Kamplaştırıcı yaklaşımını ulusal güvenlik stratejisiyle tescilleyen Trump’ın ‘tehdit diplomasisi’ bu kez BM’ye yansıdı. ABD Temsilcisi Haley, Kudüs kararının oylanacağı Genel Kurul’a 24 saat kala üye ülkelere şantaj gibi e-posta gönderdi: Aleyhimizde oy verenlerin ismini Beyaz Saray’la paylaşacağım.
ABD’de Donald Trump yönetimi, Kudüs konusunda uluslararası hukuku hiçe sayan tavrını açık tehdide dönüştürdü. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda bugün yapılacak oylama öncesi, ABD’nin Temsilcisi Nikki Haley’den diğer ülkelere tehdit mesajı gitti. Dış politika dergisi Foreign Policy’nin ele geçirdiği ve diğer ülkelerin BM temsilcilerine hitaben yazılan e-postada, “Oyunuzu vermeyi değerlendirirken, Başkan’ın ve ABD’nin bu oylamayı kişisel bir mesele olarak algıladığını bilmenizi isterim. Başkan bu oylamayı dikkatle izleyecek ve benden bize karşı oy kullanan ülkeleri rapor etmemi istedi. Bu mesele hakkında verilen her bir oyu not edeceğiz” ifadeleri yer alıyor. Haley mesajında bir yandan diğer ülkelerden de kendilerini takip ederek büyükelçiliklerini Kudüs’e taşımaları gibi bir talepleri olmadığını belirtirken, diğer yandan “Ancak bunu yapmanızın uygun olacağını düşünüyoruz” diyerek telkinde bulunmaktan da geri kalmadı. Haley iletisinde BM’yi işaret edip “Geçmişte yardım ettiklerimizin bizi hedef haline getirmesini beklemeyiz. ABD, kararımızı eleştiren oylamadan isimler alacak” ifadesini kullandı.
Nikki Haley, aba altından sopa gösteren tavrını Twitter’dan da sürdürdü. “Hiçbir ülke ABD’ye elçiliğini nereye açacağını söyleyemez” diyen Haley, elçiliklerini nereye açacaklarının ‘egemenlik hakkı’ olduğunu savundu. Doğu Kudüs’ün işgal altındaki Filistin toprağı olduğunu konusunda BM kararı bulunuyor. New York’taki BM Genel Kurulu’nda bugün yapılacak oylamada, ülkelerin üçte ikisi ‘evet’ oyu kullandığı takdirde tasarı kabul edilecek. Foreign Policy, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerin de tasarıyı kabul etmesinin beklendiğini öne sürdü.
ABD Başkanı donald Trump, 6 Aralık’ta Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etmişti. Karara dünyadan tepki yağmıştı. Geçen hafta Mısır tarafından BM Güvenlik Konseyi’ne sunulan Kudüs tasarısını, ABD veto hakkını kullanarak engellemişti. Konseyin diğer 14 üyesi ise ‘evet’ oyu kullanmıştı. Tasarıda, dünya ülkelerine uluslararası konsensüse uyulması ve elçiliklerini Kudüs’e taşımamaları çağrısı yapılıyordu.
TRUMP'TAN PARA ŞANTAJI
BM Temsilcisi Haley’in verdiği gözdağının ardından Başkan Trump açık açık ‘para’ tehdidinde bulundu. Beyaz Saray’da yapılan kabine toplantısı öncesinde gazetecilerin konuya ilişkin sorularına cevap veren Trump, Kudüs tasarısının lehine oy verecek ülkeleri maddi yardımları kesmekle tehdit etti: Yüzmilyonlarca hatta milyarlarca dolar yardım alıyorlar. Sonra da bize karşı oy kullanıyorlar. Bu oyları izliyoruz. Bırakın bize karşı oy versinler. O zaman bir sürü parayı elimizde tutmuş oluruz. Artık umrumuzda değil!
ÇAVUŞOĞLU: NE YAPACAKSINIZ, CEZALANDIRACAK MISINIZ?
Nikki Haley’in tehdidine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan yanıt geldi. New York’taki BM genel Merkezi’nde gitmeden önce havalimanında konuşan Çavuşoğlu, “Bu karardan sadece Müslümanlar değil Hristiyanlar da çok rahatsız oldu. Vicdanı olan herkes bu karara karşı durdu. Yarın yapılacak oylamadan önce tek başına kalan ABD’nin tehdit yöntemine başvurduğunu görüyoruz. Yani ne yapacaksanız isimleri alıp da. O ülkeleri cezalandıracak mısınız? Hiçbir onurlu millet hiçbir şerefli devlet bu tür baskılara boyun eğmez. ABD’nin bu yöntemden vazgeçmesi lazım” ifadelerini kullandı.