Meksika Devlet Başkanı Obrador, ABD'ye iadesi reddedilen Wikileaks'in kurucusu Assange'a siyasi sığınma hakkı vermek için İngiltere hükümeti ile görüşeceklerini açıkladı.
Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador, ABD'ye iadesi reddedilen Wikileaks'in kurucusu Julian Assange'a siyasi sığınma hakkı vermek için İngiltere hükümeti ile görüşeceklerini belirtti.
Obrador, düzenlediği basın toplantısında, Assange'nin ABD'ye iade talebinin reddedilmesi kararını kutladı ve bunu "adaletin zaferi" olarak değerlendirdi.
AFFEDİLMESİ VE SERBEST BIRAKILMASI İÇİN ÇAĞRI
Assange'ın serbest kalmasından yana olduğunu belirten Obrador, "Assange'ın özgür kalması ve Meksika'nın kendisine siyasi sığınma teklif edebilmesi adına İngiltere hükümetine başvurunun yapılması için Dışişleri Bakanından gerekli işlemleri yapmasını isteyeceğim" ifadesini kullandı.
Obrador, ülkesinin sığınma hakkı konusundaki hassasiyetine değinerek, "Ancak sığınma hakkı elde eden kişinin hiçbir ülkenin siyasi meselelerine müdahale etmemeye özen gösterme sorumluluğu bulunmaktadır." şeklinde konuştu.
Assange'ın affedilmesi ve serbest bırakılması çağrısı yapan Obrador, ülkesinin Assange'a sığınma hakkı vereceğini ve kendisine koruma sağlayacağını vurguladı.
JULIAN ASSANGE'IN DAVASI
İngiltere'de hakim Vanessa Baraitser, Assange'ın, iade edilmesi durumunda intihar edebileceğini belirterek ABD'nin talebini reddetmişti.
ABD, Londra'nın dışındaki Belmarsh Hapishanesi'nde tutulan 49 yaşındaki Assange'ı bilgisayar korsanlığı ve casusluğun da aralarında olduğu 18 suçtan yargılamak için İngiltere'den iadesini istiyordu.
İade edilmesi durumunda 175 yıla kadar hapis cezası alabileceği belirtilen Assange'ın destekçileri ve avukatları, Assange'ın yaptıklarının gazetecilik faaliyeti olduğunu, suçlamalarda siyasi amaç güdüldüğünü, akıl sağlığının risk altında olduğunu ve ABD hapishanelerindeki koşulların İngiltere'nin insan hakları yasalarını ihlal ettiğini belirtiyordu.
Basın örgütleri de Assange'ın yayımladıkları nedeniyle yargılanmasının kötü bir örnek oluşturacağını ve bundan sonra ABD'nin herhangi bir gazeteciyi casusluk suçlamasıyla yargılayabileceğini vurguluyordu.
