Gazze Şeridi’ndeki Netzarim Koridoru, haritalarda yer almayan ancak ölümcül gerçekliğiyle varlığını hissettiren bir sınır haline geldi. İsrail ordusunun “cesetler çizgisi” olarak adlandırdığı bu bölge, sivillerin terörist olarak kaydedildiği ve yaşamın hiçbir değer taşımadığı karanlık bir savaş alanına dönüştü. Bölgedeki askerlerin tanıklıkları, hukukun ve insan haklarının askıya alındığı, her türlü askeri kuralın keyfi olarak ihlal edildiği bir çatışma sahnesini ortaya koyuyor.
Gazze Şeridi’ndeki Netzarim Koridoru’nun kuzeyinde, haritalarda görünmeyen, askeri emirlerde yer almayan, ancak savaşın en acımasız gerçeği olan bir sınır var: “Cesetler Çizgisi.” İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) askerlerinin ifadesine göre bu çizgi, ateş altındaki sivillerin cesetlerinin köpekler tarafından parçalandığı dehşet verici bir yer haline gelmiş durumda.
ASKERİ BÖLGE Mİ, İNFAZ ALANI MI?
Netzarim Koridoru, İsrail ordusu tarafından boşaltılan ve Filistinli sivillerin girişinin yasaklandığı 7 kilometre genişliğinde bir arazi şeridi. İsrail ordusu, bu bölgeyi resmi olarak “askeri güvenlik alanı” olarak tanımlasa da, bazı IDF komutanları burayı “ölüm bölgesi” olarak nitelendiriyor. “Bu bölgeye giren herkes vurulur” emriyle hareket edildiği belirtiliyor.
SİVİLLERİN TERÖRİST İLAN EDİLMESİ
Bazı IDF askerleri, sivillerin terörist olarak kayıtlara geçirilmesinin sistematik bir uygulama olduğunu dile getirdi. Askeri birlikler arasındaki öldürülen kişi sayısının rekabet konusu olduğu iddia edilirken, öldürülenlerin çoğunun Hamas üyesi olmayan siviller olduğu ifade edildi.
VAHŞETİN NORMALLEŞMESİ
Askerler, yaşananları “insan hayatının değersizleştirildiği bir hukuk boşluğu” olarak tanımlıyor. Üst düzey bir yedek komutan, “Biz dünyanın en ahlaklı ordusuyuz söylemi, işlediğimiz suçları meşrulaştırıyor” diyerek durumu eleştirdi.
KOMUTAN YEHUDA VACH VE SAVAŞ DOKTRİNİ
Bölgedeki IDF güçlerinin başında yer alan Tümgeneral Yehuda Vach’ın askeri kararları, insanlık dışı eylemlerle ilişkilendiriliyor. Vach’ın sivillerin yaşadığı bölgeleri “terörist üssü” olarak nitelendirip geniş çaplı operasyonlar başlattığı iddia ediliyor. Komutanın, öldürülen sivillerin cesetlerine yönelik akıl almaz planlar önerdiği de ifade ediliyor.
SONSUZ KAOS VE HESAP VERMEZLİK
Ordudaki bazı komutanlar, kontrolsüz bir savaş atmosferinde emirlerin keyfi olarak verildiğini ve öldürme emirlerinin onay gerektirmeden uygulandığını belirtti. İnsansız hava araçları ve savaş helikopterleriyle düzenlenen saldırıların sorgulanmadan gerçekleştirildiği dile getirildi.
“HUKUK DIŞI SAVAŞ ALANI”
Askerlerin anlattıkları, Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların uluslararası hukuk normlarını tamamen ihlal eden uygulamalarla yürütüldüğünü gözler önüne seriyor. Komutanların keyfi kararlarla ölüm emirleri verdiği, sivillerin kasten hedef alındığı ve bu eylemlerin üst düzey komutanlarca teşvik edildiği iddiaları, savaş suçları kapsamına girebilecek korkunç bir tabloyu ortaya koyuyor.
