceyi ver ki Allahın kelamını işitip anlama imkanı bulsun.Daha sonra onu emin bir şekilde yurduna ulaştır.(meal mustafa öztürk)
Yanıtla (3) (0)Türkiyeli beyefendiciğim;iyi güzelde,bence bir eksikle gibi,oda tevbe suresindeki o ayetler daha çok medine antlaşması sonrası,medineli müşriklerin,müslümanların düşmanlarıyla gizli temas kurup,zarar verme,tabir uygunsa ajanlık içindir.Örnekse buğünün fetö.sü gibi,onun cia.ajanlığı yani.Syğlr
Yanıtla (0) (0)Ayetler kendilerine göre tefsir edenler yüzünden bu haldeyiz.
Yanıtla (2) (1)Kur'an lafzı Allah tarafindan koruncağina dair ayetler var elhamďüllilah .Ama insanların farkli farklı tefsir etmeleri, mana vermelerinin önüne geçilmesi lazim.
Peygamber devrinde hem Mekkede hem Medine de müslümanlarla müşrikle beraber yasadılar bir birlerini kesmediler.Fitneler sonucu müslümanların müslümanları kestiğide çoktu. Cemel,vakası siffin savaşinda 70 bin müslümanı müslumanları oldurdüğü biliniyor.
Ali Babacan veya Mansur yavaş' aday olmazsa şart olsun oyumu AKP'ye vereceğim yeter artık anlaşın artık çocuk gibi masada birbirinizin yüzüne gülüp alttan ayağınıza vurmayı bırakın karmaşık gözüken şeylerin çözüme bazen çok basittir
Yanıtla (1) (8)Erdoğan zamanin dolmasını bekliyor.Tekrar yeni ittifaklar kurmaya zaman kalmayacak bir zamanda masayı dağitacak ve "istikşafi görüşmekerde" olduğu gibi kazanan Erdoģan olacak Allah muafaza.
Yanıtla (0) (2)Benim 6 masadan beklentim yok. Bu şeyi başaracaklarinı sanmıyorum.Tek umudum Erdoğanin hesap hatası yapmasi ve toplumun aşırı yükü kaldiramayarak inşaatın çökmesi ve Erdoğanin karşısındaki adayin kazanması ihtimali.
" Senin beni sevme ihtimalini sevdim"
diyen Yilmaz Erdoğan şiirindeki ümitli sevgili gibiydi.
Bir din düşünün her canlıya dokunup onu bir bütünün parçası haline getiriyor ve bu durum etkilenenin gerçekten bile isteye tercihi halinde. Bir yaratıcı düşünün sonsuz merhamet sahibi, basit insani duygularla yatıp kalkmayan, mutlak merhamet sahibi. Şimdi oturun ve içinde bulunduğunuz durumu düşünün. Aptallıkla geçen yıllara yanmaya başladınız mı? Yazık...
Yanıtla (0) (0)"Ülke(mizde)... iktidarda İslami ölçülere hassasiyet gösteren bir kadro var." dediniz ve beni güldürdünüz. Ben para, iktidar, konfor ve ten hassasiyeti görüyorum sadece.
Yanıtla (8) (0)İran'da olan sokağa müdahaledir. Türkiye'de başörtüsü konusunda sokağa hiç müdahale edilmedi. toplumsal hayatı inanç üzerine kurmak. kurulsa bile sürdürmek mümkün değil. bunu artık anlamamız lazım. insanın özgür iradesi ile kabul etmediği hiç bir değer makbul olmaz.
Yanıtla (14) (6)Sokağa müdahale olmadı mı?!... Çocuğunun yemin törenine bile alınmayan başörtülü asker anaları, sakallı dedeler neydi?!... Ya da eşi başörtülü diye önü kesilen, haketmesine rağmen terfi ettirilmeyen birokratlar v.b. Ya Abdullah Gül'ün eşinin başörtüsü var diye milli bayramlara bile çıkmayan komutanlar.... İran'daki ne kadar yanlışsa 28 Şubat döneminde kide o kadar yanlışdı...
Yanıtla (9) (11)Sn. Kar Arli, verdiğiniz örnekler, sokağa müdahale değildir. Bildiğim kadarı ile başın kapalıysa evinden dışarı, sokağa çıkamazsın diyen olmadı....
Yanıtla (14) (4)Ülkemizde başörtüsü konusunda sokağa müdahale edildi. Hem de âlâsı. İran'da inançlılar sokağa müdahale etmekteyse, Türkiye'de de inançsızlar sokağa müdahale ettiler. Ortaokulda, lisede, üniversitede eğitim almak isteyen başörtülü öğrenciler kayıt oldukları, sınavlarda kazanarak kaydoldukları okullarına alınmayarak eğitim özgürlükleri ellerinden alındı. Bu daha bağnazca idi. Sokak kavramının anlamı İstanbul'daki Bağdat Caddesi değildir. Öğrencinin okulu, sınıfı hakiki sokaktır.
Yanıtla (2) (4)11.29 kurumların yasak koyması başka bir şeydir. en fazla o kuruma giremezsiniz. hayatınız devam eder. sokakta yürüyene müdahale edip dövmek(iddia öyle) ve ölümüne neden olmak başka bir şeydir. başka bir deyişle, başörtüsü olmadan sokağa çıkılmaz emri kurumları da içine alır. Orduevine başörtülü girilmez emri o kurumu kapsar. sokağı değil.
Yanıtla (4) (0)İran'da bir kurum olan polisin bir kadını, başörtüsü konusu kapsamlı, dövmesi (sonucunda kadının ölmesi) ile ülkemizde bir kurum olan polisin geçmişte lise öğrencilerini, başörtüsü konusu kapsamlı, kovalayarak okullarına sokmaması özü itibarıyla aynı şeydir. İkisi de işkence ve zulümdür. Ülkemizde kurumlara "başörtüsü ile girilemez yasağı" kişinin yaşama özgürlüğünü engellemekti, inanç özgürlüğünü çiğnemekti. Kurumların yasağı hayatın devam etmesi değil, hayatın engellenmesiydi.
Yanıtla (0) (2)İran ile Türkiye mukayese edilemez, bizde başını ört veya örtme diye konu ve söylem, baskı yok.İran şahsına münhasır mezhepçi ve bu yönde yayılmacı politikalar izleyen(örnek ırak suıriye yemen) kendi mezhebinden olmayan müslümanları öldüren zalim, adi bir devlettir, iranın safı sürekli olarak müslüman olmayanlardan yanadır,baş müttefiki israi abd ingilteredir.
Yanıtla (1) (9)Sanki bir an Türkiye'yi ve AKP'yi tarif ettin zannettim Bu dediklerin Türkiye'de de mevcut konserler yasaklanıyor insanların giyim kuşamına karışmaya başladılar Türkiye'de Hoca Efendi kılıklı İmam kılıklı provokatörler AKP yandaşı mollalar şimdiden milletin şortuna etek boyuna başına karışmaya başladılar bile ipik bir İran Taliban Molla rejimi karışımı yaşıyoruz ülkede AKP eliyle.
Yanıtla (9) (2)Özgürlük ve Adalet ancak insanın kendine olan Saygisi ve Efendiligi cercevesi kadar olur.. oyle salla başı ve kafana gore uluorta *itis,tepis* yapamazsin...Neyi ne zaman,nerede yapacagini,soyleyecegini bilecek ınsanoglu ve oyle kendini tanitiyorsa uymak zorunda ....Ornek:Lgbt bir hastalik psikolojidir o bir ozgur Irade tercihi değildir..Sonra bizde dileyen, dilediği gibi giyiniyor..TESHIR SIKINTISI yok..lutfen carpitmayalim...
Yanıtla (0) (1)Sayın yorumcu oldukça yorgun ve argın olmalısınız. Türkiye ile İran doğrudan mukayese edilemez (şimdilik) ama genel iklimi görmek gerekir. Demokrasi bir araçsa! bir yere kadar gider ve terk edersiniz, en son söylenecek şey başta söylenmez haliyle. Şort giyenlere yönelik ufak tefek tehditler, söylem; sarıklı abilerin cafe-bar dolaşıp tebliğ girişimleri olabileceklerin ve hangi iklimden cesaret aldıklarının göstergesidir. Bir dinsiz camiye gidip namaz kılmayın diyebilir mi mesela?
Yanıtla (1) (0)Sn. Ahmet ne bir dinsiz camide namaz kılana kılmayın der, nede bir müslüman gidene kiliseye gitmeyin demez, dememeli. Tebliğ konusu gayet uygun, usülünce yapılabilir, tebliğ bulunan kimsenin giyim, kuşam, sakalından rahatsızlık duyuyorsan o başka diğer yandan bu kimselerin bir yerlerden destek alıyor olduğu düşüncesindeysen, sanmıyorum bu noktada endişeye gerek yok, kaldı ki iktidardan şüphelenmek tamamen yersiz bir düşünce.
Yanıtla (1) (2)Reisinin ne kadar samimi olduğunu bilmiyorum.Ama formülüze ettiği bir gerçektir.Değerlerimizden vazgeçmeden ve inancımızı koruyarak sorunları çözebilmeliyiz.Mesela bir referandum yapılabilir.Herkes sonuca razıysa örtünmeye lehte ve aleyhte devlet karışsın mı karışmasın mı?Kendini dinsiz atest hristiyan olarak tarif edenlerin müminlerin huzurunu kaçırmayacak bir serbestliğe sahip olmaları La ikrahe fiddiyn ayetinin bir gereğidir.
Yanıtla (2) (7)Sn. Turkiyeli, temel hak ve özgürlükler referandum/oylama konusu yapılamaz ve yapılmamalıdır...
Yanıtla (5) (1)Olmaz ama bunu kim belirliyor.İsviçre dört tane minare için referanduma gitti.Bu iyi niyetten yoksundu.Çünkü inanç oyla belirlenmez.Vicdanlardadır inanç.Bizim bahsettiğimiz konu yeni bir konudur.Tartışılarak uzlaşırak sonuca ulaşılır.Yeter ki iyi niyet olsun.
Yanıtla (2) (1)Sn. Turkiyeli, Örneğiniz pek oturmamış gibi. Bir binanın (cami) belirli bir parçasının olup olmaması (minare), kişi hak ve özgürlükleri ile pek ilgili bir durum değil...
Yanıtla (0) (0)Kişisel özgürlük alanlarında referandum olmaz. Bunu söylemek demokrasi ve özgürlüklere inanılmadığı anlamına gelir
Yanıtla (1) (1)Tarif ettiğiniz o demokrasiye inanmıyorum zaten.Herkesin her istediğini yaptığı bir dünya!İşte böyle bir dünya olur.
Yanıtla (2) (2)Türkiyeli, mızrak çuvala sığmaz, boşuna uğraşma!
Yanıtla (0) (2)İsteyen her naneyi yiyebilir.Ama iftira atma hakkın yoktur.Sen kendine dünyana fayda verecek şeyler oku.Mesela felsefe psikoloji falan.Din konuları sana göre değil.Anlemazsın.Anlamak için önce ön yargılarını yenmelisin.
Yanıtla (2) (2)Kişi ve Devlet bazında kimsenin hayat tarzına, dinine ibadetine, yediğine içtiğine, giydiğine giymediğine karışılmazsa sorun olmaz. Tabi devletin de bu anlamda herkese eşit olması, belli bir din, mezheb veya görüşe lehte aleyhte ayrıcalık yapmaması gerekiyor.
Yanıtla (14) (2)Kısacası buna laiklik deniyor. Lafı uzatma laiklik istiyorum de..çünkü benim dini anlayışım da bu de geç.. laiklik islamın özüdür yobazlar hırsızlar zorvakar bu dediğine Yani dinde zorbalık yoktur eşitlik adalet vardır herkese ancak çalıştığının karşılığı vardır hükmüne muhalefet ediyorlar..çok işi karıştırma tükür suratına bu hırsız sürüsünün hükmü..
Yanıtla (1) (0)Ne demek istediğin tam anlaşılmıyor. Benim ne istediğimin önemi yok, kendim için değil daha yaşanabilir bir toplum için olması gerekeni söylüyorum. Herkes bilgi ve düşüncesine göre her kavramı farklı algılayabiliyor o yüzden kavram yerine açıklamasını yazdım.
Yanıtla (0) (0)Din nedir? İnsani midir, yoksa ilahi mi? Dinin kurallarının Allah tarafından konulduğunu, dini kuralların Allah adına, insanlar tarafından doğru bir şekilde uygulanmasını kim bilip denetleyecek? Alimler mi, onlar da bir toplumun, kültürün ürünleri değil mi? Bakalım bir. İran uleması, Afganistan uleması, Suud uleması, Türk uleması. Hangisi Allah’ın insanların dini nasıl yaşayacaklarını belirleme ve uygulama yetkisine sahip? Bunları kim seçti, başımıza cellat yaptı? Allah mı, haşa. Biz, kendimiz.
Yanıtla (5) (1)Bütün zulümleri, islam adına yaptırıyor lar.Müslümandan terörist,terörürsten müslüman,hainden vatan sever,vatan severden hain...çıkartılıyor.İçerden ve dı şardan müslümanlara zulüm uygulanıyor
Yanıtla (4) (1)Hangi kitapta ve nasıl 'Icbara yönelik ' bir düzenleme var Hocam ! Ve insanların , 'Kuranda belirlenen ölçülere ' uymalarını sağlamak yöneticilerin görevi mi , Allah bunlara böyle bir yetki , vekalet mi vermiş ! Hani islamiyette zorlama ve ruhban sınıfı yoktu ! Her insan Allah'a karşı doğrudan kendisi sorumlu değil mi ! Inanmadan şeklen ve zorla ibadet yapılması munafıklık değil mi ! Bunlar din adına yapılan sapıklıktan ve soytarılıktan başka bir şey değildir
Yanıtla (9) (0)Iran' da I.Devrimi'nin 20.yılında bulundum.Devrim muhafızları ve burokrat baskısı hissediliyordu. Tarihinde muazzam bir Pers kültürü bulunan halktan bu devrimi benimsemeleri beklenemezdi. Benimsemediler. Istanbul'dan Tahran 'a uçarken kadınlar bir ara tuvalete gider, çarşaflarini giyerdi. Biraz önceki o modern kadın çarşaflı olurdu. Ininince sakallı kocasının 3 adım ardından yürümek üzere. Biz buna doğru gider miyiz? Belki ?Böyle giderse evet.
Yanıtla (10) (3)12:11...IMKANSIZ...Biz bugünkü iran ve ortadogu çöl bedeviler i yonetiminin, kendi uyduruk zanlarini Islam diye ASLA KABUL ETMEYIZ...Burasi Anadolu Irfani yurdu. Hz.Yunus Emre,,Hac Bektas,Mevlana vd yüzlerce Bilgenin irfan/hikmet havzasi..Feto'yu tepikledik hemde tum Emperyalistler arkasında iken..Yanmaz kefenci,Deli Fesli,Neoselefi soytarılarına GEÇİT YOK...imkan,ihtimalide yok..
Yanıtla (2) (0)Dinde zorlama yotur,,,Diyorlar da...Gelde bunu kendilerini inancın dinin sahibi olarak görenlere anlat...O saha o alan onların avlanma beslenme üreme çoğalma sahasıdır...Hariçten gazel okutmazlar... Ahmet 61,gibi yılmaz savunucuları bekçileri vardır..O sahaya girdiğinizde anında sizi din düşmanı selman rüşdi ilan ederler...
Yanıtla (10) (0)Yaman adamsın.
Yanıtla (3) (0)Her cümlesine,satırına,kelimesine kadar harfiyen katılıyorum.Bilginin dolaşım hızının giderek arttığı bir dünyada insanların yaşam biçimlerine yapılan devlet müdahalelerinin başta devlet yöneticileri olmak üzere hiçbir ferde fayda sağlaması,hayır getirmesi şimdiye kadar mümkün olmadı.Türkiye ‘de de sağlamadı. İran,Doğu Türkistan,hatta kuzey korede de sağlamayacak
Yanıtla (4) (0)Namaz fuhşiyattan kötülükten alıkoyar.Ankebût/45.Toplumdaki yolsuzluklar,fuhşiyat ve diğer kötülükler NAMAZ kılmama oranıyla alakalıdır.Birtoplumda %80 namaz kılmayan varsa sonuçta ona göre olur.HAKKIYLA NAMAZ KILANLAR KÖTÜLÜK YAPMAZ.Yapıyorsa namazında, abdestinde sıkıntı var.
Yanıtla (8) (19)Ahmed61, Kur'anın kendi beyanına göre ; YENİ ÇIĞIR açan ayeti Ahzâb Suresi 37. Ayettir..Uyguladınız mı? Veya böyle bir gayret gördünüz mü? Duydunuz mu? Veya tarihte Hz.Peygamber'den başka uygulayan var mı? Madem MUSHAFta olan bir şey, mutlaka uygulanır, buyur!
Yanıtla (8) (1)Ahmed61, madem bu kadar dindar'sın..Sürekli BİRİLERİne ayar veriyorsun falan..Sana SORU : Size göre BAŞÖRTÜSÜ hatta ÇARŞAF farzdır, değil mi ? Peki CARİYELER için neden değil? Allah hür kadınlar ile cariyeler arasında ayrımcılık mı yapmış?
Yanıtla (12) (1)Daha bu ayetin,,,51,,,52,si var..
Yanıtla (2) (1)Evet.. AYRIMCILIK var,,Mumin ile olmayan arasinda,,hem Dunya ,,hem Ahirette,, bu kesin zaten..,ama bugun ispat etmek cook zor..Mumin bulmak cooook zor çünkü...Hepimiz kendimize Musluman diyoruz..misal;Yatsi namazinda Camide *Dolu* Cuzdan dusursek ,Sabah namazina kadar mışıl,mışıl uyuyabilirmiyiz..?..Musluman isveren ve çalışan karşılıkli Rıza dairesinde is yapıyorlar mi.?..Islam Dogru,Dürüst sözünün Eri insanlar tarafindan bize tarif edildi ve ilkonce onlar uyguladilar..ama bugun oyle değiliz...
Yanıtla (1) (1)Muammer bey güzel bir soru sormuş. kafa yormaya değer.
Yanıtla (2) (1)Muammer !düzmece ve uydurma şeyleri bırak.Hür ile cariye arasında insani anlamda bir fark yoktur.Mezkur konu ise tamamen Kuran ve sahih hadisin dışına çıkmanın bir örneğidir.Tesettür Ayetinde mümin kadınlara söyle diye başlamaktadır.Bu hür ile cariye farketmez.Sadece müminlere özgüdür.
Yanıtla (1) (5)Güzel kardeşim, bu benim iddiam değil ki! Bu kesin ve ihtilafa konu olmayan bir bilgi..Lütfen araştırıp yazın.. Elbette mü'mine cariyeleri kastetiyoruz..
Yanıtla (4) (0)Bu arada kesin İslami bilgi vereyim: Cariyenin avret ile erkeğin avreti aynıdır.. Lütfen İslami güvenilir fıkıh kitaplarına bakınız.. Araştırın arkadaşlar..
Yanıtla (4) (0)Evet doğru. Çünkü cariye fıkıha göre bir mal statüsündedir.
Yanıtla (5) (0)Eyvallah kardeşime..Budur işte! Köleci bir toplum ve KADININ ADI YOK! Köle'ler ve cariyeler İnsan sayılmıyor..Alınıp satılabilen, hediye edilebilen mallar statüsünde...
Yanıtla (5) (0)Tam da bunu anlatmaya çalışıyoruz.Fıkıh söylüyor ama Kurana ters ve esabetli eçtihat değil.Bu islamda yoktur ama uydurulmuş din fıkhında vardır.
Yanıtla (0) (0)Emin misin.
Yanıtla (0) (0)Başka yerlerini açmaları yasaklanmalıdır.Burada müminlerin huzuru söz konusudur.Herkesin inancını yaşayabilmelerini sağlayacak idari ve hukuki düzenlemeler getirilmelidir.Ancak genel ahlak,kamu sağlığı ve güvenliğinin söz konusu olduğu konularda İslam ahlakı ve ahkamı hakim olmalıdır.İçkili dışarı çıkmamak gibi.
Yanıtla (2) (9)Bu gayri müslimlere tanınan serbestliğin direkt inancımızla bir ilgisi yoktur.Toplumsal ve siyasi sorunların huzurlu ve barışçıl bir şekilde halledilmesine yönelik bir içtihattır.Ve isabetlidir.Çoğunluğu oluşturan müminlerin inancını ve huzurunu kaçırmadan özgürlük verilmelidir.Örneğin İran için kadınların sadece saçlarını göstermelerini özgürleştirmelidir dinsizler için.Müslümanlar için
Yanıtla (1) (4)Sn,Taşgetiren sizden ricam eski AKP li vekil sn,mazhar bağ hakkındaki düşüncelerinizi kamuoyu ile paylaşmanız dır çünkü gerçekten Ahlak la yapan insanlardan birisiniz ve gerçekten sizin fikirlerinize değer veren hiç de azımsanmayacak derecede insanlar var
Yanıtla (1) (0)Bu gün turkiyede iran yönetim şeklini destekleyen insan sayısı çok fazla değil. Ama türkiye akp yönetimiyle her geçen gün irana benzemektedir. Eğer akp bir daha kazanırsa baskılar daha çok olacak. Turkiyenin iranlasmamasi için millet ittifakının kazanması şart. Aksi halde turkiyede bütün insanlar baskı altına alınacak.
Yanıtla (7) (0)Hallacı mansur,,,Dar ağacına çekilecektir,,,Vedalaşması İÇİN kız kardeşine haber gönderilir...Kadıncağız korku şakınlık ve telaş içeriside koşarak gelir,,,Muhafızlar,,,bağırır,,,Hanım hanım başörtün nerde.???Burda erkek var erkek..Kadıncağız sağına soluna etrafına bakınır,,,bakınır,,,Avazı çıktığı kadar haykırır haykırır,,,Ben burada Hallacdan başka erkek görmüyorum der...Zulmeden dindardan daha kötüsü ZALİM bizdendir,,,diye susan dindardır...
Yanıtla (11) (0)"İktidarda İslâmî ölçülere hassasiyet gösteren bir kadro var" güzel ama; Memlekette adalet,hukuk,ısraf,torpil,kayırmacılık,üç beş yerden maaş ...konuları olmasaydı.
Yanıtla (5) (0)Sayın yazar “Doğu Türkistan’daki Çin zulmüne dünyanın tepki vermesini de bir insanlık borcu olarak görüyoruz” demiş. Dünya tepkisini veriyor. Sorulması gereken bizim hükümetin niye tepki vermediğidir.
Yanıtla (27) (1)Çünki maocu ortağı kızar
Yanıtla (1) (0)Herkes nasihatler vermeye kalkmadan önce durumuna bir bakmalı, şu anda destek verdiğiniz partilerin başkanları başörtüsü yasağının mimarları ile sarmaş dolaş siz de yasağı kaldıran adamı değil de onları destekliyorsunuz. Onun için inandırıcı olamıyorsunuz. Dini en çok yozlaştıranlar ne yazık ki yine dindar görünenler.
Yanıtla (5) (4)Sayın Taşgetiren, "İktidarda İslami ölçülere hassasiyet gösteren bir kadro var." türü sözleri çok kolay kullanıyorsunuz. Hiç olmazsa ---"İddiasında olan"--- deseniz. İslam'a saygının gereği!
Yanıtla (12) (1)"kitaplarda “İcbar”a yönelik kimi düzenlemeler vardır" demişsiniz. Bu ifadeler Allah'ın emri değil. İçtihat ve fetvalardır ki bunlar da bir başka içtihat ve bir başka fetva ile pekâlâ değişebilir.
Yanıtla (9) (0)Güzel tespitler..Velev ki, Mushaf'ta apaçık yer alsın, ne olur? Zira o kadar APAÇIK şeyler var ki, hiçbiri uygulanmıyor..Örneğin AHZAB Suresi 37. Ayeti..İlgili kısmın Diyanet meali şöyle : ''....Zeyd, eşinden yana isteğini yerine getirince (eşini boşayınca), onu seninle evlendirdik ki, eşlerinden yana isteklerini yerine getirdiklerinde (onları boşadıklarında), evlatlıklarının eşleriyle evlenmeleri konusunda mü’minlere bir zorluk olmasın....'' Ayeti Hz.Peygamber'den başka kim uygulamış?Açık EMİR!
Yanıtla (8) (0)Sevgili yazar abimiz ellerinize sağlık çok güzel bir konuya değinmişsiniz keşke sizin yazılarınıza göz ucu İle bakabilselerdi ülke bu sıkıntılı süreci çok rahat atlatırdı. Kişisel kanaatim Türkiye’de gerçek müslüman %5 keşke siyaseti bu işlere bulaştırmasaydık inanın bazı yorumcuların değindiği gibi camilerimiz boş. İnanın Üsküdar’daki Aziz Mahmut Hüdayi hazretlerinde cuma günleri namaz kılmak İçin avluda yer olmazdı şimdi bırakın avluyu içerisi bile boş. Allah yar ve yardımcımız olsun.
Yanıtla (4) (1)Halka topluma şükretin Cennet var fakirler cennette mutlu olacak palavrasını atıp kendiniz bu dünyada lüks içinde Saltanat sürüyorsunuz saraylarda hanlarda hamamlarda yaşıyorsunuz çoluğunuz Çocuğunuz akrabanız sülaleniz parayı amuduyla götürüyor millet ise fakir aç ve Perişan dalga geçer gibi bir de millete din satıyorsunuz Allah ile kandırıyorsunuz milleti Tabii ki millet artık o palavralarınızı gördükçe dinden de imandan da ülkeden de soğuyor.
Yanıtla (18) (2)Sarayın bir günlük harcaması 10.000.000 liradan fazlaymış sayıştay raporu öyle diyor, Anadoluda orta büyüklükte bir ilin günlük masrafından fazla vallahi merak ediyor insan, bu saray eşrafı ne yiyip ne içiyor?
Yanıtla (8) (0)Kimse inancini tek dogru gorup kendisi gibi dusunmeyenlere baski uygulamayacak. Inanclarinda insanlar ozgur olacak. Topluma dini tahakkum dayatilmayacak. Piknik alanlarina, mesire yerlerine, dere kenarlarina kablo cekip, haporlu takip kulaklari yirtan bir desiyle daga tasa anlamsiz ezan okunmayacak. Dogaya, kurda, kusa, bilimum hayvanata saygili olunacak...! Cennete gitmenin veya gitmemenin yollari belli. Isteyen uygular, istemeyen yapmaz. Zorlama olmayacak..
Yanıtla (10) (1)Akp li müslüman kardeslerimiz(!!!!) adamlar Türkiye'yi savaş ülkesi sayıp canı mali irzi ganimet biliyor.tv ye çıkıp Erdoğan'ı yüzyılın adamı diyenlerin (prof) Muş kardeşleri yolsuzluk cebe para indirmekte hapis yatıyor.
Yanıtla (10) (1)Cözüm gayet acik. Gercek laik,demokratik bir düzen icinde bu sorunlar ortadan kalkar.
Yanıtla (7) (2)Irandaki baski bizde bazi konularda cok daha merhametsizce dir. “Yeri degil”, ama icki konusuna deginecegim. Icki sagliga zararlidir. Inancima gore haram, icmek gunahtir. Tuketimi, fiyat, satis yeri ve zamani, egitim gibi politikalarla caydirilmaya calisilmalidir. (Bu Bati'da da boyledir.) Ancak yapilan kasti zamlarla fiyatlari “vicdan olcusunu” asmistir. Muptela, haram oldugunu bilen, vazgecemeyenlere bir zulumdur. Coluk, cocugunun rizkindan eksilmedir. Bu konu da ihmal edilmemelidir.
Yanıtla (13) (1)iranda başörtüsünden dolayı ölüme terkedilen bayan, bilindiği gibi sünni kürt.iranda sünni kürtlerin kahir ekseriyeti şafii sünni.aynı şekilde beluciler ve türkmenlerde sunni..ancak azeriler farslar,araplar ve diğer azınlıkların kahir ekseriyeti şia.. kürtler üzerinde ve özellikle beluciler üzerinde müthiş bir devlet ve mezheb baskısı var.olay,ifade,davranış,dini özgürlük ve belkide kendi geleceğini tayin etme hakkına doğru evrilebilir,,
Yanıtla (10) (0)Malesef din istismarı akp nin aparatiydi şimdide vatandaş yapıyor akp gidince namaz ve başörtüsü gidecek gibi duruyor.malesef.bu sınavdan dindardik, dini dar olduk.
Yanıtla (5) (3)Reis çözüm bulmasında söz etmek.reis ülkemiz için hangi çözümü buldiki içinde haram kul hakkı olmasi.ne yapıyorsa Kuran'da haram sayılan lar cümlesinde.
Yanıtla (6) (1)Şehitlerimize rahmet dilerim yine şehit haberleriyle uyanıyoruz.yoksa şehit haberleriyle oylar mi artirilacak.secim mi kazanılacak.tetigi çekenlerle anlaşıldım yoksa.bence oyle
Yanıtla (5) (1)Türkiye Cumhuriyeti'nin bir an önce AKP'den ve Orta Doğu zihniyetinden kurtulması lazım 20 yılda ülkeyi yozlaştırdılar ülkeyi tam anlamıyla 3 sınıf bir Orta Doğu Ülkesi yaptılar monarşist tek adam rejimlerinde bu hep böyle olur nerede bir tek adam rejimi varsa nerede bir din sömürüsü vatan millet sömürüsü varsa orada tek adam rejiminin huzurlu yolsuzluğu vardır
Yanıtla (20) (2)Turkiyede de tesettur,islami rituelden uzak siyasetin bir yorumu olarak kullanilmaktadir.son 15 yillik akp doneminde dindarlik kisvesi adi altinda basi turban alti uryan kadinlarin turemesi ve buna tesettur diye inanmalari akp nin yorumudur..
Yanıtla (15) (2)Toplumu milleti dinden imandan soğuttunuz bir zamanlar koşa koşa Cuma namazına giden insanlar gençler bile artık gitmiyor Cami kürsülerinden imamlarınız muhalefet partilerine üyelerine ve genel başkanlarına kafir diyor AKP'nin oy toplama makamı oldu Diyanet ve imamları milletin yaşam tarzına karışıyorsunuz kendiniz ise her türlü fırıldığa çeviriyorsunuz insanları cehennemle korkutup kendinize bu dünyada cennet hayatı kurdunuz saraylarda anlarda hamamlarda yaşıyorsunuz.
Yanıtla (18) (2)Diyanet'in aşındaki Ali erbaş açıklama yaptı camiler bomboş gençler İslam'dan uzaklaşıyor dedi Ey Ali Erbaş bunda Selim ayın da çok hiç durmadan AKP'ye ve Erdoğan'a oy toplamaktan ve 6 Bakanlığın bütçesini cebine indirmekten millete şükredin sabredin deyip kendi saltana sürerken zırhlı arabalara binerken AKP'nin ve Erdoğan'ın Propaganda işleri memuru gibi davranırsan din iman deyip her türlü yolsuzluğu zulmü yapıp inin içini boşaltırken Bir de neden millet İslam'dan soğuyor diyorsun.
Yanıtla (16) (2)Şunun herkesçe anlaşılması gerekli; hiçbir dayatma istenilen sonuca ulaştırmaz. Sadece düşmanını tahkim eder. Güzel ve iyi olan özgür ortamda anlaşılır ve gelişir.
Yanıtla (13) (0)Kur’anı Kerim’in hiç bir ayetinde saç- şagır/ şaağır- kelimesi geçmez, “harramtü galeyküm tefric eş’şaağır” demez, bu mezheplerin tarikatların kendi yorumu, hemen Nur suresi 31 göstermeyin orada da geçmez.İslam dini Hz.Muhammed’in vefat anından bu güne kadar hakim olan gücün( devlet şeyh ağa bey tarikat mezhep cemaat vs.) isteği doğrultusunda halka baskı, susturma, korkutma şeklinde kullanılmıştır, İran’da Suudi Arabistan’da Afganistan’da Türkiye’de olan budur,
Yanıtla (17) (3)Problemin sadece uygulamadan değil "teoriden de" kaynaklandığını kabul etmediğiniz sürece çağın ürettiği hiçbir meseleyi çözemezsiniz. Ne diyor adam? "Değerlerimizden vaz geçecek değiliz." Çevirisi: "Zulmümüz sürecek ama şimdilik dozunu azaltacağız. Fırsat bulduğumuzda yine yükseltiriz." Buyrun size nass.
Yanıtla (11) (2)ZORLA guzellik Olmaz..Hele örnek cezbedici hayatın yoksa cokkk zor..Sanirim kimse iran'a gidip yasamak istemez..Islam Cumhuriyeti ismi olmasina rağmen ilginc olani Musluman gitmez,.misal:Adam yazmis Baklava dukkani ama kimse gitmek ISTEMIYOR..ibret alalım ve Muhtesem Vatanimizi Sahip çıkalım..
Yanıtla (3) (0)Ahmet hocam tahlil ve resim enfes. İzninizle müslümanın müslümana "karınca duası" dayatması, sanki şöyle olmuyor mu : "-Hastane önünde aç kalmak zorunda kaldığını sandığımız birisine, ağzı kürdanlı, ucup halinde, tok bir nâdan, perhiz hatta oruç telkin ederek uzlet vaazı vermesine" benzemiyor mu ! Ucup, en iyi takvayı da çürütür.
Yanıtla (6) (0)Merve Kavakcı "da mağdur olmuştu . Maduriyeti karşılandı. Baş örtülü bacımıza Allah yürü kulum dedi. Bu bacımızda yazınızda örnek olarak verseydiniz iyi olurdu.
Yanıtla (14) (1)Lâik devlet hiçbir zaman dinsiz devlet demek olmaz Laiklik İslamın alt dallarından birini teşkil eder Hele hele devlet yönetiminde gerçekten islama göre hak,hukuk diyorsan laiklikdir
Yanıtla (4) (4)Bizdeki baş örtüsü yasağında hiç bir kadın baş örtüsü takıyor diye öldürülmedi . Ama hakarete maruz kaldı . Hemde başörtüsünü taktıkları halde . Erdoğan bu kadınlarımızı "Vitrin mankenleri"diye aşağıladı. Dünya duyarlı olmadı. Bunu niye örnek vermiyorsunuz? Ben derimki önce kendi evine bakacaksın kadınlarımızı kendi bekaası "Benim baş örtülü bacım" derken öbürüne hakaret etmeyeceksin.
Yanıtla (14) (1)Hocam bu dönemde dinde bahsetme dindar AKP yaşadıkları ve yaşattıklarını görüyorsun.Her gün dinde soğuyorum Bir Ecevit in yaşamına bak Kılıçdaroğlu 'nun yaşamına bak Devlet sırtında AKP 'lilerin yaşamına bak.Vallahi ben ve eşim 28 şubat döneminde zulum gördük ama manevi anlamda daha mutluyduk şu dindarların iktidarın nefret ediyorm ve kahroluyorum.
Yanıtla (18) (3)Müslümanım diyen mi Müslüman? Müslüman addedilenlerin uygulamalarını görerek "Müslümanlık buysa ben Müslüman değilim" diyen mi karşı çıktığı kişiden daha fazla Müslümanlığa yakın? Gerçek Müslümanlık ile sahte müslümanlık birbirine karışmış gibi gözükmekte. Yeni nesiller hangisine yönelmeli? Veya hangisinden kaçmalı? Gerçeği ve sahteyi nasıl arayıp bulacağız? İlk kilometre taşı: Kim insana ve topluma zarar veren bir yalan söylerse o Müslümanlığa uzaktır.
Yanıtla (13) (1)benim türkiyede gördüğüm, dini değil, keyfi yönetim. alabildiğine hukuksuzluk, alabildiğine çıkar. büyük şehirde yaşıyorum. eski dönemlerin samimi, saygı uyandıran dini yapıları da çözülmüş durumda, herşeye karşı alabildiğine lakaydlık. benim gördüğüm bu.
Yanıtla (21) (2)