İngiltere'nin başkenti Londra'da 14 Ekim tarihinde başlayan dayanışma yürüyüşleri bugün de Filistinliler için devam etti. Başbakan Rishi Sunak ve İçişleri Bakanı Suella Braverman'ın yürüyüşleri eleştirmesine rağmen on binlerce Londralı 5'inci kez sokaklara indi. Gazze'ye düzenlenen saldırılara son verilmesi çağrısında bulunan kalabalık 'nefret yürüyüşü' ifadelerine de tepki gösterdi.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları 36'ıncı günde tüm şiddeti ve yıkıcılığıyla devam ederken dünyadan tepkiler de giderek artıyor. İngiltere'nin Başkent'i Londra'da on binlerce kişi Başbakan Rishi Sunak ve İçişleri Bakanı Suella Braverman'ın 'nefret yürüyüşü' olarak nitelendirmesine rağmen 5'inci kez meydanlara indi.
Filistin yanlısı kalabalık öğle saatlerinde Hyde Park'ta toplandı. Ülkedeki çok sayıda sivil toplum kuruluşunun çağrısıyla Filistin ile dayanışma eylemine katılan göstericiler, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılara son vermesi, ablukayı kaldırması, derhal ateşkes ilan edilmesi ve Gazze'ye insani yardım malzemelerinin eksiksiz girişine izin verilmesi çağrısında bulundu.
GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI
Braverman'ın, "nefret yürüyüşü" ifadelerine de tepki gösteren vatandaşlar, İçişleri Bakanı'nın görevden alınmasını dile getiren pankartlar taşıdı.
Öte yandan kentte 1. Dünya Savaşı'nda, müttefikler ile Almanya arasında imzalanan ateşkesin yıl dönümü için düzenlenen "Ateşkes Günü" törenlerinin de yapılması dolayısıyla polis geniş güvenlik önlemi aldı.
Aşırı sağcı grupların anma törenlerinde askeri anıtlar çevresinde buluşma çağrıları karşısında iki tarafın bir araya gelmesini engellemek isteyen Londra Metropolitan Polisi, yaklaşık 2 bin polisle yürüyüşün güvenliğini sağlayacağını açıkladı.
'BU SOYKIRIMDIR'
Yürüyüşe katılan Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) çalışanı ve sendikacı Bob Joseph, Gazze'de soykırım yapıldığını vurgulayarak 2. Dünya Savaşı sonrası tüm Batı ülkelerinin gelecekte yeni soykırımlar yaşanmasının önüne geçmek için bir anlaşma imzaladığını söyledi.
İmzacı ülkelerin soykırım yapmayacaklarını, soykırım yapılırsa durduracaklarını ve sorumluların hakim karşısında yargılanması ve cezalandırılması için bu anlaşmayı imzaladığını söyleyen Joseph, "İnsanların su ve gıda gibi temel ihtiyaçlara ulaşmasını engelliyorsanız soykırım yapıyorsunuz demektir" ifadesini kullandı.
İsrail'in bir grubu, topluca ya da kısmen öldürme ve temel ihtiyaçlarına ulaşmasını engelleme girişimiyle soykırım yaptığının altını çizen Joseph, şunları kaydetti:
"Bunun aması fakatı yok. Yaptıkları bu. Sabah haberleri izledim, Gazze'nin en büyük hastanesini kuşatmışlar ve içeride hareket eden insanları vuruyorlar. Zaten onlar yüzünden yaralanmış insanlar şimdi ikinci kez yaralanıyor. Çocuklar, onları hayatta tutacak makinelere elektrik verilemediği için ölüyor. Bu, soykırımdır"
Joseph, İsrail hükümetinin bu nedenle cezalandırılması gerektiğini belirtti.
NE OLMUŞTU?
İngiltere'de 14 Ekim'den beri her cumartesi Filistin'le dayanışma yürüyüşleri düzenleniyor.
İlk iki yürüyüşte Başbakanlık Ofisi 10 Numara'nın bulunduğu Downing Sokağı girişine, 3. yürüyüşte Parlamentoya yürüyen göstericiler, 4. buluşmasını Trafalgar Meydanı'nda yapılan mitingle gerçekleştirmişti.
"Ateşkes Günü" dolayısıyla erteleme talebi yapan Londra Metropolitan Polisine olumsuz yanıt veren yürüyüşün organizatörleri, anma etkinliğini etkilemeyecek şekilde mekan ve saat düzenlemesi yaptıklarını açıklamıştı. Buna rağmen Başbakan Rishi Sunak, gösterilerin Ateşkes Günü'nde yapılmasını "provokasyon ve saygısızlık" olarak nitelendirmişti.
Yürüyüşleri sert dille eleştiren Braverman ise Londra polisine, Filistin eylemleri karşısında "taraflı tutum takındığı" iddiasıyla tepki göstermişti. Braverman, bu açıklaması nedeniyle hem hükümetten hem de muhalefet partilerinden tepki görmüştü.