İletişim kopukluğu yaşayan Mutlu ailesinin tatile çıkış öyküsünü anlatan ‘Görevimiz Tatil’ 22 Şubat’ta sinemaseverlerle buluşuyor. Filmin başrolündeki Demet Akbağ, filmde her sahnenin anlamlı olduğunu söylüyor. Yapımda dublör kullanmadan karavan süren Zafer Algöz ise “Birbirimizi gençliğimizden beri tanıyoruz ama ilk kez birlikte rol aldık” diyor.
ERKUT TEZERDİ / İSTANBUL
Teknoloji her anımızda yanı başımızda ama ne ölçüde yararlı? Peki tabletler, telefonlar aile içi iletişime nasıl zarar veriyor? Bu sorular ‘Görevimiz Tatil’in çıkış noktası. Şehirde yaşayan bir ailenin, teknolojiden uzaklaşarak tatil gitme öyküsünü beyazperdeye taşıyan yapımın yönetmeni Murat Şeker. Başrollerinde Demet Akbağ, Zafer Algöz, Ali Keçeli, Deniz Altan yer alıyor. İki çocuklu Mutlu ailesinin başından geçenlerin aktarıldığı filmde Sıtkı Mutlu, cimriliğiyle ünlü. Eşi Türkan ise ev işlerinden bunalmış. Dokuz yıldır tatile çıkmayan aile, terapiste gidiyor. Terapistin “Soruyu sor, dışarı çık, eyleme geç” demesiyle birlikte bir karavanla tatil yapmaya karar veriyorlar. Ancak karavan yolda bozuluyor. Yavaşlar Köyü’ne sığınmak zorunda kalıyorlar. Köye yerleşen aile ile köylüler arasında komik olaylar yaşanıyor; her iki taraf da birbirini değiştirmeye başlıyor. ‘Görevimiz Tatil’in tanıtım toplantısında Demet Akbağ ile Zafer Algöz’le bir araya geldik. Rollerini ve filmin neyi anlattığını konuştuk.
ANLATILAN HİKÂYENİN HAYATTA KARŞILIĞI OLMALI
Demet Akbağ: “Filmde klasik bir Türk annesi Türkan Mutlu’yu oynuyorum. Ailesini çekip çeviren, iki çocuğunu doyuran, fazlasıyla temizlik takıntılı bir kadın Türkan. Bu hayat döngüsü içinde bir bakıyor ki evde otururlarken aralarında hiç konuşmuyorlar ve birlikte tatile hiç çıkmamışlar. Bu gidişe bir dur demek için tabletlerden, telefonlardan uzakta bir tatile çıkmak istiyor. Onu böyle düşündüren ise terapisti. Ve macera böyle başlıyor... Sadece tek şaka yapabilmek için sahne yazılmasından hoşlanmıyorum. Böyle işler bana çok zorlama geliyor. Ben hikâye ve hayatta karşılığı olan karakterleri seviyorum. Filmin neyi anlattığı benim için önemli. Bu da böyle bir aile hikâyesi. Hepimizin tanıdığı bildiği bir aile. Şu gerçeği de açıklamak lazım: Gülme, herkesin mizah anlayışıyla ilgilidir. Hepimiz birbirinin dilini konuşan oyuncularız. Bizleri koyun bir filmin karşısına, bir şey izlerken bizi gözlemleyin, hiçbirimiz aynı tepkileri vermeyiz. Bu nedenle gülmek göreceli bir durum. Ama bizleri seven kişilere samimi bir iş yaptığımızı söylüyorum. Onları mutlu edeceğimize inanıyorum. Bu filmde Zafer Algöz’le de ilk defa çalışıyoruz. Hâlbuki yıllardır arkadaşız. Ortak arkadaşlarımız, anılarımız, sohbetlerimiz var. Kendisi baştan sona kadar filmde karavanı sürdü, dublör kullanmadı. Dağların, taşların arasından geçti, Zafer Algöz’e emanettik.”
DEMET, BİR NUMARALI KADIN KOMEDYEN
Zafer Algöz: “Ailenin reisini oynuyorum. En büyük özelliğim; cebimde dokuz boğumlu Mardin akrebi taşımam. Sıtkı büyük cimri. Bu nedenle ailesini uzun yıllar tatile çıkaramamış. Film de zaten tatil serüveniyle devam ediyor... Yapımın en çok ilgilendiğim tarafı; ‘Tatil bir lüks müdür, yoksa ihtiyaç mıdır?’ sorusunu sordurması. Tatil bir ihtiyaçtır. Çünkü dünyadaki her çalışanın tatil yapmaya hakkı var. Çok eğlenceli bir film yaptığımıza inanıyorum. Çekimler de yıllardır adını duyduğumu ama bir türlü gitmenin nasip olmadığı Birgi Köyü’nde gerçekleşti. Zaten filmi izleyenler de buranın doğal güzelliğini bulacak. Ayrıca Demet Akbağ ile oynamak çok güzel. Çünkü benim için Türkiye’de kadın komedyenler arasında bir numara. Biz birimizi gençliğimizden beri tanıyoruz ama kısmet bu projeyeymiş.”
