Fitch ve S&P’nin not hamleleri piyasalar üzerinde etkili olmadı. 88.390 puana çıkan Borsa İstanbul tarihi zirvesine yaklaştı, Türk Lirası karşısında dolar ise 3,69’a geriledi. Ekonomistler, Rusya ile normalleşen ilişkilerle turizm ve gıda sektörlerindeki yükselişin sürmesini bekliyor.
Fitch Ratings’in yatırım yapılabilir notumuzu düşürdüğü, S&P’nin ise görnümü durağandan negatife çevirdiği günlerde hem Borsa İstanbul’da (BİST) hem de Türk Lirası cephesinde bahar havası esiyor. Cuma gününü 88 bin 390 puandan kapatan ve tarihi zirvesi 93 bin 178 puan seviyesine doğru istikrarlı bir şekilde yükselişini sürdüren Borsa İstanbul’da özellikle turizm ve gıda sektörü hisseleri ralli yaptı. Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerin, uçak krizinden önceki haline hızla gelmeye başlaması, Rusya’ya ihracat rakamlarında ve Rusya’dan Türkiye’ye gelen turist sayısında artış beklentilerine neden oldu. Astana’da Suriye konusunda masadan ortak mutabakat ile kalkan iki ülke, piyasaların bu yöndeki beklentilerini de güçlendirdi.
Borsa İstanbul’da hesaplanan sektör endekslerinden gıda-içecek ocak ayında yüzde 17,1 getiri sağlarken, turizm sektörüne yatırım yapanların ortalama kazancı da yüzde 12,3 oldu. BIST 100 endeksi, yılın ilk ayında yüzde 10,4 yükseldi. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Destek Yatırım Araştırma Müdürü Murat Tufan, Rusya’ya ihracatta gıda ile içecek ürünlerinin ilk 3 sırada yer aldığını, bu sektörlerdeki kar rakamlarının talepteki dalgalanmalara karşı çok hassas olduğunu ifade etti.
Tufan, bu yıl itibarıyla hükümet harcamaları ve özel sektöre verilen teşviklerin büyüme anlamında Türkiye’nin ekonomik tablosunu kuvvetlendirdiğini ve yatırımcının risk iştahını kabarttığını, bu senaryoda, bankacılık, ulaştırma ve inşaat sektörlerinin ön plana çıktığını kaydetti. Bankacılık sektöründe ucuzlayan hisselerle TCMB’nin sıkı para politika adımlarının endeksi güçlü tutabileceği algısının bu sektör hisselerini cazip kıldığını ifade eden Tufan, “Ulaştırmada da Rusya ile yeniden yeşeren ilişkiler kendini gösteriyor. 2017’de turist sayımızda beklenen artış, havayolu şirketleri üzerinden bu endeksi öne çıkarıyor. Devletin teşvik planlarıyla birlikte Rusya’daki yatırımların artması ile inşaat sektörü de Borsa İstanbul’da da primli bir yıl geçirebilir” değerlendirmesinde bulundu.
ALGI OPERASYONU BAŞARILI OLMADI
Kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye üzerine oynamaya çalıştıkları ekonomik algı operasyonlarının boşa çıktığını söyleyen Türkiye Esnaf Ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Not indirimi tutmadı. Dolar değer kaybediyor, yabancı yatırımcı kaçmıyor, borsa yükseliyor. Karanlık ellerin Türkiye’yi karşı başlattıkları ekonomik savaş başarılı olmadı” dedi. Bu atakla, Türkiye’nin yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürülmeye çalışıldığını hatırlatan Palandöken, “Ülkemize para akışını durduramadılar. Katarlılar 1,3 milyar dolar ödeyerek Digiturk’ü aldılar. Banvit’e Brezilyalılar talip oldu. GulfNavigation Holding ve Polimar Denizcilik Türkiye, ortaklık anlaşması imzaladı. Bunların hepsi yabancı sermayenin Türkiye’ye olan ilgisinin göstergesidir. Yani yabancı yatırımcı geri geliyor” ” şeklinde konuştu.
BU DEFA POZİTİF AYRIŞTIK
Alnus Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Burak Demirpehlivan daha önce TL’deki değer kaybının arkasında genel anlamda küresel dolar talebine bağlı hareketlilikten söz edilebileceğini belirterek, “Buna karşın bu hafta TL tüm gelişmekte olan ülke para birimleri sepetinde ciddi anlamda ayrışarak değer kazandı” dedi. Bu haftaki pozitif ayrışmanın arkasında, TL’nin, sene başından bu yana gösterdiği negatif performans sırasında şiddetli volatilite fiyatlamasına maruz kalmasının etkili olduğunu ifade eden Demirpehlivan, bir nevi baz etkisi yaratan bu yüksek volatilitenin, 2009’dan bu yana görülmemiş şekilde fiyatlandığına dikkati çekti. Demirpehlivan, yıl başından bu yana performansı incelendiğinde TL’nin hala yüzde 5’lik negatif bir performansa sahip olduğuna dikkat çekti.