Gaziantep’ten iki gün sonra Irak’ta bir çocuğun bombalı yelekle yakalanması, ‘çocuk canlı bomba’ dehşetini dünya gündemine taşıdı. Ancak bu yeni bir durum değil, “Bomba seni öldürmeyecek” diye kandırılan çocuklar da var, militanlarla evlenmediği için canlı bomba olmaya zorlanan da...
[Karar]
VOLGA KUŞÇUOĞLU
Gaziantep’te 20 Ağustos’ta bir düğün sırasında 12-14 yaşlarında olduğu söylenen bir çocuk tarafından düzenlenen intihar saldırısı, son dönemde sık sık terör eylemlerine hedef olan Türkiye’de dehşeti yeni bir boyuta taşıdı. Ardından dün sabah saatlerinde, Irak’ın Kerkük şehrinde 13 yaşında bir çocuk, üzerinde bombalı yelekle yakalandı. Ajanslara düşen görüntülerde, Iraklı güvenlik güçlerinin çocuğun üzerindeki bombalı yeleği sökme anları görüldü. Bu iki olay, IŞİD ve diğer radikal örgütlerin çocukları canlı bomba olarak kullanma taktiğini yeniden gündeme getirdi. Çocuklar tarafından daha önce düzenlenen intihar saldırılarına bakıldığında, radikal örgütlerin çocukları çeşitli şekillerde kandırdığı veya zorladığı görülüyor.
Çocuk canlı bomba böyle yakalandı
13 YAŞINDA KAÇIRILDI, CANLI BOMBA YAPILDI
2012 yılında Pakistan’da kaçırılan Abdül Samet, Afganistan’ın Kandahar eyaletine gözleri bağlı halde getirilmişti. Eylem yerine bırakıldıktan sonra gözlerini açan çocuk, bir anda dehşete düşmüş ve çığlık çığlığa ağlamaya başlamıştı. Çocuğun etrafında insanlar toplanmış, polis ekipleri gelerek üzerindeki bombalı yeleği çıkarmıştı. Daha sonra Telegraph gazetesinin Afganistan muhabiri Ben Farmer’a konuşan çocuk, Taliban militanlarının boynuna bir muska taktığını ve “Bombalar bizi değil, yalnızca Amerikalıları öldürür. Allah seni koruyacak” dediğini söylemişti. İntihar eylemcisi olarak kullanılan çocukların ölmeyeceklerine inandırılması, dehşetin boyutlarını ortaya koyuyordu.
OKUL KATLİAMINI FEDAKAR GENÇ ÖNLEDİ
7 Ocak 2014’te, 17 yaşındaki Aitzaz Hasan, iki arkadaşıyla birlikte Pakistan’ın Hangu bölgesindeki okulunun kapısında bekliyordu. Bu sırada 20 yaşlarında bir adam yanlarına yaklaştı ve “Okula giriş izni almak istediğini” söyledi. Konuşma sırasında Hasan’ın arkadaşlarından biri, adamın üzerinde bir canlı bomba düzeneği olduğunu fark etti. Adamın amacı liseyi kana bulamaktı. Arkadaşları okulun içine doğru kaçarken, Hasan adamın üzerine atladı. Adamla boğuşurken bomba düzeneği infilak etti. Ağır yaralanan Hasan hastanede hayatını kaybetti. Hasan ve terörist dışında saldırıda yaralanan olmadı. Hasan’ın fedakarlığı, okulun bahçesinde ve etrafında bulunan yüzlerce öğrencinin hayatını kurtarmıştı.
CANLI BOMBA EYLEMİNE BABASI GÖNDERDİ
Bu yıl Şubat ayında IŞİD tarafından yayınlanan propaganda amacıyla yayımlanan bir dizi fotoğrafta bir adam, bir çocuk ve her tarafı el yapımı zırhla kaplanmış bir araç görülüyordu. 11 yaşındaki Ebu İmara el-Omri, elinde silahla uzaklara bakıyor, babası olduğu açıklanan kişinin elini öpüyor ve daha sonra araca biniyordu. Suriye’nin Halep kentine yakın bir köyde geçen olayda, IŞİD militanları ve babası tarafından beyni yıkanan çocuk, kısa süre sonra bombalı araçla birlikte havaya uçacaktı.
ANNESİNİN BULUNDUĞU YERE CANLI BOMBA OLARAK GÖNDERİLDİ
9 Şubat’ta, Nijerya’da bulunan Dikve göçmen kampına 16-17 yaşlarında üç kız girdi. Bunlardan ikisi üzerlerindeki bomba düzeneğini infilak ettirdi, patlama nedeniyle 58 kişi öldü. IŞİD’in Nijerya kolu Boko Haram tarafından “Cennete gidecekleri” söylenen üç kızdan birinin annesi de bu kampta bulunuyordu. Kız üzerindeki bombayı patlatmadı, güvenlik güçlerine teslim oldu. Daha sonra ‘Hauwa’ takma adıyla BBC’ye konuşan kız, Boko Haram tarafından bir yıldan uzun süre önce kaçırıldığını ve örgütün elinde bulunduğu süre içinde iki militanla evlenmeye zorlandığını söyledi. İki ‘kocası’ kendisini boşadıktan sonra sıra üçüncü kişiye gelmiş, ancak Hauwa evlilik kılıfında seks kölesi olmayı kabul etmemişti. Bunun üzerine militanların ona sunduğu seçenek, canlı bomba olmaktı. Boko Haram militanları, kıza “Manevi problemlerinin olduğunu, bunun ancak bu şekilde temizlenebileceğini söylemişti.