İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehircilik Grubu Başkanı Ali Kurt, kentsel dönüşüm sürecinde vatandaşların karşılaştığı mali zorluklara dair açıklamalarda bulundu. Kurt, 1 milyon TL kredi çeken bir vatandaşın bu miktarı 10 yıl içinde 3,6 milyon TL olarak geri ödemek zorunda kaldığını belirterek, asgari ücretle geçinen kişilerin mevcut şartlar altında ev sahibi olmasının mümkün olmadığını ifade etti.
6 Şubat depremlerinin ikinci yıl dönümü yaklaşırken, İstanbul’daki riskli binaların dönüşümü yeniden gündemde. Deprem riski taşıyan binalarda yaşayan milyonlarca insan, dayanıklı konutlarda yaşamayı arzulasa da, yüksek konut fiyatları toplumun büyük kesimi için ev sahibi olmayı hayalden öteye taşımıyor. Bu bağlamda, asgari ücretle geçinen bir kişinin ev sahibi olup olamayacağı sorusu gündeme geliyor.
Uzun yıllar KİPTAŞ Genel Müdürlüğü görevini yürüten ve şu anda İBB Şehircilik Grubu Başkanı olan Ali Kurt, bu konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kurt, enflasyonist bir ortamda asgari ücretle çalışan bir kişinin konuta erişiminin neredeyse imkânsız olduğunu vurguladı. "Bugün 1 metrekare inşaat maliyeti 27 bin TL'ye ulaşmış durumda. Bu da asgari ücretle geçinen bir vatandaşın inşaat maliyetlerinin %80'ini karşılayamaması anlamına geliyor. Üstelik bu maliyetler finans ve arsa giderlerini içermiyor" dedi.
'1 MİLYON TL KREDİNİN GERİ ÖDEMESİ 3.6 MİLYON TL'
Durumu somut bir örnekle açıklayan Kurt, "Bugün bir vatandaş bankadan kredi çekmek istediğinde, aldığı paranın 3,6 katı kadar geri ödeme yapması gerekiyor. Yani 1 milyon TL kredi çeken biri, bu miktarı 10 yılda 3,6 milyon TL olarak geri ödüyor. Bu durumda asgari ücretle geçinen birinin ev sahibi olması mevcut şartlarda mümkün görünmüyor" diye konuştu.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Kurt, çözüm önerilerini de sıraladı. İnşaat maliyetlerinin 2022 sonrası asgari ücretin üzerine çıktığını belirten Kurt, bu maliyetlerin tekrar asgari ücretin altına çekilmesi gerektiğini vurguladı. "Aksi takdirde vatandaşlarımızın konut sahibi olmasını sağlamak çok zor olacak. Bunun için inşaat sektöründeki üreticilere farklı teşvikler ve vergi avantajları sunulmalı. Ancak bu avantajlar yalnızca evi olmayan ve riskli binalarda yaşayan vatandaşlara yönelik projelerde kullanılmalı" dedi.