İstanbul Başsavcılı İrfan Fidan, Kaşıkçı soruşturmasıyla ilgili açıklama yaptı. Fidan, "Kaşıkçı konsolosluğa girer girmez boğuldu. Cesedi parçalanarak yok edildi" dedi. Riyad yönetiminin 'kazara oldu, planlı değildi' savunmasını yalanlayan açıklamada Suudi savcının işbirliğine yanaşmadığı belirtildi. Fidan ''Gerçeğin ortaya çıkarılmasına yönelik tüm iyi niyetli çabalarımıza rağmen görüşmelerden somut sonuç elde edilememiştir" dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili ilk resmi açıklamada önemli ayrıntıları paylaştı. Açıklamada Suudi Arabistan makamlarının cinayetin aydınlatılması için işbirliğine yanaşmadığı belirtilirken, yöneltilen sorular tek tek sıralandı. Kaşıkçı'nın önceden yapılan planlama doğrultusunda başkonsolosluğa girer girmez boğularak öldürüldüğü, cesedinin parçalanarak yok edildiği bilgisi de paylaşıldı. Açıklama, Riyad yönetiminin "Boğuşma sırasında kazara öldü" savunmasına ilk resmi cevap olarak kayda geçti.
RİYAD YEREL İŞBİRLİKÇİ BEYANI OLMADIĞINI BİLDİRDİ
Başsavcılık'tan yapılan açıklama şöyle:
02/10/2018 tarihinde Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu'nda Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi olayının soruşturulması kapsamında, nenfur olayın tüm boyutlarıyla soruşturulması, araştırılması, tüm ayrıntılarını ortaya konulması, eylemi gerçekleştirenlerin ve planlayanların yargı önüne çıkarılmaları konusunda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Suudi Arabistan Krallığı yetkili makamları tarafından mutabakata varıldığı kamuoyunun malumudur.
Varılan mutabakat doğrultusunda Suudi Arabistan Krallığı Başsavcısı Sn. Suud El-Muceb ve beraberindeki heyet 28/10/2018 tarihinde Türkiye'ye gelmiş, 29/10/2018 tarihinde de Cumhuriyet Başsavcılığımıza çalışma ziyaretinde bulunmuştur.
İADE TALEBİ YİNELENDİ
Bu görüşmede; Gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarında öldürüldüğü, Türkiye Cumhuriyeti Devleti yasal mevzuatı ve evrensel hukukun genel prensipleri gereği soruşturma ve yargılama yetkisinin Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri'ne ait olduğu beyan edilmiş. Suudi Arabistan'da tutuklandığı bildirilen şüphelilerin ülkemize iadesi talebi yinelenmiştir.
BU SORULAR CEVAPSIZ KALDI
Aynı görüşmede;
a) Maktul Cemal Kaşıkçı'nın cesedinin nerede olduğu,
b) Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülen soruşturmada planlanarak öldürüldüğü tespit edilen Cemal Kaşıkçı'nın öldürülme eyleminin planlanma aşamasına ilişkin kendi soruşturmaları kapsamında tespit edilen herhangi bir bulgunun olup olmadığı,
c) "Yerli İşbirlikçi" olarak kamuoyuna yansıyan kişinin kim olduğu sorulmuş, bu sorular aynı gün yazılı olarak kendilerine iletilmiştir.
Suudi Arabistan heyeti 30/10/2018 tarihinde yeniden Cumhuriyet Başsavcılığımızı ziyaret etmiş. bu görüşmede de kendilerine aynı sorular yöneltilerek, cevap beklendiği vurgulanmıştır. Suudi Arabistan Başsavcısı tarafından da sorulara aynı gün içerisinde cevap verileceği beyan edilmiştir.
"YERLİ İŞBİRLİKÇİ" AYRINTISI
Cesedin akıbetinin Suudi Arabistan'da birlikte yapılacak sorgulamalar sonucunda tespit edilebileceği, Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesi eyleminin planlı olup olmadığının bu sorgulamalar sonucu anlaşılabileceği, olayla ilgili olarak "yerli işbirlikçi" bulunduğuna dair Suudi Arabistan Krallığı makamlarının herhangi bir beyanının olmadığı bildirilmiştir.
SOMUT SONUÇ ELDE EDİLEMEMİŞTİR
Gelinen aşama itibari ile gerçeğin ortaya çıkarılmasına yönelik tüm iyi niyetli çabalarımıza rağmen görüşmelerden somut sonuç elde edilememiştir.
Bu itibarla; Cumhuriyet Başsavcılığımızca yürütülen soruşturma kapsamında elde edilen deliller doğrultusunda eylemin vahametine ilişkin aşağıdaki hususların kamuoyuyla paylaşılmasında zorunluluk bulunmaktadır.
BOĞULARAK ÖLDÜRÜLDÜ, PARÇALANARAK YOK EDİLDİ
1-Maktul Cemal KAŞIKÇI 02/10/2018 tarihinde evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu'nda daha önceden yapılan planlama doğrultusunda Başkonsolosluk binasına girer girmez boğularak öldürülmüştür.
2-Maktul Cemal Kaşıkçı'nın cesedi, boğularak öldürülmesini müteakip yine önceden yapılan planlama doğrultusunda parçalanarak yok edilmiştir.
Sonuç olarak; Maktul Cemal Kaşıkçı'nın uzunca bir süre geçmesine rağmen Başkonsolosluk binasından çıkış yapmadığının bir yakını tarafından adli mercilere bildirilmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından derhal başlatılan soruşturma tüm boyutlarıyla ve derinliğiyle devam etmektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
KAŞIKÇI'NIN KAYBOLMASI SÜRECİNDE YAŞANANLAR
Washington Post Gazetesi yazarı Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim Salı günü evlilik işlemleri için Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'a girdikten sonra bir daha haber alınamamıştı.
Suudi Arabistan yönetiminden 20 Ekim'de yapılan açıklamada, Kaşıkçı'nın "konsolosluk binasında yaşanan arbede sonucunda öldüğü" belirtilmiş ancak cesedinin nerede olduğuyla ilgili bir bilgi verilmemişti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında görevlendirilen bir başsavcıvekili ile bir savcı koordinesinde, konsolosluk binası ile Türkiye'den ayrılan Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el-Uteybi'nin konutunda inceleme yapılmıştı.
Soruşturma kapsamında aralarında şoför, teknik bakım, muhasebe ve santral görevlilerinin de bulunduğu 38 konsolosluk çalışanının ifadesine başvurulmuştu.
Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili incelemelerde bulunmak iki gün önce özel uçakla İstanbul'a gelen Suudi Arabistan Başsavcısı Suud Muceb, aynı gün İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan ile yaklaşık 1 saat 15 dakika görüşmüştü.
Muceb, dün yine adliyeye giderek Fidan'la yaklaşık 1 saat görüştükten sonra beraberindeki heyetle ülkesinin Levent'teki başkonsolosluğuna gelerek burada yaklaşık 1,5 saat kalmıştı.
Suudi savcının dün gece de MİT'e gittiği ve yetkilerel görüştüğü ortaya çıkmıştı.
