Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda vahşice katledilen ve cesedi aylardır bulunamayan Kaçıkçı hakkında konuşan Prens Selman "Kaşıkçı cinayetinin politik olarak istismarından vazgeçilmeli" dedi. "Her kim olursa olsun, adaleti sağlamak için mevcut delilleri Suudi mahkemesiyle paylaşmalı" ifadelerini kullanan Prens Selman'ın, açıklamalarını AFP "Selman isim vermeden Türkiye'ye seslendi" başlığıyla duyurdu.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili konuştu. Şarkul Avsat gazetesine açıklamalarda bulunan Veliaht Prens Selman "Kaşıkçı cinayetinin politik olarak istismarından vazgeçilmeli" dedi.
Olanları 'çok acı bir suç' olarak değerlendiren Prens, Selman ülkesinin dava ile ilgili titiz bir soruşturma gerçekleştirerek adaleti sağlamaya çalıştığını iddia etti. Prens Selman, gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti şüphelilerinin hükümet çalışanları olduğunu, tamamen hesap verilebilirlik istediklerini de savundu.
"SELMAN İSİM VERMEDEN TÜRKİYE'YE SESLENDİ"
"Kaşıkçı'nın ölümü çok acı verici bir suçtur. Bu olayı siyasi olarak kullanmaya çalışan her kim olursa bunu durdurmalı ve adaleti sağlamak için mevcut delilleri Suudi mahkemesiyle paylaşmalı"ifadelerini kullanan Prens Selman'ın, açıklamalarını AFP "Selman isim vermeden Türkiye'ye seslendi" başlığıyla duyurdu.
Kaşıkçı cinayeti ile Türkiye hakkındaki bir soruyu da cevaplayan Prens Selman "Kaşıkçı bir Suudi Arabistan vatandaşıydı ve bu yaşananlar kuşkusuz acı verici ve talihsizdir. Krallık bütün gerekenleri yaptı ve yargı süreci devam ediyor. Krallık'ta yargı bağımsız bir konumdadır. İki kutsal caminin ev sahibi olarak Türkiye de dahil bütün İslam ülkeleriyle güçlü bağlarımız olsun istiyoruz "dedi.
Öte yandan Selman, bölgedeki bütün ülkelerle güçlü ilişkiler kurmak istediğini belirterek Ülkemizin güvenliğini ve istikrarını sağlamak istiyoruz ve ülkemiz ile birlikte İslam dünyasının çıkarlarına karşı olacak bir duruma düşmek istemiyoruz" diye konuştu.
NE OLMUŞTU?
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, nişanlısı Hatice Cengiz ile evlenebilmek için gerekli belgeleri almak üzere 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na gitmiş ve kendisinden haftalarca haber alınamaması üzerine başlatılan soruşturmada öldürüldüğü ortaya çıkmıştı.
Türk yetkililer, Kaşıkçı'nın başkonsoloslukta işkence gördüğüne ve öldürüldüğüne dair ses ve görüntü kayıtları olduğunu ve bunların dost ülkelerin istihbarat birimleriyle paylaşıldığını ifade etmişti. Ancak kayıtlara dair kanıt paylaşılmamıştı.
S. Arabistan, Kaşıkçı'nın kaybolduğu haberi ortaya çıkmaya başladığında önce 'öldürülmediğini' öne sürmüş, daha sonra da 'sorgu sırasında çıkan kavgada öldürüldüğünü' söylemişti.
