Suriye’de devrilen Esad rejiminin işlediği cinayetlerin her gün yeni bir kanıtı ortaya çıkıyor. Son olarak, 100 binden fazla cesedin un çuvalları içerisinde gömüldüğü toplu mezar bulundu. Cesetlerin yer altı hücrelerine kapatılıp işkenceyle öldürüldükten sonra pres makinasından geçirilen kişilere ait olduğu belirtildi. Ölüm çukurlarının sayısının artmasından korkuluyor.
Suriye'nin kuzeyinde, Esad rejiminin işlediği insanlık suçlarına dair yeni bir delil daha ortaya çıktı. Şam yakınlarında yapılan kazılar, 100 binden fazla cesedin un çuvallarına yerleştirilip toplu mezarlara gömüldüğünü gösterdi. Suriye Acil Yardım Örgütü yetkilileri, bu mezarların çoğunun işkenceyle öldürülen sivillere ait olduğunu ve cesetlerin yerleştirilmesinde kullanılan yöntemlerin dehşet verici boyutlarda olduğunu açıkladı. Rejim karşıtı gruplar, bu vahşetlerin daha fazla mezarın ortaya çıkmasıyla genişleyeceğinden endişe ediyor.
ESAD’IN CESET TARLALARI
Şam’ın dışında sivillere ait ceset kalıntılarının bulunduğu toplu mezarın ardından Dera’da 12’den fazla toplu mezar tespit edilmişti. Son olarak, Şam’ın 40 kilometre kuzeyindeki Katife bölgesinde rejimin katlettiği en az 100 bin kişinin gömülü olduğu bir toplu mezar daha bulundu. Suriye Acil Yardım Örgütü Başkanı Muaz Mustafa, “Burası, bölgedeki beş toplu mezar yerinden biri. Ceset sayısı en ihtiyatlı tahminle 100 bin kişi” dedi.
CESETLER ‘SIĞSIN’ DİYE EZMİŞLER
Un çuvallarına konularak toplu mezarlara atılan cesetlerin bazılarının da yabancı uyruklu kişilere ait olduğu öne sürüldü. Muaz Mustafa, mezar kazmaya zorlanan buldozer sürücüleriyle konuştuğunu ve onların “çoğu zaman cesetleri sığdırmak için ezdiklerini ve daha sonra üzerlerini toprakla örttüklerini” söylediğini aktardı. Suriye hava kuvvetleri istihbarat şubesinin cesetleri hastaneden toplayarak toplu mezarlara naklettiği belirtildi.
SİVİL SAVUNMA (BEYAZ BARETLİLER) EKİPLERİ İNCELEMEDE BULUNDU
Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) ekipleri, Suriye’nin başkenti Şam’daki Bağdat Köprüsü bölgesinde bulunan ve Esad rejiminin öldürdüğü sivillere ait olduğu düşünülen ceset kalıntılarına rastlanan toplu mezarlıkta incelemelerde bulundu.
13 yıllık iç savaşta Esad rejiminin işlediği insanlık suçlarının korkunç boyutları ortaya çıkıyor. Suriye İnsan Hakları Örgütü lideri Muaz Mustafa, Şam’ın kuzeyindeki El Kutayfa’da ve çeşitli toplu mezarlarda Esad rejimi tarafından öldürülen en az 100 bin kişinin gömüldüğünü açıkladı. Mezarların delil olarak korunması gerektiğini vurguladı.
TOPLU MEZARLARDA 100 BİN KİŞİ GÖMÜLÜ
ABD merkezli Suriye İnsan Hakları Örgütü lideri Muaz Mustafa, Şam’ın kuzeyinde bulunan El Kutayfa’ta bir toplu mezar da dahil olmak üzere 5 toplu mezarda en az 100 bin cesedin bulunduğunu söyledi. Mustafa, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, bu kişilerin devrilen Beşar Esad yönetimi tarafından öldürüldüğünü belirtti. Reuters’a konuşan Mustafa, bu mezarın yıllar içinde tespit ettiği beş toplu mezar alanından biri olduğunu belirtti. “100 bin rakamı, en düşük olasılık” diyen Mustafa, “Bu tahminden çok, çok daha fazla cesedin bulunacağını beklediğimi söyleyebilirim.” dedi. Yerini bildiği beş toplu mezarın dışında daha fazla toplu mezarın da olduğundan emin olduğunu ifade etti. 2011 yılında başlayan protestoların tam teşekküllü bir iç savaşa dönüşmesinden bu yana yüz binlerce kişinin Esad rejimi tarafından öldürüldüğü tahmin ediliyor. Esad ailesi, Suriye’de vatandaş ve yabancı birçok kişiyi yargısız tutukladı, hapishanelerde işkenceye maruz bıraktı, ve toplu infaz etti. Mustafa, Suriye hava kuvvetlerinin istihbarat birimlerinin, cesetleri askeri hastanelerden topladığını ve ardından toplu mezarlara gönderdiğini belirtti. “Bu cesetler, işkence edilerek öldürülenlerden oluşuyordu ve Suriye gizli polisi aracılığıyla gizli toplu mezarlara taşınıyordu,” dedi. Mustafa, cesetlerin soğutuculu kamyonlarla taşındığını ve Şam belediyesine bağlı cenaze evi personelinin bu sürece dahil olduğunu ileri sürdü. Ayrıca, toplu mezarların kazılmasında zorla çalıştırılan işçilerle görüştüklerini söyledi. “Buldozer operatörleri, emirlere uyarak cesetleri sıkıştırmak ve üzerlerini toprakla örtmek zorunda kaldıklarını anlattı,” dedi. Mustafa, bu toplu mezarların gelecek mahkemelerde delil niteliği taşıdığını belirtti, bu mezarların korunması gerektiğinin altını çizdi. Sadece Suriyelilerin değil, Amerikalı, İngiliz ve başka yabancı uyruklu kişilerin de kurbanlar arasında olduğunu kaydetti.
NAGAZAKİ VE HIROŞIMA KÂBUSU GAZZE’DE
İsrail bombardımanı cesetleri buharlaştırdı: Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi Gazze Şubesi Başkanı Georgios Petropoulos, İsrail’in 4 Aralık’ta el-Mevasi’de bir mülteci kampına düzenlediği saldırıyı ABD’nin 1945’te Japonya’nın Nagazaki kentine attığı atom bombası sonucu yaşanan nükleer felakete benzetti. El-Mevasi’deki saldırıda 23 Filistinli hayatını kaybetti, bunlar arasında 4 çocuk, 2 kadın ve hamile bir anne de bulunuyordu. Petropoulos, “Bazı cesetler sayıldı ancak çadırlarda bulunan 10-20 kişinin bedenleri buharlaştı” dedi. New York Times, İsrail’in saldırılarda tonlarca ağırlığında bombalar kullandığını ve bu bombaların her birinin 15 metre çapında devasa kraterler oluşturduğunu belirtti. Öte yandan İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik son saldırılarında en az 14 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Derec Mahallesi’nde bulunan bir eve saldırısında en az 10 Filistinli öldü. Derec’deki evin yerle bir olmasına sebep olan saldırı, çevredeki evlerde de hasara sebep oldu. Beyt Lahiya’ya düzenlenen iki ayrı hava saldırısında da dört kişi yaşamını yitirdi. İsrail’in saldırıları sürerken, İsrail basınına yansıyan haberlerde, İsrail’den bir heyetin Gazze’de ateşkes ve esir takası müzakereleri için Katar’ın başkenti Doha’ya gittiği bildirildi.