Artık her ev kendi elektriğini üretecek. KTÜ öğrencileri TÜBİTAK destekli projesinde güneş panelleriyle birlikte her ev küçük elektrik santrali halini alacak.
inelenebilir enerjiyle birlikte artık her ev potansiyel üretim tesisi olacak. Güneş enerjisi sistemi kurulan evler, elektriği de üreterek hem kullanıcıya hem de ekonomiye katkı sağlayacak. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümünce yürütülen projeyle evlerde güneş enerjisiyle üretilecek elektrikle konut sahiplerine gelir sağlanması hedefleniyor.
Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Hakkı Altaş danışmanlığında doktora öğrencileri Recep Çakmak ve Yahya Danayiyen’in tez çalışmasında, ‘Güneş Enerjisinden Beslenen Ev ve Şebekelerde Enerji Verimliliğinin Arttırılması’ konulu AR-GE projesi hazırlandı. Doktora öğrencileri Çakmak ve Danayiyen ile yüksek lisans öğrencisi Sibel Çevik ve Ahsen Ulutaş’ın da katıldığı ve prototipi hazırlanan projeyle tüketicilerinin elektrik faturası tutarının düşürülmesi, dağıtım şebekesindeki kayıpların azaltılması ve şebekenin ömrünün uzatılması hedefleniyor. Hem dünyada hem de Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminin arttığını belirten Altaş, doktora tezi kapsamında TÜBİTAK destekli, 300 bin lira maliyetli projenin hazırlandığını anlattı.
Projeyle evlerin çatıları ve güneşe bakan cephelerinin güneş panelleriyle kaplanacağını, böylece konutların hem tüketim hem de üretim yapacağını ifade eden Altaş, “Üretim yapan tüketiciler de olacak. Evinin yapısal özelliğine bağlı olarak duvarına ya da çatısına konulan panelle ürettiği elektriği, tüketmezse elektrik şebekesine satabilecek. Böylece tüketici, üretici olarak para kazanabilecek” dedi. Recep Çakmak konvansiyonel şebekelerde elektriğin, üretiminin yapıldığı yerden tüketiminin yapılacağı yere taşınması ve dağıtılmasının kayıplara yol açtığını savunarak, “Kayıpların fazla olması elektrik şebekesinin verimini düşürmektedir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artmasıyla evlerin çatıları dahi elektrik üreten küçük birer santral haline gelebilmektedir. Projemizi başarıyla sonuçlandırdığımızda dağıtım sistemlerindeki kayıpları azaltacak ve yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye entegrasyonunda ortaya çıkan problemleri ortadan kaldırmaya yönelik yöntemler geliştirmiş olacağız” ifadelerini kullandı.