ABD’nin yaptırım hamlesiyle kritik seviyeye yükselen kurlara karşı ekonomi kurumlarından seri hamleler geldi. Spekülatif girişimleri engellemek için 4 önemli adım atan MB hem piyasalara ‘Buradayım’ mesajı verdi hem de ısınan ekonomiye nefes aldırdı. BDDK da swap düzenlemesiyle yurtdışına yapılan para transferlerine sıkı kontrol getirdi.
Türkiye ile ABD arasında rahip Brunson kriziyle birlikte başlayan gerilim, kurun ateşini oldukça yükseltti. Bunun üzerine ABD’nin Türkiye’ye uygulayacağı yaptırım mesajları iki ülke arasındaki gerilimi iyice arttı. Özellikle piyasalarda yaşanan hareketlilikle birlikte Türkiye üzerinde algı operasyonları da başlatıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunu Türkiye’ye karşı açılan ekonomik bir savaşın kurşunları olarak değerlendirdi.
Gereken tedbirlerin alındığını ve alınmaya devam ettiğini ifade eden Erdoğan “Güçlü ekonomimizle bu savaşı kazanacağız” dedi. Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump’ın satın alınan çelik ve alüminyum ürünleri üzerindeki gümrük vergisini yüzde 50 artırma kararı liranın tüm zamanların en düşük düzeyini görmesine neden oldu. Önceki gece Türkiye’de piyasalar kapalıyken, dolar 7 TL’yi euro 8 lirayı aştı. Maliye Bakanlığı’nın “Yeni aksiyon planlarının uygulamaya koyduk” açıklamasıyla nefes alan piyasalar tekrar yükseliş eğilimine geçti. Piyasaların açılmasıyla birlikte dolar 6.6750 liradan, euro ise 7.6250’den haftaya başladı. En önemli açıklama Merkez Bankası’ndan geldi. Bankalara ihtiyaç duydukları tüm kaynakların sağlanacağı duyuran Merkez, finansal istikrarın desteklenmesi ve piyasaların işleyişinin sürdürülmesi amacı ile alınan tedbirler şöyle;
TÜRK LİRASI LİKİDİTE YÖNETİMİ:
Merkez Bankası tarafından gün içi ve gecelik vadedeki hazır imkânlar çerçevesinde bankalara ihtiyaç duydukları tüm likidite sağlanacaktır. Türk lirası işlemler karşılığında alınan teminatların iskonto oranları tür ve vadelerine göre güncellenerek bankalara teminat yönetiminde esneklik tanınacaktır. Söz konusu düzenleme ile bankaların mevcut serbest teminatlarının iskonto edilmiş değerinde yaklaşık 3.8 milyar TL tutarında artış olması öngörülmektedir. Bankaların Türk lirası işlemleri için kullanabilecekleri teminat döviz depo limitleri 7.2 milyar euro seviyesinden 20 milyar euroya çıkarılmıştır. 2018 Yılı Para ve Kur Politikası metninde yer aldığı üzere, temel fonlama aracı olan 1 hafta vadeli repo ihalelerine ilave olarak ihtiyaç duyulan günlerde geleneksel yöntemle 91 güne kadar vadeli repo veya depo satım ihalesi açılabilecektir. Bankacılık sistemi fonlama ihtiyacının yüksek olduğu günlerde vadeleri 6 - 10 gün arasında olmak kaydıyla farklı vadelerde birden fazla repo ihalesi açılabilecektir. Bankaların teminat yönetimine esneklik kazandırılması amacıyla, 1 hafta vadeli repo ihalelerinde kazanan tekliflerin bir bölümünün veya tamamının, bankalar tarafından talep edilmesi halinde repo işlemi yerine aynı faiz oranı ve vade ile Bankalararası Para Piyasasında depo işlemi olarak sonuçlandırılmasına imkân tanınacaktır.
DÖVİZ LİKİDİTE YÖNETİMİ:
Bankalar bir hafta vadeye ek olarak bir ay vadeyle de döviz depo imkânından yararlanabileceklerdir. Merkez Bankası döviz depo piyasasındaki aracılık faaliyetlerine yeniden başlayacaktır. Bu çerçevede, Döviz ve Efektif Piyasaları Uygulama Talimatı ile belirlenen kurallar doğrultusunda döviz depo piyasasında bankalar Merkez Bankası aracılığı ile birbirlerinden borç alıp verebileceklerdir.
Bankaların döviz deposu almak üzere de kullanabilecekleri yaklaşık 50 milyar ABD doları seviyesindeki mevcut limitleri gerektiğinde artırılabilecek ve kullanım şartlarında iyileştirmeye gidilebilecektir. Bankalar Döviz ve Efektif Piyasalarında kendilerine tanınan limitler dahilinde döviz karşılığı efektif işlemleri yoluyla Merkez Bankasından efektif temin edebileceklerdir. Piyasa derinliği ve fiyat oluşumları yakından takip edilecektir. Gerekli görülmesi halinde, finansal istikrarı korumaya yönelik ihtiyaç duyulacak tüm önlemler alınacaktır.
MASAK’TAN YALAN HABELERE İNCELEME
Sosyal medyada dolaşan ‘Dövizlerin devlet eliyle TL’ye çevrilmesi’ ve ‘Dolar kurunun sabitlenmesi’ iddialarının yalan haber olduğu ve bu tarz haberleri yayan kişi ve kuruluşlar hakkında Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), inceleme başlattı. Hazine ve Maliye Bakanlığı Basın Müşaviri Mehmet Ali Berber’in paylaşımında “Kişi ve özel şirketlere ait hesaplarda bulunan ‘Dövizlerin devlet eliyle TL’ye çevrilmesi’ serbest piyasanın yapı taşlarından olan dalgalı kur sisteminden vazgeçilip ‘Dolar kurunun sabitlenmesi’ gibi yalan haber yayan kişi, kuruluşlar hakkında MASAK inceleme başlattı” ifadeleri yer aldı.
SPK’DAN UYARI
Merkez Bankası artan kur baskısına karşı yeni bir hamleyle, finansal piyasaların etkin işleyişinin desteklenmesi ve bankalara likidite yönetiminde esneklik sağlanması amacıyla Türk lirası zorunlu karşılık oranlarının tüm vade dilimlerinde 250 baz puan indirildiği bildirildi. Açıklamada, yabancı para diğer yükümlülükler için belirlenen vadelerde zorunlu karşılık oranlarının 400 baz puan indirildiği kaydedildi. Yabancı para yükümlülükler için azami ortalama tesis imkanının yüzde 8’e çıkarıldığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Rezerv Opsiyonu Mekanizması kapsamında Türk lirası yükümlülükler karşılığında doların yanı sıra euro cinsinden de zorunlu karşılık tesis edilebilecektir. Değişiklik ile finansal sisteme yaklaşık 10 milyar lira ve 6 milyar dolar ile 3 milyar dolar tutarında altın cinsinden likidite sağlanmış olacaktır.”
BDDK’DAN SPEKÜLASYON ÖNLEMİ
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), bankaların yurt dışı yerleşiklerle yaptıkları bir bacağı döviz diğer bacağı TL olan para swaplarından, işlemin başlangıç tarihinde spotta yurt içi bankaların TL verip, döviz aldıkları swap işlemleri ile yine bu mahiyetteki swap benzeri (spot vadeli döviz işlemi) işlemler toplamı bankaların en son hesapladıkları yasal öz kaynaklarının yüzde 50’sini geçemeyecek. Bu minvalde mevcut aşımlar giderilinceye kadar yeni bir işlem yapılamayacak ve bu mahiyetteki vadesi gelen işlemler yenilenemeyecek. Söz konusu oran günlük olarak solo ve konsolide bazda hesaplanacak. Ekonomist Haluk Bürümcekçi, bu tür para swap işlemlerinin genelde yabancı yatırımcının TL pozisyon alımlarıyla ilgili olduğunu belirterek “Buna kısıtlama gelmiş. BDDK’nın bahsettiği spot ayakta yabancı yatırımcı TL borç alıp, sonra TL’yi açığa satıyor. Buna artık öz kaynak sınırı gelmiş. BDDK’nın bu açıklamasına TL spekülasyonunu sınırlayacak bir hamle denebilir” dedi.
SÜREÇTEN AZ HASARLA KURTULACAK
Turkey Macro View Consulting Yönetici Direktörü İnanç Sözer, bankaların ihtiyaç duydukları dolar likiditesini artırabilmek için sahip oldukları TL’yi dolara dönüştürmeye imkan tanıyan swap sözleşmelerine sınır getirilmesinin her şeyden önce yatırımcı algısı açısından kritik olumlu ederi bulunduğunu vurguladı. BDDK’nın salt bu kararı dikkate alındığında, Türkiye’nin halihazırda yaşanılan zorluklara karşı, önyargıların aksine sermaye kontrolünü düşünmediğini ancak büyümede daha fazla erozyona yol açmamak için de faiz dışı araçları daha etkin kullanmayı değerlendirdiğini ifade eden Sözer, şunları kaydetti: “Swap işlemlerinde doları halihazırda iki kaynak vermektedir. TCMB ve yurt dışı. Son günlerde TL faizi TCMB’de yüzde 17.75 olduğu, yurt dışında ise yüzde 25’lere ulaştığı için işlemler yurt dışına kaymıştı. TCMB’den bankalar 7.5 milyar dolarlık swap işlemi limit bulunmakta iken, cuma günü itibarıyla sadece 0.4 milyar dolar kullanılıyordu. BDDK’nın bu adımı ile bankalar faize bakmaksızın TCMB’den daha fazla swap işlemi yapmak zorunda kalacak. BDDK’nın bu olumlu adımını, diğer paydaşların makroekonomik istikrarı güçlendirmeye yönelik tedbirleri takip edebilirse, Türkiye’nin bu zorlu süreçten de görece daha az hasarla çıkmasının mümkün olabileceğine inanıyoruz.”
ULUSLARARASI PARA DOLAŞIMI
İki tarafın belirli bir zaman dilimi içinde farklı faiz ödemelerini ve/veya farklı para birimlerini karşılıklı olarak değiştirdikleri bir takas sözleşmesine swap sözleşmesi deniyor. Swap piyasasında ağırlıklı döviz swapları ile faize dayalı swap sözleşmeleri işlem görüyor. Çapraz döviz swapında, iki farklı para birimindeki kur riski belli bir süre bertaraf edilerek, faizi yüksek olan para biriminin faiz getirisinden yararlanma adına yapılan işlemdir. Böylece kur riski taşımadan, yüksek getiriye sahip diğer kur birimine geçilmektedir.
‘MEVDUAT HESAPLARINA EL KOYMAK SÖZ KONUSU DEĞİL’
Hazine ve Maliye Bakanılığı, pazar gecesi itibarıyla piyasalara yeni aksiyon planlarını uygulamaya başladı. Bakanlık, piyasaları rahatlatmak için kurumların gerekli adımları atacağını ekledi. Bankalarda bulunan mevduat hesaplarına el koyma gibi bir durumun söz konusu olmadığını ifade eden Hazine ve Maliye Bakanlığı, hesaplardaki dövizlerin TL’ye döndürülmeyeceğinin de altını çizdi.