Suriye savaşında Esad’ı ayakta tutan güçler, karşılığını ülkeyi paylaşarak alıyor. Rusya’nın ardından İran da Şam rejimiyle kapsamlı bir anlaşma yaptı. İran’a Akdeniz kıyısına erişiminin güvence altına alındığı anlaşma, telekomünikasyon, enerji ve tarım gibi alanları da kapsıyor.
Suriye’de bir yandan krizin siyasi çözümü için girişimler sürerken, bir yandan da büyük yıkıma uğrayan ülkenin yeniden inşası için çalışmalar devam ediyor. Suriye Başbakanı İmad Hamis, önceki gün İran’ın başkenti Tahran’a resmi ziyarette bulundu. Bir dizi temas gerçekleştiren Hamis, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri ve ile bir araya geldi. Taraflar, önemli anlaşmalara imza attı. Buna göre Suriye’de telekomünikasyon, tarım, madencilik ve enerji alanlarında İran’a önemli imtiyazlar veriliyor. Ayrıca İran’ın Akdeniz’e erişimi de garanti altına alınıyor. Böylece İran’ın, Basra Körfezi’ndeki kaynaklardan elde ettiği petrolü, Akdeniz üzerinden ihraç etmesinin de yolunun açılacağı belirtiliyor. Suriye’de 2011’in mart ayında başlayan savaşta Esad rejiminin en büyük destekçisi konumunda olan İran’ın, bu sayede savaşa yaptığı yatırımın karın toplamak amacında olduğu belirtiliyor.
İran, daha önce Suriye rejimine 10 milyar dolar tutarında kredi vermişti. İran Devrim Muhafızları’na bağlı yüzlerce komutanın yanısıra, İran’daki Afgan ve Pakistanlı mültecilerden oluşan gruplar, Hizbullah ve Iraklı Şii milisler, Suriye’de Esad rejiminin yanında savaşıyor. Suriye rejimi, daha önce de Rusya ile çeşitl anlaşmalar yapmıştı. Rusya’ya Tartus’taki deniz üssünün yanısıra Lazkiye’de de hava üssünün verilmesi karara bağlanmış, ayrıca Rus ordusunun Suriye’deki bütün faaliyetlerinden, Şam rejiminin sorumlu sayılacağı kabul edilmişti. İki ülke 850 milyon dolar tutarında bir de altyapı anlaşmazı imzalamıştı.
Hamis, Tahran’da İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Cihangiri tarafından karşılandı. Tahran’daki Sadabad Sarayı’nda görüşen ikili, daha sonra bir basın toplantısı düzenledi. Burada Cihangiri, iki ülkenin Suriye savaşında son dönemde elde ettikleri kazanımları korumasının gerekliliğine vurgu yaptı. Ayrıca 1980’lerde yaşanan ve sekiz yıl süren İran-Irak savaşını hatırlatan Changiri, Suriye’nin o dönemde İran’ın yanında durduğunu, İran’ın ise Suriye’de altı yıldır devam eden savaşta Şam rejimini desteklediğini dile getirdi. Hamis ise Beşar Esad’ın babası ve Suriye’nin eski diktatörü Hafız Esad ile İran Devrimi’nin lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni arasındaki iyi ilişkileri anımsatarak, bu ilişkilerin bugün de sürdüğünü ifade etti. Hamis, dün ise İran Cumhurbaşanı Hasan Ruhani ile bir araya geldi. Ruhani, görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısında Halep’in geri alınmasının, bölgeye istikrarın gelmesi için kilit önemde bir gelişme olduğunu söyledi. İki lider ayrıca Suriye’de 30 Aralık’tan bu yana devam etmekte olan steşkes rejiminin de ülkeye kalıcı barışın gelmesi için önemli olduğunu vurguladı. Halep, geçen yıl sonunda Esad rejimi ve müttefiklerinin eline geçmiş, bunun ardından Suriyeli muhaliflerin elinde şehir merkezi olarak yalnızca İdlib kalmıştı
TAHRAN’DAN RUSYA’YA ASTANA BASKISI
Suriye’deki krizin siyasi çözümü için 23 Ocak’ta Kazakistan’ın başkenti Astana’da başlaması planlanan görüşmeler öncesinde, ABD’nin katılımına ilişkin farklı sesler geliyor. Astana’daki görüşmelerin başlaması kararını veren ülkelerden Rusya ve Türkiye, zirveye ABD’nin de katılmasından yanayken, İran buna karşı çıkıyor. İran lideri Ayetullah Ali Hamaney’in başdanışmanı Ali Ekber Velayeti, resmi temaslarda bulunmak üzere Tahran’da gelen Suriye Başbakanı İmad Hamis ile yaptığı ikili görüşmenin ardından basın toplantısında yaptığı konuşmada, ABD’nin gözlemci sıfatıyla bile Astana müzakerelerinde yer almasına karşı olduklarını açıkladı. Velayeti, “ABD’nin gözlemci olarak da görüşmelerde bulunmasına karşıyız. ABD, katılırsa sadece gözlemci olmakla yetinmez. İran, Türkiye ve Rusya birlikte çalışarak bu sorunu çözmeli” dedi. Velayeti, Türkiye ve Rusya’nın ABD’nin Astana müzakerelerine katılmasına olumlu yaklaşsalar bile İran’ın buna olumlu bakmayacağının altını çizdi. Velayeti, Suudi Arabistan ve Katar’ın da Suriye görüşmelerine katılmasına karşı olduklarını kaydetti.
ZARİF’TEN SUUDİLERE ZEYTİN DALI
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, ülkesinin bölgedeki en büyük rakibi Suudi Arabistan’a olumlu mesajlar vererek iki devletin Suriye ve Yemen’deki çatışmaların çözümü için işbirliği yapması gerektiğini söyledi. Tahran ve Riyad yönetimleri, bu ülkelerde karşıt güçleri destekliyor. İsviçre’nin Davos kentindeki Dünya Ekonomik Forumu’nda konuşan Zarif, iki ülkenin geçen yıl Lübnan’daki cumhurbaşkanlığı krizinin çözümü için işbirliği yaptığı ve bunda başarılı olduğunu hatırlatarak, ortak çalışmanın Suriye ve Yemen’e de taşınması gerektiğini ifade etti. Suud ve İran yönetimlerinin anlaşması sonucu, Lübnan’da uzun süre seçilemeyen Cumhurbaşkanlığına İran’ın desteklediği Hizbullah’a yakın Mişel Avn getirilmişti.
SURİYE’YE KALICI YERLEŞME MUTABAKATI
İran Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı İshak Changiri ile Suriye Başbakanı İmad Hamis arasında yapılan beş anlaşma şunları kapsıyor:
İranlı bir telekomünikasyon şirketi, Suriye’de cep telefonu şebekesi kuracak.
İran’ın petrol işleme santali kurması için beş bin hektarlık bir alan tahsis edilecek.
Beş bin hektarlık bir alan, tarım yapılması için İran’a verilecek.
Palmira şehrinin güneyinde bulunan fosfat madenlerini, İranlı bir şirket işleyecek.
Suriye’deki büyük baş hayvan çiftlikleri, Şam ve Tahran tarafından ortak işletilecek.