2021'de Hakk'a yürüyen Sezai Karakoç'un 'Mona Roza' şiiriyle edebiyat dünyasının ilgi odağı olan 94 yaşındaki Muazzez Akkaya sınıf arkadaşı şairin Şehzadebaşı Camii'nin haziresinde bulunan mezarını ziyaret etti.
SALİHA SULTAN
Türk şiirinin önde gelen şairlerinden Sezai Karakoç’un 'Mona Roza' şiirini yazdığı Muazzez Akkaya, merhum şairin mezarı başında görüntülendi. Akkaya, 16 Kasım 2021'de Hakk'a yürüyen şair Karakoç'un Şehzadebaşı Camii haziresinde bulunan mezarını ziyaret etti. 94 yaşındaki Akkaya'nın 1950'li yıllarda sınıf arkadaşı olan Karakoç'un mezarı başında dua ettiği fotoğrafı araştırmacı-yazar Fahrettin Gün sosyal medya hesabından paylaştı.
Fotoğrafta Karakoç'un mezar taşının henüz yapılmamış olması Akkaya'nın ziyaretini şairin vefatından kısa bir süre sonra yaptığına işaret ediyor
Karakoç'un 'Mona Roza' şiiri, içinde barındırdığı gizemli aşk hikayesiyle Türk edebiyatının ilgi odağı oldu. Şir, şairin duygu dolu satırları, her kıtaya sevdiği kadının isminin harflerini akrostiş yöntemiyle kazımasıyla dikkati çekiyor. Baş harflerin tamamı okunduğunda 'Muazzez Akkayam' isminin ortaya çıktığı şiir 1980'lerden itibaren elden ele dolaşarak efsaneye dönüştü.
'Mona Roza' şiirinin perde arkasındaki efsaneye göre Mülkiye Mektebi’nin 1950’li yıllardaki öğrencileri Cemal Süreya ve Sezai Karakoç, gönlünü sınıf arkadaşları Muazzez Akkaya’ya kaptırdı. Aynı zamanda yakın arkadaş olan, birbirlerine Akkaya’ya yazdıkları şiirleri okuyan iki büyük şair, genç kadın için kaybeden tarafın soy isminden bir harfi eksilteceği bir iddiaya tutuştu. Akkaya için en güzel şiiri yazanın kazandığı iddiada, kaybeden taraf ise soyisminden bir harfi eksiltti. İddiayı kaybeden şair 'Süreyya' olan soy harfini 'Süreya' olarak kullanmaya başladı.
Sezai Karakoç
YAŞARKEN GÖRMÜŞ, TANIYAMAMIŞTI
Mona Roza olarak bilinen Akkaya, yıllar boyunca edebiyatın ilgi odağı oldu. Hayatı boyunca evlenmeyen Karakoç'un sessiz kaldığı hikayede, Akkaya ilk kez 2011’de geyve.com yazarı Şeref Elma’ya konuşarak, şiirinden yazıldığı süreçte haberi olmadığını belirtti, “Şiirle falan aram yoktu, matematiğe daha ilgiliydim” dedi. Akkaya bu röportajın ardından bir banka reklamında rol aldı. Karakoç’un vefatının ardından aynı gün, 16 Kasım’da OdaTV’ye konuşan Akkaya, “Sezai Karakoç’u vefatından bir ay kadar önce Fenerbahçe sahilinde gördüm. Karşıdan yürüyordu ve o kadar dikkatli bana bakıyordu ki... Ama beyaz saçları, sakalları olunca tanıyamadım. Bir süre sonra gazetede vefat ilanını görünce onun Sezai Karakoç olduğunu anladım. Eğer o olduğunu bilseydim, bir kafede oturup beraber bir kahve içmek isterdim” dedi.
MONA ROZA
Mona Roza. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister.
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Roza. Siyah güller, ak güller.
Ulur aya karşı kirli çakallar,
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.
Mona Rozabugün bende bir hal var.
Yağmur iri iri düşer toprağa,
Ulur aya karşı kirli çakallar.
Açma pencereni perdeleri çek,
Mona Rozaseni görmemeliyim.
Bir bakışın ölmem için yetecek.
Anla Mona Rozaben bir deliyim.
Açma pencereni perdeleri çek.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi,
Bende çıkar güneş aydınlığına.
Bir nişan yüzüğü bir kapı sesi.
Seni hatırlatır her zaman bana.
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur.
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar,
Işıksız ruhumu sallar da durur.
Zambaklar en ıssız yerlerde açar.
Ellerin, ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi.
Ellerinden belli olur bir kadın,
Denizin dibinde geziyor gibi.
Ellerin, ellerin ve parmakların.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Saat onikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana,
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar.
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona.
Akşamları gelir incir kuşları,
Konarlar bahçemin incirlerine.
Kiminin rengi ak kiminin sarı.
Ah beni vursalar bir kuş yerine.
Akşamları gelir incir kuşları.
Ki ben Mona Rozabulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında.
Hayatla doldurur bu boş yelkeni.
O masum bakışların su kenarında.
Ki ben Mona Rozabulurum seni.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza.
Henüz dinlemedin benden türküler.
Benim aşkım uymaz öyle her saza.
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler.
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza.
Artık inan bana muhacir kızı,
Dinle ve kabul et itirafımı.
Bir soğuk, bir mavi, bir garip sızı
Alev alev sardı her tarafımı.
Artık inan bana muhacir kızı.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak,
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış.
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
Yağmurdan sonra büyürmüş başak.
Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kuş tüyüne.
Bir tüy ki can verir gülümsesen,
Bir tüy ki kapalı geceye güne.
Altın bilezikler o kokulu ten.
Mona Roza. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister,
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Roza. Siyah güller, ak güller.