15 Temmuz’un çatı davasında savunma yapan Üsteğmen Güngör’ün ‘İki gün odamda saklandım’ savunmasını deliller yalanladı. Görüntüler Güngör’ün sabaha kadar silah taşıdığını gösterdi.
15 Temmuz’un 221 sanıklı çatı davasında Genelkurmay Personel Başkanlığında görevli eski Üsteğmen Abdullah Şevki Güngör savunma yaptı. 15 Temmuz günü silahı yanında olmadan bir ay önce yazılmış şube içi nöbetini tuttuğunu ifade eden Güngör, saat 12.00 ile 20.00 arasında da Çakmak Salonu’nda YAŞ provasına katıldığını anlatarak şöyle devam etti: “Toplantı sonrasında Daire Başkanı Mehmet Partigöç bir sorun olduğunu, derhal güvenlik almamızı istedi. Boş silahları alarak söylenen Meclis kapısı bölgesine gittik. Ardından ortalık karışınca koktum ve kaçmak istedim. Fakat ÖKK personeli olduğunu değerlendirdiğim, rütbesi sökük, yüzü maskeli bir personel kafama silah dayadı. ‘Bir yere gidemezsin, 20 kişiyi öldürdük seni de öldürürüm’ deyince karşı çıkamadım, beklemek zorunda kaldım. Tekrar kaçmaya çalıştım, revire indim. Oradaki televizyondan saat 06.30’da, darbe girişimi olduğunu öğrendim. Kaçamayacağımı anlayınca da kendimi odama kilitledim. 17 Ocak sabahına kadar odamda kaldım.” Çapraz sorgusu sırasında eski Üsteğmen Güngör, kendisine gösterilen fotoğrafları kabul ederek elinde bulunan silahı kimsenin almaması için aldığını, bir başka fotoğrafta ise elindeki üç silahı bir albayın istemesi üzerine silahlıktan getirdiklerini iddia etti. Sanık yüzbaşı mühimmat sandığını ise silahlara şarjör temini için isteyen albaya getirdiklerini savundu. Mahkeme Başkanı Oğuz Dik’in “Kim silah almanızı istedi?” sorusu üzerine de Güngör, “Doğan Öztürk” yanıtını verdi.
DURUŞMADA ‘YÜZBAŞI DREYFUS’ TARTIŞMASI
Savunmasında Bozan’ın kendisini Fransa’da 1894’te haksız yere casuslukla suçlanarak vatan haini ilan edilen ve 12 yıllık yargılama sonunda aklanan Yüzbaşı Alfred Dreyfus’a, Mahkeme Başkanını da yazılarıyla onu savunan yazar Emile Zola’ya benzetmesi duruşmayı izleyenlerin tepkisine neden oldu. Şehit yakınları avukatı Fatih Atalay ise “Emile Zola’dan bahsettiniz. ‘Oğuz Dik’in Emile Zola olmasını istiyoruz’ dediniz. Ben, Dik’in ve tüm hakimlerin Emile Zola değil Hz. Ömer adaletiyle hak isteyene hakkını vermelerini, baş isteyenin başını kesmelerini istiyorum” dedi.
