Dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Kerem Gökay Öner, 30 Aralık 2022'de silahlı saldırıda öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinin ardından kaçan eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş'ın gözaltına alınmasına ilişkin polis tutanağının sahte olduğunu iddia ederek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu
30 Aralık 2022'de Ankara'da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayeti soruşturmasında görev yapan dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Kerem Gökay Öner, eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş'ın kendisinin başında bulunduğu ekip tarafından dönemin MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz'un evinde gözaltına alındığını belirterek, gözaltı işlemini gerçekleştiren dört polisin tanık olarak ifadelerinin alınmasını ve sahte tutanağı hazırlayan polislerin yargılanmasını talep etti.
Eski Ülkü Ocakları Yöneticisi Tolgahan Demirbaş ve MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz
GÖZALTI TUTANAKLARINDA ÇELİŞKİLER
Sinan Ateş'in 30 Aralık 2022 tarihinde işlenen cinayetinin ardından, tetikçi Eray Özyağcı'yı Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel ile İstanbul'a götürdüğü iddia edilen Tolgahan Demirbaş, 31 Aralık 2022 gecesi Ankara'nın Bağlıca Mahallesi'nde gözaltına alınmıştı. O dönem çıkan haberlerde, Demirbaş'ın Olcay Kılavuz'un evinde gözaltına alındığı iddia edilmişti. Ancak Ankara Emniyet Müdürlüğünün 31 Aralık 2022 tarihinde saat 23.45'te hazırlanan "yakalama tutanağında" Demirbaş'ın Bağlıca Mahallesi Selahattin Eyyübi Caddesi üzerinde bir araçta yakalandığı belirtiliyordu. Dönemin Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal da mahkemedeki savunmasında, Demirbaş'ın bir evde değil sokakta gözaltına alındığını öne sürmüştü.
KEREM GÖKAY ÖNER'DEN SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU
DW Türkçe'den Alican Uludağ'ın haberine göre; dönemin Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Kerem Gökay Öner, avukatı Suna Öztaşdönderen aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına 3 Temmuz'da sunduğu suç duyurusu dilekçesinde, Tolgahan Demirbaş'ın sokakta yakalandığı belirtilen polis tutanağının "sahte" olduğunu ve bu tutanağın Demirbaş'ı gözaltına almayan polisler tarafından hazırlanarak imzalandığını iddia etti.
OLAY GECESİ YAŞANANLAR
Suç duyurusu dilekçesinde, Kerem Gökay Öner'in 31 Aralık gecesi Ankara'nın Mamak ilçesine bağlı Akdere Mahallesi'nde dört kişinin öldüğü aile içi şiddet olayını takip ettiği belirtildi. Bu sırada Asayiş Şube Müdürü Oben Özay'ın, Öner'i arayarak acil bir görev için bir konuma intikal etmesini istediği ifade edildi. Öner'e gönderilen konum bilgisi ile birlikte yaklaşık 40 dakika uzaklıkta bulunan adrese doğru yola çıktığı aktarıldı.
Öner, daha sonra Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal'ı arayarak olayın detaylarını öğrenmek istedi. Ancak Aykal'ın, durumun hassas olduğunu belirterek gerekli bilgileri olay yerine intikal ettikten sonra vereceğini ilettiği belirtildi. Öner, bu durumda Gasp Büro Amirliği ekiplerinden takviye unsurların olay yerine intikal etmesini sağladı.
TAKİP VE GÖZALTI SÜRECİ
Olay yerine ulaşan Öner, bir sivil ekip otosu ve İstihbarat Şube'de görevli iki sivil memurla karşılaştı. Bu polislerin, "takip görevini ifa ettiklerini" belirttiği dilekçede, takip edilen kişinin bir eve girdiği ancak hangi eve girdiğinden emin olunamadığı kaydedildi. Kısa bir süre içerisinde olay yerine intikal eden Komiser Mustafa Ensar Aykal, Öner'e şahsın cinayet ile ilgili ifadesinin alınması gerektiğini, Oben Müdür tarafından verilen sözlü emirle konumun iletildiğini ve şahsın isminin Tolgahan Demirbaş olduğunu bildirdi.
SORUŞTURMANIN DEVAMI
Öner'in, potansiyel tehditler, şahsın ikameti, kimin evinde olabileceği, içeride kaç kişinin bulunduğu gibi sorularına Aykal'ın detaylı bilgi veremediği dilekçede yer aldı. Takviye ekiplerin olay yerine intikali ile birlikte Öner, müstakil evlerin önünde araştırma yapmaya başladı. Bu sırada olay yerine gelen polisler arasında Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal, Gasp Büro Amiri İbrahim Tüzel ve polis memurları Raşit Buğra Şener, Bekir Kaya ve İsmail Yıldırım da bulunuyordu.
Kerem Gökay Öner, suç duyurusu dilekçesinde sahte tutanağı hazırlayan polislerin yargılanmasını talep etti.